Unutma Bahçesi'ni Latife Tekin'in Sevgili Arsız Ölüm adlı kitabının oyununu izledikten sonra ( Nezaket Erden oynuyor izlemenizi tavsiye ederim) yazarı merak etmem üzerine kitapçıda kitaplarını karıştırırken tanıtım metninde ilgimi çekmesi üzerine aldım. Öncelikle kitabın dili alışıldık değil, Latife Tekin'in üslubu sanıyorum ki onu diğer edebiyat yazarlarından ayrı bir yere konumlandırıyor. Kitapta zaman zaman sıkıldım dağıldığım yerler olmadı değil ancak bu tamamen yazarın diline alışkın olmamla ilgiliydi. Çünkü kitap belli olaylar çevresinde ilerlemiyor, başlıca bir kurgusu yok. Daha çok düşünmeye iten bir kitap, felsefik bile diyebilirim. Bilinçli olarak unutmanın mümkün olup olmadığına bir grup insanın bir adada bu amaçla ile toplanması çevresinde düşündürüyor kitap. Kahramanlarımızdan Tebessüm'ün aracılığı ile olaylara dahil oluyor diğer kahramanlar ile unutmak üzerine düşünüyoruz. Unutma Bahçesi'nin kurucusu diyebileceğimiz Şeref; unutulabilecek hafiflikte şeyler yaşamak istediğini söylüyor. Sahi hayatı her şeyi unutabilecek hafiflikte yaşamak, hayatı daha kolay kılsa da anlamlı kılar mı diye düşünmedim değil. Hayat dediğimiz hatırladıklarımız mıdır ? Hiçbir şey hatırlamasaydık yaşadık diyebilir miydik ? Ben hayatın hatırladıklarımızdan ibaret olduğunu düşünenlerdenim. Peki neyi hatırlayabileceğimizi seçmemiz mümkün mü ? Unutmak değil belki ama hatırlamamanın mümkün olduğuna da inanıyorum. Kitabı okurken işte tam da böyle unutmak, hatırlamak, hayatın anlamı üzerine düşündüm. Düşündükçe de üzerine notlar aldım. Düzenli bir olay örgüsünde kaybolayım diyorsanız ne yazık ki roman bu isteğinizi karşılayacak nitelikte değil çünkü kurgu olarak bir dağınıklık var eserde ama düşünmek, kendi içinize çekilmek istiyorsanız kitap bunun için ideal bir seçim.

Unutma BahçesiLatife Tekin · Can Yayınları · 2019632 okunma

·

56 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Eftelya Özge Cora