Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

107 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Çok dikkatle okunması gereken bir kitaptır. Rahmetlinin tamamlayamadığı, eksik kalan bir kitabıdır. Nedense failler Arap çöllerinde aranırken, medya -gerçekleri konuşması gereken medya- bu rezilliğe ortak olmuşken böyle bir eser yarım kalmış ve bir suikast. Ne kadar üzücü böyle değerlerimizin yok edilmesi. Gençler bir yandan da düşünmezler mi, araştırırsak, ülkemiz için faydalı bir şey yaparsak başımıza bir şey gelir mi diye. Günümüz için söylemiyorum bunu dostlar ama bir bakın ki o dönem araştırmacılarımız, bilim adamlarımız, pek çok bilgili insanımız yurt dışına çıkmışlar ve orada araştırmalarına devam etmişler. Ne kadar acı değil mi değerlerimizi kaybetmemiz. Şimdi de doktorlarımız, eğitmenlerimiz, pek çok kutsal meslek yapan insanlar gitmek için yol arıyor. Üzücü. Bu arada ben de yabancı dil öğreniyorum. Yani şöyle yapıyorlar böyle yapıyorlar diyerek yermiyorum. Bir aksaklık olduğunu ve bunun görülmesi gerektiğini savunuyorum. Ben her zaman çözümden yana olmuşumdur. Diğer yandan baktığımızda maalesef ki tamamlanamamış bu kitabın, belgeleri de tam olmadığından, yazılar da net olarak bir yere tam manasıyla varamamış olduğundan sonu da yazarımızın hayatı gibi karanlıkta kalmıştır. Tamamlanmamış hali bile yeterince şok edici olan bu eser acaba tamamlansa neler olacaktı. Siz de benim düşündüğümü mü düşünüyorsunuz? Bence bu düşünce bir komplo teorisi değil. Ayrıca kitabın bulunması da o kadar zor ki, okumak isteyenler için her türlü yardımı yaparım. Öcalan adında ölümü epey milliyetçi olduğu söylenen birinin imzasıyla da ertelenmiş, adeta bir adada hapis adı altında çoğu vatandaşımızın yapamayacağı bir tatil yaşayan kişinin hayatını araştırması, nereden geldiğini neler yaptığını, geçmişte ailesinin ne isyanlara karıştığını anlatması bakımından önemli bir kitaptır. Bu teröristin yaptıkları bir kenara bu yaşayan canlıya insan demekten bile kendimi men ediyorum. Birileri gibi romantik bir zihniyetle de asla yaklaşamam. Bunu yapmak demek şehit edilen polisimize, askerimize, öğretmenlerimize, doktorlarımıza ihanettir. Onların doğmamış çocuklarına, anne karnında dahi kendisine acınmadan sıkılmış kurşunlara destek olmaktır bir duruş sergilememek. Yani kısaca omurgasızlık. Sağ ol Uğur Mumcu, var ol Uğur Mumcu. İti köpeği, soysuzu kahpeyi öyle bir korkutmuşsun ki çareyi seni hunharca katletmekte bulmuşlar. İnanıyorum ki yaşananlar bir gün ortaya çıkacak, operasyon çocukları bulunacak ve senin öcün alınacak. Bunu yapacak olan da bu ülkenin genç ve dinamik yeni nesli olacaktır. O günün özlemiyle bekleyecek ama asla tepkisiz kalmayacağız! Ayrıca yazarımızın ne kadar ince düşünceli biri olduğunun farkında olunması gerekiyor. Neden böyle söylüyorum. Kitabın adı Kürt Dosyası. Yani Kürt Sorunu şeklinde tanımlamalar yapılmaması gerekiyor. Olmayan bir şeyi var gibi göstermek yalandır, değil mi? Kürt Sorunu başkadır Kürt Dosyası başkadır. Bu yüzden tanımlamalara ve kullanılan kelimelere de dikkat edilmelidir. Bundan sonra okuyacağımız Kürt - İslam ayaklanması kitabında da benzer konuların derinlemesine işlendiğini düşünüyorum. Ona da bakacağız, derinlerine ineceğiz. Ayrıca bu şekilde okuyayım, biraz da sır istiyorum diyenler olabilir. Onlar için de ufak bir sır verelim. Bu kitap yazılırken 26 Ocak 1993 günü için Uğur Mumcu ile Baki Tuğ arasında meclis odasında bir görüşme gerçekleşeceği bilgisi var. Ne hikmettir ki 24 Ocak 1993 günü yazar haince öldürülüyor. Görüşmenin konularından birini bilmek ister misiniz? MIT ve Öcalan ilişkisi. Haydi gerisine kitaptan bakalım. Sanırım sonu gelmediği için beni yıpratan, duygusal olarak beni perişan eden tek kitap buydu. Bu muazzam eseri mutlak surette tavsiye ediyor, faydalı ve iyi okumalar diliyorum..
Kürt Dosyası
Kürt DosyasıUğur Mumcu · UM:AG Yayınları · 2015983 okunma
·
189 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.