Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

392 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"𝔹𝕒𝕟𝕒 𝕟𝕖 𝕪𝕒𝕡ı𝕪𝕠𝕣𝕤𝕦𝕟 𝕓ö𝕪𝕝𝕖? 𝕊𝕒𝕝𝕘ı𝕟 𝕓𝕚𝕣 𝕙𝕒𝕤𝕥𝕒𝕝ı𝕜 𝕘𝕚𝕓𝕚𝕤𝕚𝕟." "Ö𝕪𝕝𝕖𝕪𝕤𝕖𝕞 ö𝕝𝕞𝕖𝕞𝕖𝕜 𝕚ç𝕚𝕟 𝕓𝕖𝕟𝕕𝕖𝕟 𝕦𝕫𝕒𝕜 𝕕𝕦𝕣𝕞𝕒𝕝ı𝕤ı𝕟." "ℍ𝕒𝕪ı𝕣. Ö𝕝𝕕ü𝕣 𝕓𝕖𝕟𝕚." "Gazap ve Şafak", bir dönemlerin bir nevi moda olan ikilemesinin ilk kitabı. Fantastik kitap okuyan çoğu kişi bundan yıllar önce bu seriyle öyle ya da böyle tanışmıştı gibi geliyor bana, bir ben kalmıştım, ben de okumuş oldum. Eskiden kitap hakkında beklentilerim çok yüksekken bu günlerde bunu düşürmüştüm. Çok iyi yorumlar olduğu gibi hiç beğenmeyenler de vardı. Genelde okuduğum çoğu fantastik seri Batı kültürü etkisinde kalarak yazıldığından bu kitabı ayrıca merak ediyordum. "Binbir Gece Masalları"nın uyarlaması, "retelling"i diyebiliriz çünkü "Gazap ve Şafak" için. "Binbir Gece Masalları"nı okumadım, ana hatlarıyla konusunu bilsem de sonunu veya detaylarını bilmiyorum. Bu yüzden kitabı okurken daha fazla keyif aldım ama yazarın bu masala ne kadar katkısı olduğunu da bilmiyorum. Çünkü genelde bir masaldan uyarlanan kitaplarda başlangıç masala benzese de yazar bir yerden sonrasını kendi kafasına göre ilerletip yine hayal gücünü kullanır, yoksa basite kaçmış olur. Umarım bu kitapta da çizginin dışına çıkabilmiştir. Bunun dışında konusunun çok eleştirilecek bir durumu yok anladığınız üzere. Dili hakkında bir şeyler demem gerekirse bana fazlasıyla basit ve yavan geldi. Ayrıca tarihi bir kitaba göre kullanılan kelimeler dışında anlatım çok günceldi. Bilmiyorum çeviri kaynaklı mı yoksa yazardan mı ama hisler de bana bir türlü geçemedi. Paragraflar kısacık kısacıktı. Yazarın betimleme yaptığı ve detay verdiği kısımlar sadece sofradaki yiyecekler ve karakterlerin üzerindeki kıyafetlerle alakalıydı. Her şey detaysız anlatılırken bir anda onlarda detaya girilmesi benim hoşuma gitmedi. Yazar Doğu esintisini bir tek oralarda gösterebilmişti, ben daha fazla yaşamak istemiştim oysa. Halife kelimesineyse çok takıldım. Halid kitap boyunca halife olarak adlandırılıyor ama şarap içiyor, dini anlamda hiçbir şey yapmıyor, Şehrazad "Hera adına!" diyor, kısacası bunlar ne yaşıyor? Ayrıca "Binbir Gece Masalları"nın daha ağır bir anlatımı rahatlıkla taşıyabileceğini düşünüyorum. Ben Türkçe olarak okudum ama İngilizcesinin de rahatlıkla okunabileceğini söyleyebilirim bu yüzden. Bunun dışında karakterler benim içime sinmedi. Duyguları hiçbir şekilde geçmiyordu. Şehrazad tüm kitap boyunca Halid için "O benim dostumu öldürdü, onu sevemem!" diyip her seferinde kendini adamın kollarında buldu. Evet aşk anlamında bir çelişki yaşaması gerektiğini biliyorum ama olmadı sanki. Halid, her önüne getirilen kadını öldürürken daha ilk masalda Şehrazad'a aşık oldu. Ayrıca çok az masal dinledik. Ben daha fazla okumak isterdim çünkü kitabı bitirdiğimde en keyif aldığım kısımların o masallar olduğunu fark ettim. Bunlar dışında gayet kolay okunan bir kitaptı, her yaşa uygundu. Fantastik boyutu çok çok azdı. Ama ikinci kitapta daha çok görüleceğini düşünüyorum. Aynı zamanda daha hareketli bir kitap da olur muhtemelen. Onun için daha umutluyum. "Çöllerin Asisi", "Ateşin Peşinde", "Pirinç Kenti" (hiçbirini daha okumadım) gibi serilerdeki Doğu kültürü esintilerini sevdiyseniz ya da denemek isterseniz okunabilecek bir kitap. "Binbir Gece Masalları"nı seviyorsanız da. Tabii aksine kitabı daha da basit bulup hiç sevmeyedebilirsiniz. Büyük beklentilere girilmeden okunabilecek bir seri diyeyim en iyisi...
Gazap ve Şafak
Gazap ve ŞafakRenee Ahdieh · Pegasus Yayınları · 20171,236 okunma
·
660 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.