Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yılmaz Güney/Kürt İdris/Dündar Kılıç ne hikaye ama
"Yılmaz Güney, Şöhretler'e gelir, kumar oynardı. Feci kumarbazdı. Şöhretler'de üttü müydü parayı, tutar garsonlara dağıtırdı. Ne yapılacağı önceden kestirilemezdi. Şöhretler'in patronu Kürt İdris. Yılmaz'ın bu halleri İdris Ağa'nın dikkatini çekiyor. Onun kim olduğunu bir türlü hatırlayamıyor. 'Ben bu adamı nereden tanıyorum?' diyor gece uyurken, gözüne uyku girmiyor. 'Bir kere de gelip kendini bana tanıtmıyor adam', diyerek sinirleniyor. Uykusu kaçıyor, Şöhretler'e telefon açıyor. Müdüre, 'Bu her gün gelen, sessiz, kara yağız delikanlı kim? Ben onu bir yerden tanıyorum ama çıkaramıyorum. Ruhuma keder geldi' diyor. Müdür, 'Ağam o Yılmaz Güney'dir' deyince Kürt İdris çok heyecanlanıyor. 'Amanıın o bizim canımız ciğerimiz' diyor. Emir veriyor müdürüne, 'Bir daha geldiğinde onu derhal müdüriyete getirin' diyor. Ertesi gün görüyor Yılmaz'ı. 'Kardaşım, sen niye böyle ediyorsun. Biz kardaşız. Sen niye kendini tanıtmıyorsun?" diye tatlı sert konuşuyor. Yılmaz Güney de 'Sevmem İdris Ağa ben öyle övünmeyi diyor. Kucaklaşıyorlar.. Çok iyi dost oluyorlar. O sıralarda Hasan Heybetli de Beyoğlu'nda Mis Sokak'ta bir apartmanın birinci katında kumarhane İşletiyor. Yılmaz Güney, oraya da gidiyor. Hasan Heybetli'ye 10 milyon lira borçlanıyor. Çevirdiği filmden aldığı para 50 bin lira! 10 milyonu ödemesi imkânsız. Kumar borcu da namus borcu! Kürt İdris bu olayı duyuyor. Yılmaz Güney'den habersiz Hasan Ağa'ya telefon açıyor, 'Sen mi gelirsin, ben mi geleyim?" diyor. Hasan Ağa da, 'Ağabey sen bizim büyüğümüzsün, ben gelirim' diyor. Kürt Idris, Hasan Heybetli'ye 'Benim Kumburgaz'da denizin kenarında arsam var, imarlı. Ben onu sana vereyim, Yılmaz Güney'in borcunu sil' diyor. Bunu kim kime yapar? Yılmaz bunu bana cezaevinde anlattı. Ağladım dinlerken, Delikanlılık, kabadayılık budur! Varıyorlar bakıyorlar Kumburgaz'a. Hasan Ağa arsayı beğeniyor, teklifi kabul ediyor. Yılmaz Güney de o sırada olaydan habersiz. Bütün gücüyle para bulmaya çalışıyor. Çiçek Bar'ın sahibi Arif Keskiner'in kardeşi Abdurrahman Keskiner ile dört filmlik bir film anlaşması yapıyor, 200 bin lira alıyor. Geliyor Heybetli'nin kumarhanesine. "Hasan Ağa, al bu 200 bin lirayı benim borcumdan düş' diyor. Heybetli de, 'Senin borcun yok. İdris Ağa senin borcunu sıfırladı' deyince Yılmaz Güney oturuyor bir sandalyeye, hüngür hüngür ağlıyor. Dündar Kılıçda çok severdi Yılmaz Güney'i, Yılmaz, Beyoğlu'nda korunun kollanan bir insandı"
Berken DönerKitabı okudu
·
372 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.