Gönderi

120 syf.
8/10 puan verdi
aşkın dili, sözle ifade edilemeyen, sözcüklere dökülemeyen...
Elizabeth Smart
Elizabeth Smart
ın şair George Barker'la olan yoğun aşkını anlatan tutkulu kurgusal anlatımı, Angela Carter tarafından da 'Yıldırım tarafından patlatılan Madame Bovary gibi… Bir başyapıt' olarak tanımlanmaktadır. Bir gün Londra'daki bir kitapçıda gezinirken Elizabeth Smart, George Barker'ın ince bir şiir kitabına rastladı ve basılı kitaplar aracılığıyla ona tutkuyla aşık oldu. Sonunda doğrudan iletişim kurdular ve Barker'ın yoksul koşullarının bir sonucu olarak Elizabeth Smart, hem kendisini hem de karısını öğretmenlik yaptığı Japonya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne katılmak üzere getirmiş. Böylece zamanımızın en olağanüstü, en yoğun ve en trajik aşk maceralarından biri başlamış. Hiç evlenmemişler ama Elizabeth, George Barker'dan dört çocuk sahibi olmuş ve ilişkileri, bir aşk ilişkisinin şimdiye kadar yazılmış en dokunaklı ve acil tarihçelerinden biri olan 'Büyük Merkez İstasyon Tarafından Oturdum ve Ağladım' için tutkulu bir ilham kaynağı haline gelmiş. Böylece Smart, çağrıştırıcı bir dille, şair George Barker'la olan aşk ilişkisini, tutkusunun trajedisini ele alan büyük bir ihtişamla anlatır; Barker'ın karısının acısı; aşıkların hamile kaldığı çocuklar ve aşkları... Elizabeth Smart yalnız bu meseleyi halletmekle kalmıyor, özel olanla sıradan olanın karşıtlığını konusuna katarak işi tam bir sanatsal şölene dönüştürüyor. Kitabın büyük bir şansı da bir öyküsünün olması. Bir rapsodi, bir ağıt olduğu kadar, olay akışı aşk üçgeninin üç kenarının dışına çıkmadığı ve bu akışı anlatıcının rapsodi ve ağıt söyleminden kendimiz anlamak durumunda olduğumuz halde, her şeyiyle de bir roman ki ince bir ip gibi, ama bu ip kitaptaki bütün ruh durumlarını ve imgeleri birbirine bağlayacak kadar da sağlam...
Merkez İstasyonunda Oturup Ağladım
Merkez İstasyonunda Oturup AğladımElizabeth Smart · Sözcükler Yayınları · 201949 okunma
·
2 artı 1'leme
·
130 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.