Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

249 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Okuduğum ikinci kitabıyla Marias beni kendine bağlamaya devam ediyor. Duygusal Adam Marias'a aşık olduğum ilk kitap olduğu için yeri farklı ama yine de okuduğum her kitapta da ona ayrı aşık olacağım gibi duruyor. Gelelim şimdi Beyaz Kalp'e; Kitap sadece üç sayfada anlatılan yıllar önce gerçekleşmiş bir intiharla başlıyor. Daha sonra asıl anlatıcımız sözü devralıyor, anlatıcı aynı zamanda da kitabın baş karakteri. Anlatıcının devreye girdiği yerde yine cümleleri iki üç kere okumaya başladım ve acaba Marias için hala zaman uygun değil mi diye düşünmedim değil. Anlatımına alışınca da yine bir şölen başladı. Konu daha çok evlilik üzerinde işlenmiş. Evlilikle değişen düzenler, uyum sağlama, eşlerin birbirleriyle ilişkisindeki dönüşümler, sadakat, güvenmek gibi pek çok noktası sorgulanıyor. Baş karakterimizin mesleği çevirmen olduğu için kendi içinde sorgulamalara giderken bir yandan da dilin işlevi üzerine de düşündürüyor. Anlamak, anlatmak ve anlaşılmak için dil yeterli mi? Sorguladıklarımızı rahatça dile dökebiliyor muyuz yoksa dilimizle barikatlar mı oluşturuyoruz? Ahh bir de anlatıcının babası sanat danışmanı Ranz var ve onunla da özellikle resim sanatına küçük bir bakış atıyorsunuz. Ayrıca Ranz'ı sadece sanat danışmanı olarak görmüyoruz, hikayenin temel halkalarından da biri olur kendisi. Okurken ara sıra düşündüğünüz şey ilk üç sayfada anlatılan intihar oluyor. Anlatıcının cümlelerine kapılırken arka planda cinayetin pusu sizi kitabın sonuna kadar takip ediyor. Tüm evlilik, sorgulama, sanat, intihar, aile, dil derken her şey son noktada yapboz gibi yerine oturuyor. Benim için ters köşe olduğum bir son değildi ama Marias'ın kurgusuna hayran bırakan bir sondu.
Beyaz Kalp
Beyaz KalpJavier Marias · Yapı Kredi Yayınları · 2016542 okunma
·
429 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.