Selamlar. Bugün sizlere okumaktan çok çok zevk aldığım ve bana bir çok şey kattığına inandığım "Düşler hapishanesi" kitabını aktaracağım. Kitap 32 bölümden oluşan ve her bölümde bir deneme yahut bir öykü veya bir anı bulunduran bir eser. Kitap o kadar bizi ya da beni anlatıyor ki bir an kitabı ben mi yazdım diye duraksadım. Her bir bölümde kendimi buldum. Kendi eksiklerimi gördüm. Neler yapmam veya yapmamam gerektiğini anladım. Her sayfasında kendime rehber olacak alıntılarım oldu. Kitabı bana kuzenim hediye etmişti ve ben kitabı okuduktan sonra anladım ki bir kitap hediye edeceğim zaman ilk sıralarda Düşler hapishanesi olacak. "Düşler hapishanesi" yazarın yayımladığı 4. Kitabıymış. Ve ben şimdiye kadar Yusuf Samet Çakırı neden farketmedim hala anlamış değilim. Ben kitabı 3 günde bitirdim. Kitap 124 sayfa ve bazı sayfalarda resimler barındıran bir kitap. Kitap 1 saatte bile okuyup bitirilebilir fakat anlaşılmaz işte öyle de. Ben yavaş yavaş okumaya gayret ettim fakat yine olmadı o kadar güzeldi ki 3 günde bitirdim. Kitap aslında tam başucu kitabı. İşten mi veya okuldan mı geliyorsunuz açın bir sayfa okuyun kendinize gelin ve kitabı bırakın. Öyle bir kitap işte. Evet dediğim gibi "Düşler Hapishanesi" bana bir çok şey kattı ve bir çok alıntıya sahip oldum. İşte sahip olduğum bazı alıntılar: Her insan bir dünyadır ve bu dünyanın merkezi benliğidir. Benlik, nefsin soyutlanmış halidir. Ama bunu günümüzde bencillikle karıştırıyorlar. kalp kalbin aynısıdır. Kendinize ihanet etmekten vazgeçtiğiniz gün mutlu olmaya hak kazanacaksınız. Her insan bir coğrafyadır. Keşfedilmeyi bekler. Herkese kitabı tavsiye ederim. Kitaplarla kalın. İyi günler.

Düşler HapishanesiYusuf Samet Çakır · Payidar Yayınevi · 202014 okunma

·

63 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

muhayyilemsin