Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Mehmet Uzun'un kendi edebi hayat yolculuğunu anlattığı bu deneme bir kaynak niteliğinde bilgilerle ve insanın içine dokunan gerçeklerle yazılmış. Üzerinde dura dura güzelliği ortaya çıkarma yolunda onun yaşamındaki insanlara, olaylara tanışıklık sağlıyor okuruna. Bu kitabı okumakla onun nasıl evrensel biri olduğunu, Kürt dilinin nelere nelere kadir olduğunu, bu dilin edebiyatının çırasını yakmanın nasıl bedeller doğurduğunu, bedeller içinde nasıl muazzam duyguları insanın yüreğine gönderdiğini anladım. Mehmet Uzun bir deklarasyonlar derlemesi ile bir deneme kitabı oluşturmuş. 11 Ekim 1999'da, İstanbul'da Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli, Orhan Pamuk, Ahmet Altan ile yaptığı bir basın toplantısı ile bir deklarasyonu Türkiye ve dünya kamuoyuna sunmuşlar. Konusu Türkiye'deki Kürtlerin insani ve demokratik hakları olan bu deklarasyonu Elie Wisel, José Saramago, Ingmar Bergman ve daha birçokları ile toplamda 60 dünya yazarı imzalamış. Kürt meselesi bu şekilde evrensel bir mesele hâlini almış. Uzun, Kürt dilinin gelişimi, fark edilmesi, yok edilmemesi için küllerinden doğuyor felsefesi ile didinmiş; bu dilin önemli evrensel bir saygınlığa layık olduğunu ispatlamış. Kitapta bu yol almayı, kendine Diyarbakır (Amed)'i referans alarak başardığını o efsanevi şehrin bir güzel tarihini, sanatını, ruhunu, insanını anlatarak iletmiş okuruna. Diyarbakır'da bulunduğu bir konferansa 6 bin kişinin katılmış olması o kadar dokundu ki, onun dediği hüzün ve mutluluğu ben de hissettim öğrendiğimde. Bu konferansta yüzlerce not içinde aldığı iki notu anlatmış, bir tanesi yaşlı bir nineden biri de Ömer adındaki bir çocuktan imiş. Yaşlı nine Uzun'un Bîra Qederê (Kader kuyusu) kitabını torununa sesli okutmuş, dinlemiş ve kendine öz kitap incelemesini sesli ifade ederek torununa yazdırmış ve işte Uzun'a verdiği not o inceleme imiş. Ve o bölümde Ömer'in de ona verdiği bir fotoğrafın notu: "Bir çocuğun temiz duygularıyla merhaba. Merhaba; büyük acılarla ülkesinden uzak düşmeyi bile göze alarak yazan onurlu yazar merhaba! Beni anlattığın için, insanlarımı anlattığın için sana ne kadar borçlu olduğumu seni okudukça anlıyor ve hüzünleniyorum. Yaşam anlaşıldıkça acılaşır. Acılar ise yaşamı anlamlılaştırıp olgunlaştırandır... ÖMER" Bir insanımızı böyle pırıl pırıl yanarken görmeyi ben de çok isterdim. Bu değerlere, bu erdemli ruhları mahzenlerinden çıkmış bir konferansa dolmuş bu insanlara bin minnetle. Bazı bölümlerinde de bir zaman kitapları için yargılandığı dönemdeki savunma deklarasyonlarını anlatıyor. Okunmaya, öğrenilmeye değer savunmalar hepsi. Ebedi Balad'ın zarif sesi dediği Thilda Kemal'i anlattığı bölüm de insanın ilgisini çekecek bir anı niteliğinde. Thilda'nın birikimini, kişiliğini, zerafetini ve uğraşını yakından tanımış; aktarmış okuyucuya. Yaşar Kemal'in tüm kitaplarını "Sheakspre tadında" bir İngilizceye çevirdiğini, ömrünce edindiği batı edebiyatı birikimini tutup Anadolu'yu, börtü böceğinden deyimlerine şivelerine kadar nasıl erdemlilikle özümseyip kendinde harmanlandığını anlatmış. Bu kitap gerçekten önemli detaylar üstünde, bilene bilene varılan yolların nasılını, zamanıyla beraber tane tane anlatıyor. Kürtlerin yoluna nefer olacak nitelikte bir kitap benim fikrime göre. Ve içinde hep bir şeylere örnek olarak geçen efsaneler, yazarlar ve mesellerin listesi çıkarılınca enfes bir okuma listesi oluşuyor. :)
Zincirlenmiş Zamanlar Zincirlenmiş Sözcükler
Zincirlenmiş Zamanlar Zincirlenmiş SözcüklerMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20061,023 okunma
·
486 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.