J. K. Rowling (Robert Galbraith)
Yaklaşık 3-4 defa okudum. Her seferinde beni büyücüler dünyasında fantastik bir yolculuğa çıkararak nefesimi kesmeyi başardı. Harry Potter, Ron, Hermione ve diğer karakterler beni çok etkiliyor. J. K. Rowling'in bu serisine bayılıyorum. Oldukça akıcı ve gerçekçi bir dili var. Evet Hogwarts gerçek olamaz,Harry Potter ve arkadaşları gerçek olamaz, Voldemort gerçek olamaz. Ancak öyle bir anlatılıyor ki tüm bunlar, insan o dünyanın gerçek olmasını umud ediyor içten içe...
SPOİLER VAR
Özellikle Cedric Diggory'nin Üçbüyücü Turnuvası'nda ölmesi beni çok üzüyor. Sanki onunla yeni tanışmış biriyim, çok iyi anlamışız, ama bir anda ölmüş gibi hissediyorum. Her seferinde ağlamadan edemiyorum. Aslında ben duygusal veya sulugöz biri değilim. En acıklı, üzücü şeylerde bile ağlamam. Ama gel gör ki sadece bu kitapta ve sadece Cedric'ib öldüğü kısımda ağlıyorum. Çünkü yazar insanı bu fantastik dünyaya sürüklüyor ve okuyucuyla karakterlerin arasında bir bağ oluşmasını, okuyucunun karakterlere karşı olumlu veya olumsuz duygular hissetmesini sağlıyor. Bu da okuyucuyu her okumada kitaba, karakterlere daha çok bağlanmasını sağlıyor, gittikçe arada kurulan olumlu veya olumsuz bağ güçleniyor.
FİLMİ HAKKINDA
Ben Harry Potter filminin kısa kısa bazı bölümlerine baktım. Ancak okuyacak fırsat bulamayacak zamana gelince filmi izlenmeli diye düşünüyorum. Çünkü kitabı okuduğunuzda hayal gücünüz karakterleri yazarın verdiği desteklerle istediği gibi oluşturuyor. Ancak filmi izlenince bence yine bazı şeyleri hayal edebiliyor olmanıza rağmen bu belirli çizgilerle çevrelenmiş bir alanda gerçekleşiyor. Tavsiyem;önce kitap, seriyi en az 2 defa okuduktan sonra da film.
OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER
