50 yaşındayım 23 senedir evliyim ve malum ikiz annesiyim. Yani her ne kadar 
Yelda Ülker ‘in bu kitapta hitap ettiği kadınlarla tek ortak noktam kadın olmak olsa da gülümseyerek okuduğum bir kitaptan bahsetmek isterim size.Haydi çıkarın topukluları demiş Yelda; ben zaten bel fıtığından dolayı 6-7 senedir topuklu da giyemiyorum yani oradan da kendime pay çıkaramadım amma velakin her ne kadar yazdıklarının hepsi gerçek, hepsi yaşanmış olsa da biliyorum ki bu kitabı yazarken amacı sadece yaşadıklarını herkese anlatmak değildi derdi.Onun derdi ülkede hatta tüm dünyada herhangi bir konuda hassasiyeti olan insanların üzerinden para kazanmaya çalışan şarlatanların ipliğini pazara dökmek. Cidden öyle güzel tespitler yapmış ki maalesef bu tür fırsatçılara kucak dolusu para akıtıyor nereden medet umacağını şaşırmış insanlar. Kısmet açmalar, çakra genişletmeler, aile dizilimleri, kökleri temizlemeler derken bir yandan umutlar bir yandan paralar kucak kucak çöpe gidiyor. Peki tam olarak ne oluyor? Niye özellikle de kadınlar belli bir yaştan sonra okul, iş vs derken sanki yapılacaklar listesinde olmazsa olmaz madde oymuş, sıra ondaymış gibi illa bir evlilik derdine düşüyorlar. Adam gibi adamların suyunu çektiği herkesin iki günlük gönül eğlendirmelerden sonra başka bir çiçekten bal almak için bana müsade dediği günümüzün ilişkilerinde, bir süre sonra küreğin kırılacağını bile bile evlilik sandalına binmekteki bu manasız ısrar niye? Gelin beraber Yelda’ya kulak verelim. Anlatsın da ibreti alem olsun bu yola baş koyacak olan kızlarımıza da. Ben yandım sen yanma demek nasıl da fedakarca bir tavır. Komik ama bir yandan da aslında trajikomik bu kitabı onca badireden sonra sizin bir şeyiniz yok hanımefendi #sadeceevdekalmışsınız lafını duymak istemeyenler mutlaka okuyun. Akıcı ve kolay okunur dili ile keyifli kitaplar arayanlar lütfen buraya baksın. #okuyun #okutun #sağliklavekitaplakalın @ceresyayinlari 
Yelda Ülker
··
196 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.