Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

56 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
Rappacini'nin Kızı ya da 'zehirli aşk'
Uzun yıllar önce ilk kez Edgar Allan Poe'dan okuduğum 'karanlık romantizm' akımından ikinci yazar Hawthorne: soyadını taşıyan akrabalarının da içinde yer aldığı Amerikan tarihinin karanlık bir sayfası nedeniyle hissettiği suçluluk ve lanetlenme duygusu ile edebi tarzını oluşturmuş ve soyadına bir 'w' ekleyerek geçmişine karşı duruşunu belirlemiş. Kitabın orijinalinde yer alıp çevirisinde bulunmayan giriş yazısında hayali bir yazar üzerinden kendini ifşa ettiği mahlasından da anlaşılacağı üzere isimler üzerinden alegoriyi sıkça kullanmış. Çağdaşları Poe ve Balzac'la, hatta Flaubert'le yakın bir edebi dili paylaşıyor yazar Rappacini'nin Kızı'nda. Hikaye pek çok kez filmlere konu olmuş, Octavio Paz'ın tek perdelik dram halinde oyunlaştırdığı metin Meksika'da opera librettosu olarak bestelenip sahnelenmiş. Hikayenin özü, düşsel arka planı ve felsefi önermeleri bu yeniden ele alınmaları tamamıyla hak ediyor. Fakat yazarın mesleki tercihlerinin bu harika senaryonun bir baş yapıta -kendi asıl metni ile- dönüşmesine engel olduğu kanısındayım. İsimler üzerindeki son derece yaratıcı alegorik denemeler anlatının merkezindeki 'çiçeklerin dünyası' için kullanılmamış, dahası yazarın çiçekler hakkında bir araştırma, külliyatlı bir inceleme yapma zahmetine de girişmemiş olduğu izlenimine kapıldım. Bu yüzeysel yaklaşımın tıbbi alanda da devam ettiğini söylemek yanlış olmaz. 'Şeytan'i bir aurayı aşk hikayesi ile harmanlarken 'ayrıntı'ların es geçilmesi kitabın gotik bir macera gibi okunmasına neden oluyor. Kavramsal sekmelerin zor bir gramerle sonuçlandığını çevirenin itirafı ve okumanın zaman zaman güçleşmesinden anlamak mümkün. Yine de eser, yüksek beklentiler olmaksızın okumaya değer.
Rappaccini'nin Kızı
Rappaccini'nin KızıNathaniel Hawthorne · Can Yayınları · 2022359 okunma
··
189 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.