Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Doğu ve Batı Arasında İslam
Doğu ve Batı arasında İslam’ı okurken aldığınız ilk izlenim sıradan, günü yorumlayan fikir yazılarından ziyade, derin yoğunluklu ve takip eden yıllara da ışık tutacak şekilde içeriği düzenlenip ince bir bilinç süzgecinden geçirilerek okura sunulmuş yazılarla muhatap olduğunuzdur. Kitap iki bölümden oluşuyor. İlk bölüm ‘batı düşüncesinin temelleri’ üst başlığı altında dünyanın meydana gelişinden, kültür ve uygarlığa, sanat düşüncesinden ahlak düşüncesine, tarihten edebiyata ve eğitime çok geniş bir konu yelpazesini ‘evrensel’ bir boyutta değerlendirdiği makalelerden oluşuyor. Her bir makale kendi içinde meseleyi ilk ortaya çıktığı halinden şu anki durumuna kadar inceliyor ve siz karşılaştığınız entelektüel birikim karşısında hayrete düşüyorsunuz-bununla birlikte makaleler öyle anlaşılmaz zorlukta değiller, ancak her okurun kendi düşünsel birikimi çapında bu makalelerden istifade edebileceğini belirtmeliyim. Kitabın ikinci bölümündeyse ‘İslam iki kutuplu birlik’ üst başlığı altında İslam’ın bilhassa Hıristiyanlık karşısında insana, tabiata, hukuka ve toplumsal ilişkilere bakış açısı inceleniyor. Bu bölümdeki makaleleri okurken onun Hıristiyanlığın toplumdaki tezahürlerini kendisinin de içinde bulunduğu çok kültürlü yapı dolayısıyla çok iyi tanıdığını, bununla birlikte yine materyalizm ve marksizmin toplumdaki karşılığının ne olduğuna dair fikirlerini de bulacaksınız. Zaten kitabın en başında kitap boyunca geliştirdiği şu tespiti yapmıştı: ‘Dünya görüşlerini üç kümede toplayabiliriz: dini, materyalist ve İslami.’ Burada dinden kasıt materyalizmin zıttı anlamında din anlayışıdır ki bu anlayış temelde eksiktir çünkü bu dünyaya bakan yönü pek pasiftir. İslami görüş ise ‘en yüksek şekli insanda sergilenen ruh-madde prensibinin adı’ olarak nitelenir. Kitapta incelenen meseleler her üç veçheden değerlendirilerek okura sunuluyor ve kitabın girişinde belirtilen şu soruya yanıt aranıyor: ‘Bu dev karşılaşmada İslam’ın yeri nerededir? Bugünkü dünyayı şekillendirmede İslam’ın herhangi bir rolü var mıdır?’ Doğu ve Batı arasında İslam dünyanın temel meselelerine son dönemin en çalkantılı coğrafyalarından birinde yetişen aydın bir sesin ışığında bakmak isteyenler için temel kaynaklardan birisidir. Aliya’yı rahmet ve minnet duyguları içerisinde anarken davasını idrak etmenin en güzel yolu bu eserden başlanılarak diğer eserlerinin izini sürmektir. Doğu ve Batı arasında İslam’ın ardından şimdi de 5 yıllık hapishane döneminde yazdığı notlarından oluşan ‘özgürlüğe kaçışım’ isimli eserini okumak niyetindeyim. Bu eser ayrıca ‘Doğu ve Batı arasında İslam’ eserine seneler sonra yazdığı bir bölümü de içeriyor. Bilgilerinize
Doğu ve Batı Arasında İslam
Doğu ve Batı Arasında İslamAliya İzzetbegoviç · Nehir Yayınları · 20063,530 okunma
·
204 görüntüleme
Balgozlu okurunun profil resmi
Az öz olarak şunu söylemek isterim İslam tarihi ve tarihlere dair eserleri okumada tereddüt eden biriyim ve söylemek acı benim için çünkü okulda da tarih konusunda iyi olmayan biriydim ama din konusunda meylim var İslama dair tarih eserleri okumaya. Şu inceleme yazısının her misrasina inceden inceye papatyalar bırakıyorum beni teşvik ettiği için. 🌼🌙📿 İlhaminiz derya mürekkebiniz bol olsun Hocam..🖋️
TARIK SARI [[ Meftun Muvahhid ]] okurunun profil resmi
Bu insanlara İslamın ne olduğunu nasıl olduğunu öğretmemek için, öğrenmemeleri için, uyanıklık hallerinin devam etmesi için at arabalarının yükleri dolusunca kitaplar yakıldı.. Gerçek olan İslam oradaydı çünkü..Hak davası peşinde koşan Alimleri bir gecede astılar.. Zindanlara attılar türlü işkenceler yaptılar ki gerçek İslam gerçek Tarih anlatılmasın diye.. Şimdi de rütük diye birşey var her şeyi kılıfına uydurup sürüyorlar önümüze. İnsanlarda bak bu böylemiş demekki diyor. Halbuki Allah'ın dininde kabul ettiği gibi birşey yok. Müslüman akıllı olmak zorunda, Araştırmak zorunda ve bunları yaparken de kalbini tamamen Allah'a teslim etmek zorunda ki Rabbim o kalbe aydınlık serinlik ve selamet versin.. Hz. İbrahim'in Rabbini buluşundaki mükemmellik onun kalbinin Allah'ı arayışındaki teslimiyette idi. Ayet-i Kerimede şu şekilde anlatılır.. Gecenin karanlığı O’nu (İbrâhîm’i) kaplayınca O bir yıldız gördü. «Rabbim budur!» dedi. Yıldız batınca «Ben batanları sevmem!» dedi. (Daha sonra) Ay’ı doğarken görünce (yine) «Rabbim budur!” dedi. O da batınca «Rabbim bana doğru yolu göstermezse, elbette yoldan sapanlardan olurum.» dedi. Güneş’i doğarken görünce de «Rabbim budur! Zîrâ bu daha büyük.» dedi. O da batınca dedi ki: «Ey kavmim! Ben sizin (Allâh’a) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım! Benim Rabbim, bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan Allâh’tır! Ben hanîf olarak yüzümü, gökleri ve yeri yaratan Allâh’a çevirdim ve ben müşriklerden değilim...el-En’âm, 76-79 Allah kendi rızası için araştıran araştırdığını en güzel amel ile okuyan ve okuyup öğrendiğini hayatına en güzel şekilde tatbik eden salih/saliha kullarından eylesin.
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.