Standard Oil, sadece dünya üzerindeki petrolü çıkarmak ve dünyanın dört bir tarafına sevkederek satmakla meşgul değildir.
Standard Oil aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nin sahip olduğu ticaret filolarının hemen tamamına dilediği zaman hükmedebileceği gibi, dünyada mevcut büyük bankaların birçoğu üzerinde de büyük kudretine dayanarak ticari işlerine devam edebilir.
Bunlardan başka, istihsal ettiği petrolü bir yerden bir başka yere nakletmek için elzem olan pipe-line'ların yapılması için lüzumlu sınai tesislerden olarak demir ve çelik fabrikalarına, demir
madenlerine, demir yolları şebekelerine ve diğer nakliye vasıtalarına maliktir.
Standard Oil'un bu iktisadi ve sınai kudreti, Amerikan dış ticaretini elinde bulundurması, ona, Amerika Birleşik Devletleri'nde
siyasi sahada korkunç bir kuvvet ve kudret vermektedir.
Standard Oil, bu kudretine dayanarak dilediği herhangi bir şahsı Amerika'da politik sahada dilediği yere çıkarabildiği gibi, dilediği insanı da yerinden etmeye kadirdir.
Ve ayrıca, eski ve yeni dünyada intişar eden birçok büyük gazeteler bu tröstün mâli baskısı altındadır ve meşhur adam Rockfeller'in hizmetindedir. Bütün bunlardan ayrı olarak Standard Oil, elindeki geniş imkânlara dayanarak I. ve II. Dünya Harpleri sonunda iktisaden zayıflamış devletlere krediler vermek suretiyle onları baskı altında tutmakta idi.
Ve bu devletler de İktisadi hayatlarında esaslı tesirler icra etmektedir.
Petrol tröstleri böylesine korkunç bir organizasyona dayanan müthiş bir teşkilata sahiptirler. Onlar yalnız mensup oldukları devletlerin değil, büyük ve küçük devletlerin de riyasetlerine nüfuz edebilmekte ve diledikleri siyasetin tatbikini imkân dahiline sokmaktadırlar.
Bu sebeplerden dolayıdır ki, basiret sahibi insanların idare ettikleri hükümetler, petrolcülerle dost geçinmenin zaruretine inanmaktadırlar.
maktadırlar. Ve dünyaya hâkim olan para bir nevi petrolcülerin inhisarındadır.
inhisarındadır.
Sayfa 205 - Truva YayınlarıKitabı okudu
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.