Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

88 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Herkese selamlar #herayikiklasikokuyoruz grubumuz ile Ekim ayının ilk klasik kitabı: Mehmet Rauf kaleminden; 'Ferdâ-yı Garâm' "Aşkın Yarını" kitabı oldu. Kitap ilk olarak Servet-i Fünun dergisinde tefrika yani bölüm bölüm 28 Ağustos 1897 'de başlamış, 30 Ekim 1897 ayında yayınlanması bitmiştir. Mehmet Rauf, Türk edebiyatında psikolojik aşk roman türünün ilk örneklerinden olan "Eylül" isimli romanıyla tanınır. Ferdâ-yı Garâm (Aşkın Yarını), Eylül romanından önce yazdığı roman denemesidir. Kitaba gelecek olursak; Ferda-yı Garam ' hayattan beklediklerini bulamamış, akraba olan iki genç Sermet ve Macit'in küçüklükten başlayan anlaşmazlıklardan aşka dönüşen hikayesini anlatılır. Sermet okuduğu kitapların da etkisiyle yaşadığı dünyaya ve çevresine uyum sağlamakta zorlanmakta, Macit ise babasının memuriyeti nedeniyle ailesinden ayrı kalmanın acısını ve öfkesini amcasının kızı Sermet'ten çıkarmak arzusundadır. Aralarındaki kavga ve didişmeler yerini yavaş yavaş farkına varacakları aşka bırakır. Ve her iki genç birbirlerini sevselerde aşklarının akıbeti konusunda karamsar fikirlere sahiptirler. İlerleyen zamanlarda aşklarının bozulacağı korkusuyla olumsuz düşüncelere kapılırlar ve sandalla denize açıldıkları bir gün bu ızdıraba son vermeye karar verirler... Kitaptan Alıntılar * Aşk insanlığın saadetini üstlenir mi zannediyorsunuz? Bütün bize bu duygu inceliğini veren, bütün hayatımızı acıyla zehirleyen aşktan başka nedir? *Sanki bütün yaşayan insanların, bütün yaşamış ve ölmüş insanların elem yükü hep benim omuzlarımda, hepsini ayrı ayrı çekiyorum. Bir saniye bile benim için bir hayatın azabına yetiyor; Ne ağırlık! *Ah, bir zamanlar ne çabuk memnun olurdum! Her şey benim çin bir saadet sebebi teşkil ederdi. *Sevildiğimizi sanırken bir sabah artık her şeyin bittiğini, doldurduğumuz bu kalpten artık çıkarıldığımızı, unutulduğumuzu hissetmekten başka nemiz kalır. Ah bu Ferdâ! (Yarın, gelecek) sevilip de sevilirken bir gün sevilmemeye mahkumiyet için kalbinde nasıl bir tahammül olmalı? Düşünürken bile mustarip oluyorum. *Bazı zamanlarım olur ki bütün emellerime kavuşmaktan ileri gelen zevklerden mustarip olurum. İsterim ki emellerim benim için imkansız kalsın. Ömrüm bütün bu yakalama arzusunun acılığıyla geçsin. *Ruhumun karanlığına bakıp da benim bile korktuğum anlar oluyor. Öyle anlayamadığım hallerim var ki mümkün değil tasavvur edemezsiniz. *Ben başkalarını hiç saymaya çoktan başladım. Ben ancak kendim için, kendi zevkim, kendi arzum için itina ediyorum.
Ferdâ-yı Garâm
Ferdâ-yı GarâmMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,541 okunma
·
107 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.