Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

152 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Öncelikle Mine Söğüt'ün çarpıcı kaleminden bahsetmek istiyorum. Roman karmaşık bir yapıda gibi görünüyor ama gayet sade ve akıcı bir dile sahip. Mine Söğüt'ün olayları toplayış şekli , kurgusu ve kitabın sonunda rastladığımız ters köşeler bence çok başarılı. Olay bir apartmanda başlıyor : Beş Sevim Apartmanı... Apartmana bu adın neden verildiğinin hikayesini de görüyoruz. Çok dokunaklı ve etkileyici bir hikaye sonucunda anlıyoruz neden Beş Sevim denildiğini. İlk olarak bizi Doktor Samimi karşılıyor. Doktor Samimi , annesi tarafından terk edilip halasına emanet edilmiş , sevgisiz ve yapayalnız büyümüş bir çocuk. Öyle bir yalnızlık ki ; kendini biraz da olsa yaşıyor hissetmek için rüyalara ve rüyalarında ki cin peri arkadaşlarına inanmış bu sayede kendine başka bir dünya yaratmış. Bu dünya zaman geçtikçe onu rahatsız etmeye başlamış. Çünkü bir kıza gerçekten aşık olmuş , hayatının değişeceğini düşünürken ona yaklaşmasına cinperi arkadaşları izin vermemiş. Bunun üzerine Doktor Samimi onlara karşı koyup bir cesaret sonucu onları yenmek için çalışmalara başlamış. Doktor Samimi kendisine geldikleri gibi başka insanlara da gittiklerini bildiği için beş katlı bir apartman tutup her dairesine kimsesiz ve gerçekten ileri derecede cin perilere karışıp ; şizofren olan 5 insan yerleştiriyor. Olay bundan sonra ki deney ve gözlemlerle başlıyor. Beş gerçek hayat hikâyesi, beş mahvolmuş hayat okuyoruz. Bu beş insanın cinlere perilere karışmasının en temel nedeni : Sevgisizlik ve çocukluk travmaları... Annesi ya da babası tarafından sevilmemiş , şiddet görmüş , baskı uygulanmış , ayrım yapılmış ve ihmal edilmiş insanlar. Aslında hepsi bu cin peri dünyasını, travmalarını iyileştiremedikleri için yaratmışlar kendilerine. Hepsi yaşayamadıkları güzellikleri, isteklerini o cinli perili rüyalarda bulup yaşamışlar. Beni en etkileyense hasta olmalarına neden olan hayat hikâyeleri oldu. Çünkü maalesef asıl sorunumuz bu. Bu kitapla daha iyi anlamış oldum ki ; dünyaya getirilen ve getireceğimiz çocuklara karşı maddi yönden çok , manevi sorumluğumuzun da olduğu. Çünkü görüyoruz ki sevgisizlik , ihmal özellikle çocukluk dönemlerinde karşılaşınca gelecekte bir çok hastalıkla bize geri dönen travmalardır. Buna son veremiyor olsakta , bilinçlenmeliyiz. Şiddetin her türlüsünün çocuklarımıza (aynı zamanda tüm insanlara) zarar olduğunu bilmeliyiz. Mine Söğüt bir röportajında şunları söylüyor : "Ben sadece bir farkındalık ve itiraz yaratmaya çalışıyorum. Yaşadığımız hayat bu , bunu görüp okuyan buna itiraz etsin, çünkü ben itiraz ettiğim için yazıyorum. Çünkü bunu değiştirme isteği duyuyorum. Önerdiğim şey bu ve bu bir umuttur." Korku ya da aksiyon için yazılmış bir kitap değil. Zevkle okudum ve beni etkileyen çok hikayesi oldu. Aynı zamanda aldığım bir çok ders... Tavsiye ederim. Sevgiyle ve kitapla kalın. :)
Beş Sevim Apartmanı
Beş Sevim ApartmanıMine Söğüt · Can Yayınları · 20226,7bin okunma
·
452 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.