İlk kez, henüz bitirmeden inceleme yazmak istiyorum. Çünkü daha kapağından, kitabı alıp başlama serüvenime kadar bana son derece şaşırtıcı anlar yaşattı sevgili Luna... Ve içine girmeye karar verdiğim zamanlama da çok manidardı. Yazarın ilk okuduğum kitabı olma şerefini de taşıyor. Öncelikle tamamen internette, önerilerde karşıma çıkıp merak uyandırmış ve almaya karar vermiştim. Ancak bir kaç ay bir köşeye koymuştum... Sonra öyle bir anda kitaplıktaki raftan bana göz kırptığında, elime alıp kapağına ve kapakta yazanlara baktığımda o sıralar yaşadıklarımla öylesine örtüşüyordu ki... Sanki onu görmemi ve bulmamı istemiş gibiydi... Yine de o gün başlamadım okumaya ve üzerinden biraz daha zaman geçti. Tatile başladığımda, kamp kurduğumuz günlerde başladım... İçerik inanılmazdı.. sanki yazar, gelecekten gelmiş de yazmış hissine kapılmadım desem yalan olur... Nedenini bilmiyorum ama bu kitapla ilgili çok özel bir şey var benim için. Bu bir "arayış" kitabı... Kendine doğru yolculuğa çıkan, ama önce her şeyini kaybedip yenilenen, yeni benliğini arayan bir adamın hikâyesi.. Aslında bizim için yaratılmış, tasarlanmış sanal bir dünyada kaybolan ama henüz kaybolduğunun bile farkında olmayan binlerce, on binlerce, milyarlarca insan için bir "uyandırma" kitabı sanki.. Tabi ki kitaptaki olay örgüsü, biraz gerçek, biraz distopik gelecek ama o kadar tanıdık gelecek ki şaşırtacaksınız... Olayın geçtiği Ihlara kasabası, o bölgelere yakın biri olarak tanıdık yerlerde gezmek son derece keyifli... Arayışın sonu nereye gidecek büyük bir merakla okumaya devam ediyorum. Bitince incelememi güncellerim belki, belki de arayış devam eder ve bu yazı burada tamamlanmayı bekler kim bilir...

LunaBuğra Gülsoy · İnkilap Kitabevi · 2022254 okunma

·

172 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ezgi Tekin