Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kısacası Osmanlı yarı sömürge niteliğindedir. Akdeniz hakimiyetini yitiren imparatorluk, yani " Hasta Adam " açıkça paylaşılmaktadır. Anadolu'nun eli nasırlı, çilekeş Türk'ü Doğu'dan Batı'ya fakr u zaruret içinde, ikinci sınıf vatandaştır. Elde bir tek askeri okullar vardı. Tıbbiye, mülkiye ve hukuk fakülteleri kendini kurtarma çabasındaydı. Askeri okullarda müspet ilimlerin yanında kahramanlık, vatanseverlik üstlere itaat esas kuraldı. Namık Kemal'in şiirleri, piyesleri ve romanları gizliden gizliye okunuyor, emperyalizme diş bileniyordu. Erkan Harbiye'nin ileri gelen komutanları ise bu duyguları daha yoğun yaşıyorlardı. Sürgünler, hapisler, kovuşturmalar bir hiç niteliğindeydi. Düvel-i Muazzama'nın planlarını bu kah ramanlar bozacak, Yeni Türkiye'nin temellerini atacaklardı. Karanlığın en yoğun yaşandığı anlar, aydınlık bir dünyayı işarettir", " Her zorluğun bir çıkış anı vardır", şuur ve inancındaki bu kadro, ittihat ve Terakki'nin temelini atacak, çok geçmeden hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Ok yaydan kurşun namludan çıkmak üzereydi. Zulme boyun eğmek namussuzluktu; namussuzluk kara lekesi ve utancı ancak kan vererek, can vererek, kelle alarak temizlenmeliydi. Bu makus talihe birileri dur demeliydi. Bu birileri de, hem de emperyalizmin göbeğinde teşkilatını kuruyor, kıvılcım yangına dönüşüyordu. Yangın kısa sürede emperyalizmin bütün emelleri ni bitirecek, 50 yıla kalmadan bütün Doğu'yu bağımsızlığına kavuşturacaktı. İşte "Aykırı Adam", "Hedefi Vurduktan Sonra Nişan Alan Silahşör","Garcia'nın Ulağı Rowan", "İttihat ve Terakki'nin Fırtına Adamı" böyle bir Türkiye'de dünyaya geldi.
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.