Psikopat dendiğinde genellikle insanların zihinlerinde; öfkeli, hayatta tutunamamış, problemleri olan, saldırgan, cani bir kişilik yapısı geliyor. Kitap ise bilimsel görüşlerden yola çıkarak gerçekte psikopatinin bu özelliklerle hiç bir alakasının olmadığını ispatlıyor. Kitaba göre psikopatlar:
Oldukça çekici, genellikle zeki, narsist, hayatta çok başarılı olabilen, insanları etkileyebilen, manipülatif, duygusuz ve yalancı insanlardır. Psikopati delilik değildir, bir kişilik bozukluğudur ve PCL-R kişilik testi ile saptanabilir.
Kuzuların Sessizliği filminde Antony Hopkins tarafından canlandırılan Dr. Hannibal Lecter profili psikopat kişiliği kusursuz bir şekilde tasvir etmektedir. Hannibal'ın hiç gözünü kırpmadan konuşması, asla kaygı-korku hissetmemesi, duygusal olmaması, arzularına düşkün olması, akıllı olması, insanlar üzerinde kontrol, manipülasyon ve otorite kurabilmesi gibi özellikleri öyle ustaca yansıtılmıştır ki, insan filmi izlerken gerçekten bir psikopatı seyrettiğini düşünür. 2019 yapımı Joker filmi ise bu konuda tam bir fiyaskodur. Film psikopatiyi yansıtmaya çalışırken aslında sosyopatiyi resmetmiştir. Joker toplumda yer edinememiş, duygusal, kırılgan bir insan imajı çizmiştir. Gerçek bir psikopat asla duygusal değildir, isteseniz bile onu asla incitemezsiniz. İnsanların bazı tavırlarına kızması duygularıyla alakalı değil, üstünlüğünün zedelendiği fikrinden kaynaklanır.
Ted Bundy, bence psikopatiyi anlamak için en uygun örneklerdendir. Çok sayıda cinayet işlemiş olmasına rağmen oldukça karizmatik, zeki, eğitimli, toplum tarafından gayet normal karşılanan birisidir ve böyle bir insanın psikopat olabileceğine mahkeme heyeti dahil olmak üzere kimse inanamamıştır. Bundy'nin evinde ki inceleme de bile kendi parmak izine rastlanamamıştır(oha)
Delillerin yetersizliği sebebiyle mahkeme Bundy ile anlaşma yapmak zorunda kalmış, 10 yıllık ceza ertelemesi karşılığında Bundy 30'dan fazla insanı canice katlettiğini itiraf etmiştir. Bundan sonra ki süreçte Bundy'nin insanlar tarafından linç edildiğini falan sanıyorsanız tamamen yanılıyorsunuz! İlerleyen günler de pek çok kadın hayranı mahkemelere onu görmek için katılmış, pek çok evlilik teklifi almış hatta hapishaneyken bir kadınla evlenmiştir. Çünkü psikopatlar oldukça çekici insanlardır ve diğer insanları etkileyebilirler. Bundy'i yargılayan hakim bile kendisinden etkilendiğini itiraf etmiştir.
Psikopatiye sahip bireylerin zayıf insanları anlayabildiklerini, diğer insanların zaaflarını, korkularını müthiş bir empati yeteneğiyle keşfedebildiklerini bilinmektedir. Ama bir psikopat için empati, diğer insanların duygularını hissetmek değil, görebilmektir. Çok başaralı manipülatörler olmalarının temel sebeplerinden birisi budur. Bununla birlikte psikopatlar tamamen kaygı ve korkudan muaf insanlardır. Bizleri çok heyecanlandıran ve korkutan olaylar psikopatlar için gayet normal karşılanmakta, nabızları bile değişmemektedir.
Psikopatinin bir diğer özelliği ise an'da yaşamalarıdır. Bizler gibi uzun vadede plan yapmaz ve yaptıkları şeyin sonucunu asla düşünmezler. Her hangi bir şeye odaklandıkları zaman motivasyonları o derece yüksektir ki, o an o şeyi başarmaktan başka bir şey asla düşünmezler. Amaca karşı çok yüksek bir isteğin olması ama bunun sonuçlarını düşünecekleri bir kafa yapılarının olmaması ve asla pişmanlık duymamaları, onları arzularının peşinden koşan birer canavara dönüştürebilmektedir. Bir psikopat metadonik düşünür. İnsan hayatının onun için bir önemi yoktur. İnsanlara fiziksel veya ruhsal olarak zarar vermek onlar için bir anlam ifade etmez. Önemli olan amaçtır.
Kitap, psikopatinin bir kişilik bozukluğu olduğunu vurgulamaktadır. Her yaştan, her meslekten insan da gizli veya açık psikopati görülebilmektedir. Özellikle duygusallığa yer olmayan, tehlikeli işler de psikopatlar oldukça başarılı olabilmektedirler. Toplumun %1 lik kesiminde psikopatik eğilimler görülmekle birlikte, özellikle ceo, borsa, avukatlık, özel tim, cerrahlık gibi işlerde çok sayıda psikopatik kişiliğe rastlandığını belirtilmektedir. Başarılı pek çok casus üst düzey psikopattır. Bir kişi psikopatiye sahip olup suç işlememiş hatta toplumca çok sevilen birisi de olabilir. Yazara göre bazı ABD başkanlarında bile psikopatik kişilik bulunmaktadır. Ayrıca günümüzde "alfa erkek" olarak bilinen tipin özellikleri psikopatik kişilikle baya örtüşmektedir. Duygusuz olmaları sebebiyle budist rahipler bile psikopatiye oldukça yatkınlardır. İçlerinde ki şiddeti bastırdıkları için suça meyletmeseler de maalesef henüz dilimize çevrilmemiş olan 
Zen at War isimli kitap eğer şartlar değişirse gayet savaşçı olabildiklerini ispatlamıştır. (Zizek'in hayatımı değiştirdi dediği kitaptır)
Kitap konuyla alakalı bence en önemli eserlerdendir. İnternette ve özel olarak youtube'da psikopatiyle alakalı içeriklerin neredeyse tamamı bu kitaptan derlenmiştir. Konuya biraz daha psikanalitik açıdan bakan 
Kötülüğün Psikolojisi isimli eseri de ilgi duyan okurlara önerebilirim. Tüm bu olumlu sözlerin yanında kitabın kapağını hiç beğenmediğimi de söylemeliyim.
Keyifli Okumalar :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.