Yaratılış SırrıYaratılış Sırrı,kurgu ve gerçekçilik yöntemi kullanılarak hibrit bir teknikle yazılmış içinde inançlarla ilgili önemli ipuçlarının olduğu bir polisiye tarzinda bir eserdir.,Akıcı bir üslup kullanılmıştır. Kadim inançlara ait metaforlar içermesi nedeniyle eserin merak uyandırıcı olduğunu söyleyebilirim. Eserin büyük bir kısmının Göbeklitepe ile ilgili olması ve Kadim inançların toprakları olan Urfa'da geçmesi okuma heyecanını canlı tutuyor. Göbeklitepe ile ilgili bizleri araştırmaya sevk ediyor.Arkeoloji ve dinler antropolijinin çok maliyetli ve emek isteyen bilim dalları olduğunu bu kitapta daha iyi anlıyoruz.
Dinlerin kaynağını ve yaratılış teorisini sorgulamamıza neden olan bölümleri okumak oldukça heyecanlı.Insanoglu, arkeoloji biliminin ilerleyişi ile birlikte kabul görmüş tarih ve dini yerleşik bilgileri sorgulayacak ve bazı bilgileri değiştirmek zorunda kalacağı aşikardır.ilkel topluluklarının kurban rituellerinin vahşiliği ,işkence yöntemlerindeki akıl almaz canilikler kanımızı donduruyor,peki uygar topluluklar çok mu farklı?Görüyoruz ,yaşıyoruz pek bir şey değişmediğinin farkındayız.Eserin en dikkat çekici kısmı bana göre Yezidiler,tarih boyunca katliama uğramış, dışlanmış ve dünya yüzeyinde küçük bir topluluk olan Yezidiler (Ezidiler) tüm yaratılış sırlarına hakim olmaları Mushafı Reş'te(Kara Kitap) tüm sırların gizlenmiş olduğu iddiası okuma merakını artırıyor.
Dünya nüfusunun yarısı inandigi İbrahimi dinlerin (Hristiyanlık İslamiyet Yahudilik) kaynağını sorgulatmamıza yol açıyor.Kurban ritueli ,birbirinden bağımsız ve uzak topluluklarda benzer olması çok dikkat çekicidir.Tanrilara insanın özellikle çocukların kurban edilmesi,vahşi yöntemlerle kurban rituelinin huşu içerisinde yerine getirilmesi bir hayli şaşırtıcı.
Peygamberlerin atasi kabul edilen Hz.Ibrahim'in insanı kurban etme geleneğine keskin bir şekilde son vermesi ademoglunun hoşnutluğunu artırmıştır. İbrahimi dinler insanlığı paganizmden kısmen kurtarmıştır.Putperestligi ve çok tanrılı inanç anlayışını değiştirmiş, insan neslini kurban etmekten kurtarmıştır. Ancak insanın genlerinde olan öldürmeyi ve yok etmeyi engelleyememistir.İlkel toplumların inşa ettiği taş yapılar kutsal mabet olarak kabul görmüstür.Günümüzde dünyanın taş yapılar kutsal mabet işlevini yerine getirmektedir.Tarihi kaynaklar ve arkeolojik bulgular dünyanın farklı bölgelerindeki insanların dini anlayışları birbirine benzediğini gösteriyor.Tanrilara adanan kurbanlar,Tanrıların gazabından korkma,inşa edilen taş mabetlerin kutsallığı vb. Göbeklitepe'nin keşfi dinler için tarihi ve teolojik sorgulamalara neden olmuştur.Ibrahimi dinlere göre Hz.Adem yaklaşık 6 bin yıl önce yaşamıştır.Gobeklitepe 12 bin yıl öncesine işaret ediyor.İbrahimi dinler insanoğluna barış ve huzuru getiremedi tıpkı insan kaynaklı olduğunu kabul ettiğimiz (Hinduizm,Budizm,Şintoizm,Taoizm vb)diger tüm dinler gibi.
Gezegende insanoğluna ait ne çok sır varmış Benjamin Fraklin ,Heilfire Kulübü, dünya için tasarladiklari katliamlar,masonlar tarikatı dünyayı yöneten yedi Yahudi ailesi hepsi gizemini koruyor.Bizim gördüklerimiz, bildiklerimiz buz dağının görünen yüzü olduğunu düşünüyorum, evrende bizim dışımızdaki varlıklarla kurulan iletisimler , büyücülük hepsi gizemini koruyor.Komplo Teorisi mi?Bence değil. Kadim inançlar insanoğlunun kaderini yönetiyor. Yahudilerin Arzı Mevdud (Tanri tarafından kendilerine vadedilen topraklar) için bitmeyen isyanları, savaşları, katliamları buna en açık örnektir.
Eserde ,İslam ile ilgili verilen bilgilerin çoğu İslam teolojisine uygun olsa da Alevilik ile ilgili bilgiler İslam teolijisine aykırılık arz ediyor.Alevilik;Yezidilik gibi kökeni Sümer ve Asur topluluklarina dayanan bir dini anlayış değildir.Alevilik İslamiyetin içerisinde yer alan bir dini anlayıştır.Peygamberimizin vefatından sonra Hz.Ali'nin hilafetiyle ilgili tartışmalarla ortaya çıkmış bir siyasi İslami mezheptir.Aleviyyun(Arapça'da Ali'yi sevenler,Aliye taraftar olanlar) kelimesi olarak kullanılır.Alevilik Dini anlayışı İslam coğrafyasında ortaya çıkmıştır.Kadim inançlarla bağlantısı bulunmuyor.Göbeklitepe nin sırlarına Alevilerin de sahip olduğunu yazarın belirtmesi mezhepler tarihine aykırı bir düşüncedir.Ülkemizdeki alevilik veya kızılbaşlılık Anadolu ,orta Asya Türk gelenekleriyle ve kültürüyle yoğrulmuş dini bir anlayıştır.
Yarsanizm , mezhepler tarihinde böyle bir kavram ile hiç karşılaşmadım. Sanırsam yazar bu konuda yeterli arastirma yapmamış.
Yezidilik (Ezidiler) ile ilgili mezhepler tarihi çok bilgi vermiyor.Daha çok sapkın bir dini anlayıştır diye bize anlatılıyor.Hem sunniler hem de Şiiler bu kesimi sevmezler.Ama araştırmalar Yezidiligin kökenlerinin Sümer ve Asurlara dayandiklarini bizlere gösteriyor.
Yazarın Türk-Kürt Irkçılığıni dillendirmesi emperyalist devletlerin eğitimiyle yetişmesinin bir yansıması olduğunu düşünüyorum.Kitap sürükleyici hizlı okunuyor.Iyi okumalar...
