Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Dini gereksinimlerin kaynağı olan sonsuzluk duygusunu kabul etmek doğru değildir. Bir duygu enerji kaynağına ancak kendisi de daha büyük bir gereksinimini ifadesiyle gelebilir. Din bir teselli arayışıdır. Dini gereksinimler, çocuğun çaresizlik duygusundan kaynaklanan baba özleminden doğar. Tanrı, insanın gözünde yüce bir baba figürüdür. Bir tek böyle bir baba evlatlarının ihtiyaçlarını bilebilir, onların dualarıyla yumuşar, pişmanlıklarıyla sakinleşir. Tüm bunlar o denli çocuksu ve gerçeklikten uzaktır ki insan ırkının samimi dostlarına acı verir. Din, mutluluğa ulaşmak ve acı çekmeye karşı bağışıklık kazanma yollarının hepsinin önünü tıkayarak uyum sağlamayı güçleştirir ve cinsel tatmini dolayısıyla mutluluğu engeller. İnanç sahibi olanlar Tanrı'nın anlaşılmaz yoluna sapmaya kendilerini mecbur hissettiklerinden, acılarından kurtulmanın tek yolunu boyun eğmek olduğunu kabul etmekten başka çare olmadığını düşünürler. Böyle insanlar dinin yükümlülüklerini yerine getirmedikçe kendilerini suçlu hissederler. Kendilerini günahkar olarak en fazla suçlayanlar işte bu ermişlik yoluna sapmış olanlardır. Bu demek oluyor ki erdem, ona söz verilmiş haklarının yenildiğini görüyor, itaatkar ve kanaatkar ego, akıl hocasının yani süperegonun güvenini sağlanamıyor ve onu geri kazanmak için boşuna çaba sarf ediyor. Günahlarını keşfeden insan; vicdanının standartlarını yükseltir, kendine kısıtlamalar getirir ve kefaret ödeyerek kendini cezalandırır. Böylece mutlu olma olasılığımız ta baştan beri yaptığımız kısıtlamalara en aza indirgenir. Mutsuz olmak ise çok kolay. Oysa sakinleştiriciler (uyuşturucu madde vb.) sayesinde gerçeklikten kaçabileceğimizi ve daha iyi şartlar barındıran kendi dünyamıza sığınabileceğimizi biliyoruz. Eğer mutlu olmak istiyorsak yaşamımızı alt üst eden her şeyle bağımızı koparmalıyız. Libidonun yer değiştirmelerinden yararlanmalı, acıya kulak aşmamalıdır ve pozitif mutluluğu gerçekleştirmek için ilkel ve arzulu yönteme sıkıca tutunmalıyız. Psikanalize göre kesin olan tek şey duygusal estetiğin cinsel durumlardan türemesidir. Amacı ise tipik bastırılmış eğilimdir. Cinsi sapık dürtülerin dayanılmazlığı, yasak olanların cazip olmasından kaynaklanır. İçgüdüden tatmini esirgemek ekonomik olarak telafi edilmezse ciddi zararlar verebilir. Not: Asla böyle düşünmüyorum.
Uygarlığın Huzursuzluğu
Uygarlığın HuzursuzluğuSigmund Freud · Cem Yayınevi · 20183,056 okunma
··
1 artı 1'leme
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.