Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

94 syf.
8/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Puşkin’in gözünden Kars ve Erzurum (1828-29)
Tiflis’e yakın dostlarını ziyaret etmek için giden
Aleksandr Puşkin
Aleksandr Puşkin
tüm dostlarının Osmanlılar üzerine düzenlenen sefere katıldığını öğreniyor ve onların peşinden giderek 1828-29 Osmanlı-Rus savaşının gözlemcisi oluyor. Gel gelelim, amacı aldığı notları yayımlamak değil. Ancak ülkesindeki eleştirmenler tarafından bire bir tanık olduğu Rus zaferini hakettiği biçimde övmediği gerekçesiyle eleştirilince işler değişiyor. Önsözde de ifade ettiği gibi, böyle bir zorunluluğunun olmadığını, bunların tamamen kişisel notları olduğunu ve yine de yayımlamak istediğini vurguluyor yıllar sonra -esasında eleştirilere ve eleştirenlere karşı çıkma arzusunu görüyoruz- Metne gelirsek, sahiden hamasetten epey uzak bir biçimde kurgulandığını söylemek mümkün. Bununla beraber, duyguya ilişkin betimlemelere de pek rastlamıyorsunuz. Bu bağlamda eseri gezi edebiyatı ürünü olduğunun bilinciyle okumanız daha uygun olur diye düşünüyorum. Aksi takdirde, beklediğinizi bulamayabilirsiniz. Aa bir de, Puşkin’in Türk halkını yerdiğine (?) yönelik eleştiriler okudum bu kitap bağlamında. Arkadaşlar, o veya bu milletten hiç kimse sizi yalnızca etnik kimliğinizden dolayı göklere çıkartmak zorunda değil. Kaldı ki Puşkin, döneminde epik bir dille anlata anlata bitirilemeyen Rus zaferine bile övgü yağdırmıyor, belli ki kendisinin tek derdi hiç bilmediği bir coğrafyadaki deneyimlerini yazıya dökmek; başka da bir derdi yok gibi. Benim gözlemim de sadece Tiflis hakkında apaçık olumlu yorumlar yaptığı. Burayı da turistik açıdan övüyor esasında ve söylemem gerekir ki hiç aklımda yokken seyahat etme isteği uyandırdı bende. Son olarak… Puşkin’in zekasına hayran olmamak elde mi? Mizahı da cabası. Misal, “Yeniçeri Eminoğlu” isimli birinin yazdığını iddia ettiği, halbuki kendisine ait olan bir şiir eklemiş kitaba. Bu şiirden alıntı yapmak isterim: İstanbul Peygamber’in yolundan ayrıldı Onu baştan çıkardı kurnaz Batı (…) Ama Erzurum’umuz öyle mi ya? Kapılmadık bir zevk ü safaya Yüz vermedik isyan şarabına (ss. 74) Bu nasıl bizden biri olmaktır! Bu ne kadar isabetli bir dönem yorumlamasıdır…. Düşünün ki bu yıllarda başta Yenilikçi Padişah II. Mahmud var ve icraatlerinden biri de Yeniçeri Ocağı’nı yıkmak. Puşkin sanki bir yeniçeri bedenine girip dile getirmiş bunları. Üstelik günümüzde kendi içimizde verdiğimiz savaşı bile anlatıyor bu dizeler, düşünebiliyor musunuz? Senin mahallen-benim mahallem savaşını. İnanılmaz gerçekten. Evet, Puşkin’e hayran olmamak sahiden elde değil.
Erzurum Yolculuğu
Erzurum YolculuğuAleksandr Puşkin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,355 okunma
·
703 görüntüleme
Betül okurunun profil resmi
👏🏻👏🏻👏🏻
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.