Merhaba. Bu ayın bir diğer okuduğum eseri Güray Süngü'den Büyük Irmaklardan Bile oldu. Kitap herkesin bildiği Habil'in, Kabil tarafından öldürülüş hikâyesini üç masalda bünyesinde anlatıyor. Sadece üçüncü masalda bir farklılık oluyor masum-zalim, zalim-masum yer değiştiriyor. Son masal, bildiğimiz masaldan farklı bir boyuta veriliyor. Asıl hikâyemiz ise Serizman ırmağı yakınında huzurla, birlik ve beraberlik içinde bir yaşam süren halk, savaştan kaçanların sığınmak için gelmesiyle değişime uğrar. Yüksek Ülke denilen Sivri adamların da olaya dahil olmasıyla da işler çığırından çıkar. Sivri adamların, şüphe ve kıskançlık tohumlarını ekerek kendilerine bağımlı hale getirmek istemesiyle yeni bir savaşın eşiğine getiriyor Ada sahiplerini. Yine anlamlı ve etkili üslubuyla akıcı bir eser okuduk. Devamı gelecek elbette. #kitapalalıntıları ~Dünya ne edersen o şeyin edildiği yere dönüşürmüş ya. Çileye durursan mahpushaneymiş, güler oynarsan oyun eğlence yeri ama dönüşebilirmiş de çöplüğe ona öyle davranırsan. Ya da eğersen boynunu teslim olup, secdeye varırsan, mescide dönermiş. ~Elde avuçta varı bilmeyen elde avuçta yoku ne bilsin. ~Dünya bilinir ya kimine cennet, kimine cehennem. ~Savaşı da siz satıyorsunuz, barışı da, o an hangisi daha çok ediyorsa... ~“Kıyıcılık geldi mi, en yakınından başlarsın kesmeye. Etme. Bırak elindekini...” ~Bir varmış iki yokmuş. Sonra rab bir daha yaratınca iki olmuş. İki olunca iki biri bilmez olmuş. Bu masal odur. Otur da dinle. Masal bitince sende ne kalırsa masalın anlattığı odur. ~Dünyada zalim diye biri yokmuş, zulüm diye bir şey varmış. Anlamışlar kargalar zulmü işleyenin zalim olduğunu. Akın bir eyleyişle bile birden karardığını. Ama şükür ki, karanın bile bir eyleyişle aka döndüğünü. ~Herkes biliyormuş, zaten herkes bilirmiş, zaten herkes bilir de kimse bir şey yapmazmış, bu yüzden hiç değişmezmiş, hep olurmuş olacak olan. ~Garibanın hakkını kim savunur? Hakkın savunmaya ihtiyacı mı olur, haktır o zaten. ~ah ah ah dünya böyle ne yana dönüyor? Yana yana dönüyor, yan yan gidiyor. ~Kin çok kötü. İnsanı yiyor içerden. Kurutuyor. Toprağı dikine saplanmış köksüz çalı gibi kalıyor insan. ~İçin sözü dışa geçmezse, dışın sözü içe geçerdi.

Büyük Irmaklardan BileGüray Süngü · Ketebe Yayınları · 2022309 okunma

·

98 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sessiz Okur