Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İngiltere'ye çıkarma yapma niyetlerinden vazgeçilmişti; zira İmparator, bahriyede İhtilal'in neticesinde piyade arasında doğan takdire şayan kabiliyetlerden hiçbir adet dahi bulamamıştı. İşin tuhafı, Fransız zabitlerinin şahsiyetlerini kaybetmiş gibi olmalarıydı. Mecburi askerlikle, İmparator seksen bin maaşlı adam toplamıştı. Hastanelerin kayıplarıyla beraber, senede dört büyük muharebe yapmaya yetecek kişi mevcuttu. Dört sene içerisinde, İngiltere'ye sekiz çıkarma teşebbüsü yapılabilirdi ve denizin garip huyunu bilenler için bunlardan biri iyi bir şekilde neticelenirdi. Toulon'dan çıkan, Malta'yı alan ve Mısır'a varan Fransız donanmasına bakın. En azılı ve en merhametsiz zorbanın tahakkümü altındaki İrlanda, bir ümitsizlik anında rahatlıkla yabancıya kapılarını açabilirdi. İngiltere'ye adımımızı attığımızda, üç yüz kişinin malları fakirler arasında paylaştırılır, Amerika Birleşik Devletleri'nin anayasası ilan edilir, İngiliz idarecilerine intizam verilir, Jakobenlik desteklenir, halkın tahakküm altındaki kısmı tarafından davet edildiğimiz ve Fransa'ya olduğu kadar İngiltere'ye de zararlı olan bir hükümeti ortadan kaldırmaktan başka bir gayemizin olmadığı ilan edilirdi. Bütün şaşaasına rağmen üçte biri sadakaya muhtaç olan bir milet, bu tatlı dile kulaklarını kapatırsa, en mühim kırk köy yakılırdı. Beşte birinin hâlihazırda hükümet tarafından delirtildiği ve hiç birinin, hiçbir askerî tecrübesi olmayan on beş milyon insanın, iki üç sene boyunca, zevkle zalim bir dâhiye itaat etmekte olan otuz milyon adama karşı mukavemet edemeyeceği çok muhtemeldir. Bütün bunları bizim bahriyemizde bir Nelson'unumuzun olmamasından dolayı kaçırmaktayız. Fransız ordusu, İmpartor'un askerî şanına yeni bir parlaklık katan ve onu Avrupa'nın Charlemagne'dan beri kimsede görmediği bir mertebeye çıkartan bir kıta harbi yapmak gayesiyle Boulogne Karargahı'nı terk etmişti. Napoléon, ikinci seferinde, Avusturya Hanedanı'nı mağlup etti ve onun canını bağışlamak gibi bir hataya imza attı; elinden sadece Venedik Devletleri'ni almıştı ve İmparator Franz'ı sabık imparatorluk unvanından ve bunun kendisine Almanya üzerinde sağladığı tesirden vazgeçmeye mecbur bırakmıştı. Austerlitz Muharebesi, belki de bu nev'in bir şaheseridir. Halk, bu zaferin taç giymenin sene-i devriyesi olan 2 Aralık'ta vuku buluşunu hayretle fark etmiştir. Bu gülünç merasimden sonra Fransa'da hiç kimse, hiçbir şeye bu kadar şaşırmamıştır.
Sayfa 103 - 104 Everest KlasiklerKitabı okudu
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.