Önermeye bile kıyamayacağım kitabı sonunda bitirdim. Orhan Kemal'in kitaplarını elimden geldiğince erteleyerek okuyorum ki bir gün hepsi tamamen bittiğinde ne yapacağımın çaresizliğiyle hemen karşı karşıya kalmayayım. Anadolu insanının, Adana halkının içinden hapishaneye, Nazım Hikmet'e yolu uğrayan Orhan Kemal'in eserlerinde Kemalizm, devletçilik; liberalizm ve muhafazakârlık, işçi-patron, burjuva ve alt tabaka arasındaki çatışma ve eklemlenmeleri daima altı çizilen konular. Hanımın Çiftliği üçlemesine gelecek olursak yine bu olguları, dönemin siyasi koşullarını, aşkı, karakterlerdeki değişimleri, Anadolu insanının sefilliğini, toplumsal normların insanları nasıl güttüğünü görüyoruz. Kitapta yalnızca ana karakterlerin değil, yan karakterlerin de başlı başına bir baş rol olması Orhan Kemal edebiyatında çok yabancı bir durum değil. Her karakter Orhan Kemal tarafından incelikle yaratılmış ve işlenmiş. Her birinin biricik ve derin bir hikayesi var. Kitapta en hoşuma giden şeylerden biri hiçbir karaktere nefret duyamıyor, sonsuz bir sevgi besleyemiyor olmamdı. Bu kitap iyiler ve kötüler evreninden çok uzakta, yalnızca insan ve insan evreninden oluşuyor. Herkesin sevilesi ve nefret edilesi yanları apaçık ortaya konuyor. Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi. Hiçbirimiz safi iyilikten ya da kötülükten oluşmuyoruz. İtiraf ediyorum, kitabını okumadan önce çok küçükken Hanımın Çiftliği'nin televizyon dizisini izlemiştim. Kurgunun, oyuncuların ve tabii Faruk Teber'in etkisiyle Güllü ve Muzaffer Bey'e deli divane hayran olmuştum. Zaman içinde Orhan Kemal'i merak ederek kitaplarını aldım. Serinin ikinci ve -duygusallık etmezsem- üçüncü kitabını da okuyup detaylı bir inceleme yazacağım.

Vukuat Var (Hanımın Çiftliği 1)Orhan Kemal · Everest Yayınları · 2017836 okunma

·

77 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Yaren