Gönderi

240 syf.
·
Puan vermedi
YEŞİL GÖZLÜ KIZ / SUAT DERVİŞ Suat Derviş'in bu romanı dönemin günlük gazetelerinden Son Saat'te 2 Ağustos - 18 Ekim 1946'da 76 tefrika olarak yayınlanmış. Kitap için arka kapakta; "Suat Derviş, Yeşil Gözlü Kız’da, Anadolu’dan gelen Beyhan’ı İstanbul’un jet hızıyla modernleşmiş, fakat bu süreçte içten içe çürümüş sosyetesine sokuyor ve böylece toplumdaki değişime, dönüşüme ışık tutuyor. Bu roman, onun en politik, en eleştirel ve sert eserlerinden biri." diyor. Suat Derviş'in olgunluk döneminde yazdığı romanlardan olan Yeşil Gözlü Kız, gerçekten de sivri eleştirilerin olduğu aşırı realist bir hikaye. Demokrasi, kadın hakları konularında mücadele eden biri olarak romanlarında; toplumcu gerçekçilik akımının etkisiyle öne çıkan kadın karakterleriyle, toplumsal cinsiyet ayrımını, kadın işçileri, işsizleri, yoksulluğu işlemiş. Bu hikayede kadın işçiler, yoksulluk yok ama sınıf atlayan, modernlik peşinde cemiyet hayatındaki yerlerini korumaya çalışan ama aile içinde bencilce çatışan kadınlar var. Romandaki kadın karakterleri incelersek ilki Anadolu'dan İstanbul'a gelen baş karakter Beyhan. Babasının zoruyla okulunu tamamlamak ve iyi derecede İngilizce öğrenmek için İstanbul'daki halasının yanına gelen Beyhan, bana göre içinde çelişkiler taşıyan bir kişilik. Kendisine söylenilen her sözü bir saldırı olarak algılayan ve hırçınlaşarak ters cevaplar veren sivri dilli biri. Akrabalarını tanımaya çalışarak iletişim kurmak yerine onlarla didişiyor. Fethiye Hanım ise onu evinde misafir eden halası. Konya'dan İstanbul'a taşınıp, zenginliklerinin artmasıyla sınıf atlayan ailenin sosyeteye en hızlı uyum sağlayan üyesi. Dışarıdan bakıldığında ailesi için fedakar, eşine yardımcı olan, cemiyet hayatının gereklerini yerine getiren, dört çocuğuna (Fahri, Türkan, Ertuğrul, Tülay) karşı eşit mesafede olmaya çalışan (aslında küçük kızı Tülay'ı kayıran), sessiz, sakin hatta gelinin yaptıklarına dahi ses çıkarmayan munis bir hanımefendi. Ama aslında bencil, sadakatsiz, kimse kendisine karışmasın diye her şeye göz yuman, hayatın tadını çıkarmaya çalışan biri. Türkan, 29 yaşında Anadolu'da olsa evde kaldı denilecek ama bulundukları çevre dolayısıyla bunu önemsemeyen, içi boş, züppe, moda takipçisi, evde olanların farkında ama etrafındakileri unutmak ve içindeki boşluğu doldurmak için kendini içkiye vermiş, silik bir karakter. Tülay, en küçükleri olduğu için şımartılmış ama hiç birine benzemiyor. Hırçın tabiatlı, sözünü sakınmayan, hiçbir şeye inanmayan, içinde oldukları cemiyeti beğenmeyip eleştiren, yengesi ile geçinemeyen, ailesini sahte / iki yüzlü oldukları için sevmeyen, kendini çok bilmiş ihtiyar zanneden ukala bir çocuk. Gelin Mualla, Fahri'nin eşi. Güzelliğinin farkında olan, büyüdüğü fakir mahalleyi, basit komşularını kendine yakıştırmayan, gözü yükseklerde olan bu yüzden erken yaşta iş hayatına atılıp, feleğin çemberinden geçerek, son işyerindeki patronu Fahri ile evlenip, istediği lüks hayata kavuşan ama kocasını değil cüzdanını seven, küstah, görmemiş, gençlik aşkını yaşayamamış, hayattan intikam almaya çalışan, çevresindekileri ve hizmetkarları küçümseyen bir zavallı. Akıcı dili zaman zaman argoya kaçsa da Yeşilçam senaryolarını anımsatan bir öyküydü. Özellikle; Dağdan İnme ( Fatma Girik, Engin Çağlar, 1973), Kınalı Yapıncak (Hülya Koçyiğit, Engin Çağlar, 1968), Kezban ( Hülya Koçyiğit, İzzet Günay, 1968), Güllü ( Türkan Şoray, Ediz Hun, 1971) gibi filmleri hatırlatsa da daha önce dediğim gibi sert eleştirileri, sivri dili yüzünden onlar kadar tatlı, komedi değildi. Toplumsal gerçekçilik akımının etkisinde yazan Derviş, yaşananları, aile içinde olanları, toplumun durumunu tüm çıplaklığıyla yüzümüze çarpıyor. Belki de siyasi kişiliği kadar sözünü sakınmaması, kalemini toplumun her kesiminin yaralarına saplaması onun unutturulmasına sebep olmuştur.
Yeşil Gözlü Kız
Yeşil Gözlü KızSuat Derviş · İthaki Yayınları · 202353 okunma
·
171 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.