2022 Ağustos'unda, ilgilenecek yeni bir okuma materyali ararken Brandon Sanderson'ın "Kralların Yolu" adlı eserine sonunda şans vermeye karar verdim. Bu kitaba bu kadar geç şans vermemin sebebi kitabın benim için ideal olup olmadığı konusunda tereddütlerimin olmasıydı. Fakat arkadaşımın yoğun tavsiyeleri üzerine sonunda kitaba şans vermeye karar verdim. Ve iyi ki de vermişim! Daha ilk sayfalarından itibaren kitap, sarmalayıcı atmosferi ve sürükleyici kurgusuyla beni derinden etkiledi. Öyle ki her bölümün sonunda akıp giden olay örgüsü içerisinde "Acaba sonrasında ne olacak?" sorusunu kendime sormadan edemedim. Kitaptaki karakterler arasında özellikle Kaladin ve Dalinar benim favorilerim oldu. Kaladin'in yaşadığı olayları sanki bizzat yanında yaşıyormuşum gibi hissettim. Onun bölümlerini o kadar sevdim ki bazen geçmişe dönüş yaptığı kısımlarda "Ah keşke şu anki hikayesine devam etse!" diye sitem ettiğimi hatırlıyorum. Dalinar'ın karakter gelişimine tanıklık etmek de ayrı bir keyif kaynağıydı. İçsel mücadelesi ve karakter derinliği oldukça başarılı bir şekilde işlenmişti. Szeth karakterine daha az yer verilmiş olmasına rağmen, onun hikayesi de ilgi çekiciydi. Shallan'ın bölümlerini de beğensem de diğer karakterlere kıyasla onun kısımlarının biraz daha yavaş ilerlediğini düşünüyorum, bu da okuma tempomun biraz düşmesine neden oldu. Ancak Sanderson'ın evren yaratma kabiliyeti ve bu evrenin sistemlerini detaylı bir şekilde işlemesi, kitaba olan hayranlığımı daha da artırdı. Kitabı tekrar gözden geçirdiğimde, bu detayların ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha fark ettim. "Kralların Yolu", okunması gereken sürükleyici bir eser. Kaladin ve Dalinar'ın devam kitaplarındaki maceralarını okumak için sabırsızlanıyorum.

Kralların YoluBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2019500 okunma

·

25 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Atalay Tarı