Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

56 syf.
7/10 puan verdi
Kitap 45 adet kural çerçevesinde şekillenir. Bu kurallar Yunan klasiklerinden başlayarak Batı Edebiyatının seçkin eserlerine atıflarla doludur. Hayat bilgeliğinin, eudomenia ile eş anlamlı olduğunu söyler. Eudomenia: Yunanca’da mutluluk erdemi anlamına gelir. Bu bilgelik ancak 2 şekilde sağlanabilir: Stoacı zihniyet ve Makyavelizm. Yazara göre stoacılık sıradan insanlara, makyavelizm ise, bir çeşit üst insana hitap eder.
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
'ın kuramı iki düşünce arasında bir yerlerdedir. Özet ve açıklamadan sonra kendi yorumumu belirteceğim.
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
'ın insanının edim gücü sınırlıdır. Yapabilecekleri belirlidir ve onların üstüne çıkamaz. Çıkmayı denerse üzülecektir. Kaderi ne kadar değişkense olsa da kişiliği değişmez olduğu için sınır, zihindedir. Böyle bir görüş günümüz dünyasında önemini yitirmiş durumda. Mücadeleci ve belirsizliklerle dolu bir hayat yaşanabilirken, eski cemaat hayatının kalıntıları için söylenilen bir fikirden söz ediyoruz. Değişkenlikler arttı. Örneğin, kapasite olarak çok düşük, hatta ucube insanlar dahi kötü bir yaşam düzeyindeyken, popülerlik kazanıp yaşam düzeylerini arttırabiliyorlar. Kitabın iddiası ve haklılık payı 19. yüzyılda kaleme alındığını göz önünde bulundurduğumuzda epey yüksek fakat günümüzde artık bir geçerliği kalmamıştır, desek yanlış söylemiş olmayız. Kitabı tümüyle de reddetmek makul değildir çünkü düşünmeyi ön plana alır, harekete geçmeyi değil ki kitap bu yönüyle de günümüz dünyasının klişe mottosuna karşıttır. “Hayat kuralı 3”te, bir karakter inşasından söz eder. Bu karakterin kendi hedefini seçmesi gerektiği, seçtiği hedefin tek bir yöne çıkması gerektiği, hazlardan arınıp kişiyi zihinsel manada beslemesini ve kişinin neyi istediğini tam anlamıyla bilmesi gerektiğini öne sürüyor.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
’nin hocası diye geçer literatürde. Öğrencisi hocasının bir adım ötesine geçip “übermensch”i ilan edecekti. Sıradan insanı reddederken onun yerine üst insanı koyacaktır. Her iki düşünürün de hemfikir olduğu şey, potansiyelin varlığıdır.
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
'ın kişisi potansiyelini bilendir fakat
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
’nin üst-insanı potansiyeliyle savaşandır. İlki potansiyeliyle savaşmayı reddeder ve kabullenmesi gerektiğini söyler, öteki ise, üst-insanı -at misali- kamçılamaktan söz eder, potansiyelini zorlamalı, kapasitesini aşmaya cüret etmeli olarak betimler. Bahsettiklerim bu kadar keskin değildir çünkü kaderin değişkenlik göstereceğini o da kabul eder. Sıkıntılı olan kısım aslında ön kabullerdir: yazgı, kader ve potansiyel. İstemeden de olsa, yapılan her ön kabul içerisinde yüksek hata payları barındırabilir. “Ne istediğini bilmelisin” ki gideceğin yolu ona göre seç ve seni saptıracak engelleri tanı.
Homeros
Homeros
'un karakteri Odysseus'a yaptığı gibi ilerlemeyi salık verir. Yazar, asla hayal kırıklığına uğramaman için beceremediğin şeyleri denememen gerektiğini söyler. Yapabileceğin işi yap sadece diyor. O işi de yaparken iyice planladığından emin ol geri kalanını ise yazgıya bırakıyor. Bu yönüyle tevekkül konseptini andırır. Tedavülden kalkan kurallar haricinde, aklı yeğleyen kısımları ve alıntıları okumak çok zevkliydi. Kitap bittiğinde kişiyi mutlu yaşama ulaştırmasa bile usa ulaştırır. En azından herhangi biriyle konuşacağına
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
bu kitabını okumak daha makbul çünkü ilki düşünceyi zorlaştırır fakat ikincisi aklı biraz daha zorlar. Kitabı beğendim, bahsettiğim sebeplerden ötürü tavsiye ederim.
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013,2bin okunma
·
342 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.