Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Alıntılar:
"... göz alıcı bir şeydi ama, halis değildi. Görünüş bakımından güzeldi, birçok parlak kabiliyetleri vardı ama ruhu yoksul, kalbi yaratılıştan çoraktı. Gönlünün toprağından kendiliğinden bitmiş hiçbir çiçek açmıyor, hiçbir dal zorlamadan meyve vermiyordu." s.230 "Üşüyorsun, hastasın, aptalsın!" "İspat et!" diye çıkıştım. "Birkaç sözcük yeter bunu ispata: Üşüyorsun, çünkü yalnızsın içinde gömülü duran ateşi hiçbir insan yakınlığı alevlendirmiyor. Hastasın, çünkü duyguların en güzeli, insanoğluna bahşedilen en tatlı en yüce duygu senden uzak duruyor. Aptalsın, çünkü o kadar acı çekerken gene de mutluluğu yanına çağırmaktan kaçınıyorsun, onun seni beklediği yere doğru bir tek adım atmaya bile yanaşmıyorsun." s.244 En sonunda: "Efendim," dedim, "bir sürgünün huzuru, bir günahkârın tövbe getirmesi hiçbir zaman başka bir insana bağlı olmamalıdır, çünkü insan denilen şey ölümlüdür. Sonra, filozofların bile yanlış düşündüğü, dindarların kötülük yaptığı da görülmüştür. Bir insan, ruhunun selameti için asla başka bir insanoğluna güvenmemelidir. Dünyada hata işleyip ıstırap çekenler doğru yola dönmek için kuvvet, acılarını giderebilmek için şifa arıyorlarsa gözlerini daha yükseklere çevirmelidir." s.270 - Jane Eyre "Evet, birçok kişiler ruh cömertliği gibi duyguları önemsemezler; bunu bilirim: İşte, karşımda bu duyguları eksik olan iki benlik vardı. Bu eksiklik yüzünden birisi dayanılmayacak kadar buruk, öbürü de tiksindirici bir şekilde tatsız olup çıkmıştı. Akılsız salt duygu gerçi pek lezzetsiz bir şaraba benzer ama, duygunun yumuşatamadığı salt akıl da insanın boğazından geçmeyecek kadar acı, buruk bir acıdır." s.292 - Jane Eyre "Geçmişin sayfasında yazılan hikaye öylesine harikulade tatlı, öylesine hüzünlüydü ki tek bir satırını okumak cesaretimi kırıp beni güçten düşürmeye yeterdi. Geleceğin sayfası korkunç bir boşluktan ibaretti; yeryüzünùn tufandan sonraki hali gibi bir şey." s.396 - Jane Eyre "Yalnız bence, insanlara yararı dokunan hiçbir iş onu yapanı küçük düşürmez hatta bence işlenen toprak ne kadar çorak, elde edilen ürün ne kadar azsa işleyene düşen şeref o kadar büyüktür." s.435 - John Rivers "Bir insanın kendi yaradılışının eğilimlerine karşı koyabilmesi güç bir iştir" dedi. "Ama, mümkün: kendimden biliyorum bunu. Tanrı bize, bir dereceye kadar, kendi kaderimizi tayin etme gücünü vermiş. Bazen canımız bize yasak olan bir besini çeker, ayaklarımız bizi yanlış yollara sürüklemeye çalışır. Böyle zamanlarda ne ruhumuzu perhize koymaya hacet var, ne de hareketsiz kalmaya. Yapacağımız iş ruhumuza başka türlü bir besin bulmaktır: yasak olan meyve kadar doyurucu ama, daha temiz, daha yararlı bir şey. Ayaklarımızı daha doğru bir yola çevirmeliyiz; öteki yoldan daha çetin bile olsa aynı derecede geniş, oyalayıcı bir yol bulunabilir." s.443 - John Rivers
·
561 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.