Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

80 syf.
7/10 puan verdi
Benim kitap seçimlerim rastgele olur. Bu rastgelelik asla “değersiz” anlamı taşımaz. Her şeyden önce, herhangi birinden aldığım tavsiyeler yön verir. Onun dışında, kütüphanede gözüme ilk çarpan kitabı aldığım da olmuştur. İnsanların kitaplıklarında görüp ödünç almak, yazın köyde kaldığım üç ay boyunca teyzemin kitaplığında ne varsa onları okumak da bu rastgeleliğin bir parçasıdır. Ara sıra bir kitaptan başka bir kitabı okuma hedefi edindiğim de olur. Bu kitap da örneklerden biridir. Dergilere yazı gönderiyorum. Bu sebeple Instagram’da takip ettiğim dergiler var. Onlardan bir tanesi, dergiyi İstanbul’daki belli başlı kitap kafelere, sahaflara bırakacak bir gönüllü aradıklarına dair hikaye paylaştı. Postacı gibi dergi dağıtma fikri çok hoşuma gitti, hemen atladım. Kadıköy sınırları içerisinde 6-7 mekanlık bir liste verdiler bana. Dergileri kargoladılar. Açıkçası bana da bir tane göndereceklerini tahmin ediyordum. Paketi açtığımda en üstte duran bu kitap ise tamamen sürpriz oldu. İç kapağında yazan “Sevgili H.C.B. Teşekkür Ederiz E. Dergi” notu beni çok mutlu etti. Biraz kitaba dair yazmam gerekirse; Vadideki Zambak’la birlikte ikinci Balzac kitabım. Orada da beni rahatsız eden bir şey vardı, bu kitapta da aynısını hissettim. Sanırım ben malikanelerde(?) geçen hikayelerden bir nebze soğuyorum. Ya da bu 1700-1900 arası Fransız yaşantısıyla bir derdim var. Henüz yeterli veri yok elimde; o yüzden ancak minik huzursuzluk belirtilerini dile getirmekle yetiniyorum. Mesele kişisel tarihime not düşmek. Yukarıda bahsettiğim hisse gıcık olmuş bir halde kitabı okurken, birkaç yerde o kadar güzel ve güçlü benzetmelere denk geldim ki; hikayelerinin geçtiği ortam ve zamandan bağımsız Balzac yine de çok kaliteli yazar dedim içimden. Kitap, özellikle bir adamın yaşam hikayesi üzerine olduğu, bu adam da yine benim seveceğim türden bir yaşantı içinde bulunduğu için ayrıca beğenimi kazandı. Kitaptaki diğer karakterler İnsanlık Komedyası’nın kalanını okumuş olsam daha çok anlam kazanır mıydı bilmiyorum. Aslında o karakterlerin anlam kazanmasına gerek yok. Mesele Gobseck Baba ve kendi başına yetiyor. İsmi geçen bazı kişiler, bu kadat kısa bir roman için gereksiz kalabalık yaptılar gibi hissettim. İnsanlık Komedyası’na hakim olmak belki bu hissi ortadan kaldırırdı ama dediğim gibi önemli bir konu değil.
Tefeci Gobseck
Tefeci GobseckHonore de Balzac · Can Yayınları · 2021490 okunma
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.