Kitabın başında insanların küçük şeylerden mutlu olamadığından dert yanıyor Mina Hanım. Oysa mutlu olunacak ne çok şey var değil mi Mina Hanım? Yağmur gibi, yıldızlar, denizler, çocuk sesleri, hatta aşk gibi... Mina Hanım güzel günler geçirmiş, mutlu olmayı becermiş, hayata tutunmayı ve eğlenmeyi bilen bir kadın orası kesin.
Biz yatla değil de küçük bir kayıkla denizlere açılırdık, lüks yatlarla gelenler bizim mutluluğumuza erişemezlerdi diyor. Uludağ’da iki hafta kalmak için çadır kurardık diyor. Denize aşık, iyi yüzücü kendisi. Bazen dış ülkelerdeki gittiği yerleri, bazen de gittiği yerlerde neler yediğini bol bol anlatıyor. Elinden geldiğince de tüm bunlara sanki herkes istediği anda ulaşabilirlermiş gibi bir tavır takınıyor. Benim Bodrum’daki evim eski Bodrum evlerinin şeklindedir. Asla daha çok büyütüp, üstüne kat çıkmayı düşünen para avcıları gibi olmadım diyor. Bunu yapanlardan yana da çok dertli.
Biz de çok dertliyiz Mina Hanım. KÜÇÜK bir kayıkla bir kıyıdan başka bir kıyıya güçlükle geçtiğimiz zorlu anılarımız hiç olmadı. Çünkü ne küçük bir kayığımız oldu ne de kayığı olan bir arkadaşımız. Bodrumda değil küçücük bir ev almak bu gidişle kimseler bir haftalığına tatile bile gidemeyecek artık oraya... Avrupa gezilerini geçtik bayramlarda memleketlerine, köylerine gidemeyenler var artık. Ve hiç kimsenin bu kadar zamanı da yok. Çalışmaları gerek, çalışmaları, daha çok çalışmaları. Küçük bir ev almak için değil, oturdukları iki odalı evin o uçuk kirasını ödemek için.
Yani Mina Hanım bize çok daha küçük mutluluk yolları sunman gerek. Ve çok daha ucuz... Çakıl taşları demiştin mesela orada kalmalıydık biz, oralarda bir şeyler daha bulabilirdik belki ulaşabileceğimiz.
Kesinlikle seninle yanlış bi kitap da tanıştık Mina Hanım çok sıkıldım ve itiraf ediyorum ara ara da bir kaç sayfanı atladım. Ama bir sonra ki okuyacağım kitabında her şeyin çok daha güzel olacağına inanıyorum. İçine sığmayan o sevgiyi, umudu ve senin değişinle içinde ki o mavi ışığı gördüm ben. Güçlü bir karakter olduğun kesin ve ben güçlü kadınlara duyduğum hayranlığı gizleyemem. Beni daha çok içine çekecek bir kitabında buluşmak dileğiyle.
Herkese keyifli okumalar