Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

368 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Sorgulanmamış hayat, yaşamaya değmez...
Öncelikle kitap ile ilgili bir söz yazmadan Albert Einstein'ının bir sözü ile başlamak istiyorum. Albert Einstein: "Evrende en büyük ziyan, sorgulama yeteneğini yitirmiş bir beyindir." İnsan var olduğu günden bugüne sürekli olarak büyük savaşlar, salgın hastalıklar, yıkımlardan geçerek bu günlere gelmiştir. Ebetteki bu süreçlerde insan kendisin sürekli bir boşlukta hissedip bir Tanrı arayışına girmiştir. Bu Tanrı arayışı her birey, aile ve toplum göre değişiklik göstermiştir. Bu birey, aile ve toplumun kendine özgü inandığı bir anlayışı başka bir birey, aile ve topluma dayatma yoluyla özellikle kılıç zoruyla yaptırması insanlık için dehşet verici bir durumdur. Şimdi kitabın EN CAN ALICI noktasına değinmek istiyorum: "Kendi doğrularımızı, insanlığın evrensel doğrularıyla yenilmek yerine, oldukları gibi yücelttik ve dayattık. Toprağı kutsadık. Ama üstünde yaşayan insanların hak ve özgürlüklerine değer vermedik. Medenileşmemizi zorlaştıran bu kültüre kendimizi hapsettik ve sürekli fetihlerle, savaşlarla övünen militarist bir kültüre teslim olduk. Bu kültürel değişimle birlikte SORGULAYICILIK yerine kader'i, rıza'yı, tevekkül'ü, şükür'ü, iman'ı yücelten bir kültür alanına geçmiştik. Bunun yaratıcılığımız, sorgulamalarımız, itirazımız, hak talep etme, bilincimiz, FELSEFE ve BİLİM geliştirme, DEMOKRASİ ve ADALET üretme potansiyelimizi ne denli OLUMSUZ işlev göreceği, nitekim gördüğü açıktır. Aynı şekilde insanları inançlarına göre "KAFİR" ve MÜMİN" diye ayırarak, bunların ne bu dünyada ne "öteki dünyada" eşit sayılmayacağını meşru kılan bir kültür alanına geçmiştik. Dahası fetih, cihat, gaza gibi kavramların yüceltildiği bir dünyaya taşındık ki bunların siyasal hayatımızda hakimiyet savaşlarını ve başkalarının asimilasyonunu yücelten pratiklerin süreğenleştirilmesi kaçınılmazdı; nitekim getirdiği de açıktı. Bunun insan eksenli bir evrenselleşmeyi nasıl tahrip edeceği, ettiği açıktır." İnsanlık bu kadar badireler atlatıp 21. yüzyıla gelmiştir. 21. yüzyılda insanın bilimsel olarak geldiği aşama, bilimde devrimlerin yaşandığı, yapay zekanın zirve yaptığı ve her gün yeni bir bilimsel devinimin yaşandığı çağdayız. İnsanın kendisinden bir nesil öncesinde inandığı farklı bir "dini" inanışı ya da bir "Tanrı" inanışını mutlaka sorgulayıp, okuyup, gerçek metinler inceleyip sonucunda sorguladığını bilimle karşılaştırıp ona göre kendine yön tayin etmelidir. Ne olursa olsun insan kendisine Tanrı olarak bir "ördek" dahi seçmiş olsa dahi bunu sorgulamalıdır. Albert Einstein: "Evrende en büyük ziyan, sorgulama yeteneğini yitirmiş bir beyindir." Sokrates'in söylediği gibi: “Sorgulanmamış hayat, yaşamaya değmez!” Akıl ve bilimle kalın. ! ! !
Nasıl Müslüman Olduk
Nasıl Müslüman OldukErdoğan Aydın · Literatür Yayıncılık · 2021317 okunma
·
1 artı 1'leme
·
130 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.