Orhan Pamuk ülkemizde çokça sevilen, sevildiği ölçüde eleştirilen bir yazar. En çok eleştirildigi iki konu mevcut: Birincisi, özensiz dil bilgisi, devrik cümle yapısı ve Türkçe kullanımı, ikincisi ise bizim toplumumuzda el üstünde tutulan ve hassas olunan bazı değerlere karşı(Atatürk, kültür, din, Ermeni meselesi) duyarsızlıgı ve karşıtlığı. Lakin edebiyatımıza olan katkısı, verdiği eserler, uluslararası camiada aldığı ödüller göz önüne alınırsa saygı duyulması gereken yazarların başında yer aldığı su götürmez bir gerçektir. Kara Kitap yazarın 1985-1990 yılları arasında yazdığı, yazmaya ABD'de başlayıp, son noktayı Nişantaşı'nda koyduğu kitap. Kitabı henüz 33 yaşında yazmaya başlamasına rağmen yazmaya başlarken ilk sayfasının başına mavi dolma kalemle ''Hayatının kitabını yazacaksın'' diye not iliştirecek kadar kendinden emindir. Yazım süreci çok sıkıntılı ve sancılı geçen yazar Tolstoy'un Anna Karenina'yı yazarken geçirdiği buhranlara benzer toplumdan soyutlanma yaşamış, kendini sadece yazmaya vermiştir. Geriye dönüp baktığımızda emeğinin karşılığını fazlası ile almıştır. Kitap çağına göre çok başarılı bir postmodern romandır ve 2006 yılında Nobel Edediyat Ödülü aldığında, İsviçre'deki edediyat jurisi en çok bu kitabından etkilendiklerini belirtmiştir. Kitabı şu

Kara Kitap 25 Yaşında baskıdan okudum. YKY okuyanlar bilir ufak puntolar hem göz yorar hem yavaş okutur. 25. yıl özel baskıda hem yazım aşamasında yazarın aldıgı notlar, çizimler mevcut, hem de puntosu diğer baskılara göre daha geniş. Kitabı henüz temin etmeyenlerin bu baskıyı almalarını öneririm. Kitapta doğu anlatı devleri dedigimiz pek çok kitaba selam çakılarak metinlerarasılık teknigi ön plana çıkarılmıştır. Bunların başında Şeyh Galip'in Hüsn-ü aşk adlı eseri gelir. Kitapta birkaç farklı yerde aynı kabileden olan bu iki aşığın öyküsü anlatılır ve ana karakterin adı ''Galip'' bu hikayeden esinlenilmiştir. İkinci belirgin etkilenme Mevlana'nın Mesnevi'si. Gerek anlatılan hikayelerle, gerek tarikat yolu ile bahsedilen eser ikinci ana karakter olan ''Celal Salik'' karakterine isim kaynağı olmuştur. Bunların dışında diger iki esin kaynağı Binbir gece masalları ve Mantıku't tayr kitaplarıdır. * BUNDAN SONRASI TATKAÇIRAN İÇERİR* Kitap ana konu olarak şu iskelette seyreder. Nişantaşında zengin bir aile, Şehr-i kalp(Hüsn-ü aşk eserinde geçen Diyar-i kalp e ufak gönderme) isimli bir apartmandan zaman içinde ekonomik sıkıntılarla daha küçük dairelere geçilmiş. Ailenin 3.kuşak torunlarından Galip, amcasının oğlu gazeteci Celal ve Celal'in üvey kardeşi Rüya ekseninde olaylar gelişir. Avukat olarak hayatını devam ettiren Galip, bir gün eşi (Rüya) tarafından 19 kelimelik bir veda mektubu yazarak terkedilir. Bu kalemin yazıldığı kalem 'yeşil' renklidir ve kitabın pek çok yerinde yeşil vurgusu vardır. Eş zamanlı Celal'in de ortadan kaybolduğunu fark eden Galip ikisinin peşine düşer. Zaman içinde Rüya'yı aramaktan çok Celal'in hayatının, düşüncelerinin peşinden giden Galip zaten yıllardır hayran oldugu Celal'e dönüşmeye başlar. Onun evinde kalır, onun adına yazı yazar, onun adına BBC'ye röportaj verir. Bir nevi dönüşüm romanı diyebilecegimiz kitap bildungsroman kategorisnde değerlendirilebilir. Kitapta Galip'in ikili konuşmalarına, iç seslerine, düşüncelerine çok sık yer verilmiş, Rüya kitapta birkaç yer dışında yok(oralarda da sadece bahsi geçiyor). Ama kitapta en sevdiğim karakter muhalif gazeteci Celal Salik. Salik kelime manası olarak ''yolcu, bir yola veya mesleğe giren, bir tarike mensup olan'' demektir ve kitapta büyük bir bölüm Hurufi tarikatına ayrılmış. Kitap sayesinde okuma fırsatı elde ettigim Hurufilik--harf kökünden gelen ve dini harflerle, simgelerle, hesaplarla anlamaya/anlatmaya çalışan bir inanç çeşidi. Kurucusu Fazlullah(1339-1394) bu sebeple idam edilmiştir. Edebiyata gönül vermiş herkesin bir şekilde kitaplığında bulunması gereken eserlerden olan bu kitabı sakin kafayla, yavaş yavaş okumak okuma zevkinize arttıracaktır. Kitapla kalın

Kara Kitap 25 YaşındaOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20189,1bin okunma

·1 alıntı·

971 görüntüleme

Rengin Kiraz

@Renni ·

22 Mayıs 2023 13:33

Yazarın külliyatını okumaya niyetliyim ve Kara Kitap en korktugum kitabı diyebilirim. Yolum uzun biliyorum ama pes etmek yok. Bu guzel yorumunuz icin emeğinize sağlık.