Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
PSİKOLOJİK- GERİLİM
Koleksiyoncu, İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından John Fowles'un, birçok yayınevinden geri çevrilme talihsizliğini yaşayan, ama yayımlandığında kendisine bugünkü ününü getiren ilk romanı. İlk bakışta sadece tutkulu, daha doğrusu sapkın bir aşkın romanı gibi görünse de okudukça derinlerde pek çok şeyi barındırır. Bunlardan ilki alt sınıf üst sınıf tartışmasıdır. Bir diğeri suç, masumiyet ve güzellik, bir diğeri romanda “Yeni Kitle” olarak geçen popüler kültür ve entelektüellik. Sonra baba-koca ve genç sevgili, özgürlük ve esaret. Kötülük ve kötülüğün çeşitleri, boyutları. Sahip ve ait olma arzusu. Kitap 4 bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Frederick’in ağzından anlatılırken ikinci bölümde Mirandanın günlükleri ile bize ikinci bir bakış açısı veriyor. Sonraki bölümde yine Frederick sözü alır. Dördüncü bölümde de Frederick anlatıcıdır ama ayrı bir bölüm olmasının sebebi Frederick’n tüm olan bitene rağmen yeni, ışıklı ve mutlu bir güne uyanıp yeni bir plana başlayacağının haberinin verildiği bölüm olmasıdır. Frederick, annesinin terk ettiği yetim bir çocuktur. Eniştesi ve halası tarafından büyütmüştür. Kötürüm bir kuzeni vardır. Eniştesi ile iyi anlaşır. Beraber doğada zaman geçirmeyi severler. Frederick kelebek, eniştesi de balık avlar ancak Frederick 15 yaşındayken enişte de ölür. 21 yaşına geldiğinde bahis oynar ve zengin olur. Bir yandan da Belediyenin “Ek Bina”sında çalışmaktadır. İş yerindekilerle iyi geçindiği söylenemeyen biridir. Halası ve kuzeni Avustralya’ya akrabalarını görmeye gidince planını uygulamaya başlar. Şehrin dışında mahzeni olan eski bir ev alır, planına uygun olarak tadilat yaptırır ve döşer. Kelebek koleksiyonlarını da elbette unutmaz. Kelebekleri birbirinden eşsiz türlerdir. Onları yakalayıp iğneleyip öldürmek, kurutmak en keyif aldığı iştir. Tıpkı Miranda’ya yapacağı gibi. Miranda, bir sapkın âşığın elinde tutsaktır. Aklında mahzene kapatılmadan evvel, çok da sevdiğine emin olmadığı, ideolü olarak gördüğü ve ondan çok şey öğrendiğini söylediği onun hayata bakış açısıyla değiştiğini belirttiği babası yaşındaki G. P. Var. Ama yanında ölüden farkı olmayan eğitilmeye mahkum, ezik, sanat yoksunu bir sonradan görme ile bir evin mahzeninde yaşamak zorundadır. Kitabın temelindeki çatışma Miranda’nın Fredercik’ten kurtulma çabasıdır. Kimi zaman uyumlu gibi görünür, kimi zaman küçük oyunlar yapar, ondan kaçmaya çalışır. Bunun dışında aralarındaki kim efendi kim köle meselesi bir pinpon topu gibi gidip gelmektedir. Kitabın dili çok akıcı kolay okunabiliyor fakat içeriği açısından sağlam bir psikikoloji gerektiriyor. Etkileyici ve sonu çarpıcı. Belki fiziksel bir işgence yok ama duygusal olarak işgenceden farksız. Psikolojik gerilim sevenler benimle aynı düşüneceklerdir. Keyifli okumalar.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
·
3.189 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.