Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Geçmiş değiştirilebilir mi? Yeni bir gelecek kurgulanabilir mi?
Hayatımızın dönüm noktaları olarak tanımlayabileceğimiz veya yanlış kararlar verdiğimizi/hatalı davrandığımızı düşündüğümüz anlara geri dönebilmek nasıl olurdu sahiden? “Şimdiki aklım olsa asla öyle yapmazdım!” dediğimiz her şeyi telafi etme şansımız var, ne büyük bir fırsat. Gel gelelim, zamanda yolculuk temalı içeriklerin önemli bir bölümü bazı şeylerin asla değiştirilemeyeceğini vurgular. Örneğin geçmişe gidersiniz ve sevdiğiniz birini trafik kazası geçirmekten kurtarırsınız ancak saniyeler sonra herhangi başka bir şeyin sonucunda ölüverir veya diyelim sahiden yaşamasını sağladınız, bu defa da başka birisi ölebilir onun yerine. Bu bağlamda, belki kader/alın yazısı teması açığa çıkar. Ancak kitap bahsettiğim bu temadan farklı bir “geçmişi değiştirememe” haline değinmiş. İçerik şöyle: Osokin, 12 sene öncesine geri dönüyor ve nasıl sonuçlanacağını bildiği halde tüm hatalarını tekrarlıyor; böylece geçmişi tümüyle aynı kalıyor. Aslında kendisi de niçin böyle davrandığını anlayamıyor. Bu noktada arzudan ve dürtüsellikten söz edebiliriz; sonucunun kötü olacağını bile bile yıkıcı davranışa yönelmekte tereddüt etmiyor çünkü. Aynı şeyleri tekrarlayıp aynı sonuçları alarak kahroluyor ve bir mucize olmasını bekliyor böylece. Gerçekten determinizm kokuyor tüm bu anlatı. Kurgu sürükleyici olsa da yer yer ben dahi çaresiz ve öfkeli hissettim ve “Of! Drama Queen…” noktasına geldim… İçimi baydı da diyebiliriz. Yani hiçbir sorumluluk almayıp, asla farklı davranmadan bir mucize beklemek, üstelik bunun süregelmesi ne can sıkıcı! Kitap muğlak bir bitişe sahip ancak son 15 sayfada karmaşık bir biçimde olsa da anlamlandırılmış sanki tüm bu olanlar. Kabaca şöyle: Kendin değişmedikçe, (kendine ve başkalarına olan perspektifin, kurguladığın davranış biçimin) ne bugünü ne de geçmişi değiştirmen mümkün olur. Bir de, İncil’den bir parça sıkıştırılmış araya: “Rüzgar güneye gider, kuzeye döner. (…) Önce ne olduysa, yine olacak. Önce ne yapıldıysa, yine yapılacak. Güneşin altında yeni bir şey yok.” (Bu da fazla deterministik haliyle, ama bağlama oturuyor.) En nihayetinde okunmaya değer buldum. Birkaç paragrafta cinsiyetçi ifadeler mevcut ama hadi yazıldığı yılı göz önünde bulundurmuş olayım; kurgunun hatrı var. Son olarak, çeviri de epey başarılıydı. Keyifli okumalar!
İvan Osokin’in Tuhaf Hayatı
İvan Osokin’in Tuhaf HayatıP. D. Ouspensky · Olvido Kitap · 2021363 okunma
··
313 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.