Ümit Yaşar’ın yaşadığı çağın cesur bir tanığı olarak, eş dost demeden, iktidar muhalefet demeden okkalı hicvettiği bu eser, günümüz için de geçerliliğini koruyor. Hatta bazı şiirleri cuk diye oturuyor. Birkaç örnek vermek istiyorum.
Mesela şu şiir bugünün gerçekleri içinde değerlendirilirse hiç sırıtmaz:
…
Açtınız soframızdan yiyerek tok oldunuz
Göbeğiniz büyüdü siz artık çok oldunuz
Pisliğe bulanmamış bir yeriniz kalmadı
Evvelce b... idiniz, şimdi bomb... oldunuz.
Kaç yüz senedir bekledi yoklukta bu millet
Yokluk bakımından yine bollukta bu millet
Hırsız yine baştacı, mürai yine zengin
Hala bir ümit uğruna kuyrukta bu millet...
Sevdikçe şımardınız, yedikçe semirdiniz
Mukaddes bildiğimiz her şeyi devirdiniz
Kendi keseleriniz iyice dolsun diye
Bu yurdu baştan başa çiftliğe çevirdiniz.
Koltuk sevdalısı politikacıları da es geçmiyor Ümit Yaşar:
…
Sıkı sıkı sarılmışlar koltuğa
Aldıran, acıyan kim yoksulluğa
Kucağını geriliğe, kulluğa
Şevk ile açıyor yobazın biri
Onca ilim zarar, cehalet karsa
Yazık olur gerçekleri anlarsa
Bu memleket için iyi ne varsa
Irzına geçiyor yobazın biri
….
Geçen yılların bizden neler götürdüğünü görebilmek adına şu son şiir iyi bir örnek. Anlatılanlar geçerliliğini koruyor elbet. Fakat insanın aklına şu soru geliyor: Bugünlerde böyle bir şiir yazılabilir miydi acaba?