Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

432 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
John Katzenbach'ın "Ölü Öğrenci" adlı son yapıtı kesinlikle yazarın en iyi eserlerinden birisi. Bu yazardan sıkılamıyorum bir türlü. Nedir diye düşünüyorum, ama daha önceki kitaplarında söylediğim şeylerden farklı bir şey yok; yazar psikolojik gerilim kitapları yazıyor, bu kitaplar ağır ağır akan, gerilim klişelerini kullansa bile bu klişeleri kendi araçlarıyla kotaran, yani kendi tarzında bu klişeleri çok iyi yerleştirerek her kitabında aşina olduğumuz bir gerilim, karanlık, karamsar bir atmosfer yaratmayı becerebilen bir yazar, ve yazarın kimlik meselesine olan takıntısı kadar aslında bütün kötülük ve karamsarlığın ortasında insanın temelde iyiliğine, güzelliğine duyulan inancı yansıtması anlamında da ona sevgi duyuyorum. Tek istisnası Kızıl 1-2-3 adlı yarım bıraktığım eseriydi. Sıradaki Sensin adlı kitabı Dodi'yi kaybetmem esnasında okuyordum o yüzden yazarın başyapıtı Psikoanalist'ten dahi iyi bulsam da his olarak tam kavrayamamış olabilirim. Şizofren'i belki 15 kez okumaya başlamış ve 20 sayfa sonra bırakmışımdır, okuyunca beklediğimden çok daha iyi, oldukça güzel bir eser olduğunu gördüm, ve Francis Petrel'i hâlâ düşünürüm.. Ölü Öğrenci ve Profesör aksiyon anlamında yazarın en önde giden eserleri gibi görünüyor. Tabu'da da bir anlamda belgesel tadı da verebilen bir gerilim hikâyesi vardı. Bütün bu kitaplar arasında en iyisi hangisidir diye düşününce aslında Psikoanalist'i söylemem lâzım, ama Sıradaki Sensin, Psikoanalist'ten daha iyi bir eser. Katzenbach'ın karakterleri karanlık bir dünyada var olmaya çalışan, kimlik dertleri olan, değişmeye zorlanan, yüzleşmeye zorlanan veya değişmeyi kendileri isteyen insanlar. Bu karakterler başka birisine dönüşme sürecini yaşıyorlar, başlarına gelen olaylar onlara bunu yaşatıyor, ama başkalarına dönüşme süreçleri bir anlamda gerçek kimlikleriyle yüzleşme süreçleri oluyor. Örneğin Ölü Öğrenci'de Moth alkol bağımlılığı ile yüzleşmek için ölümle yüzleşiyor. Profesör'de kimliğini sağlık sebebiyle yitiren profesörümüz de buna benzer birşey yaşıyor. Psikoanalist'te psikanalistimiz bütün kitaplar içerisinde en ilginç yolculuğu yaşayarak başka bir kimlik inşa ederek onunla yaşıyor ve kendini suçla tanıyordu. Zaten suç, Katzenbach karakterleri için kaçınılmaz bir yüzleşme aracı... ya tanık oluyorlar, ya suç işliyorlar, ya bir suça alet oluyorlar, ama ne olursa olsun suç bu karakterleri değiştiriyor. Bu tema bir çok polisiye yazarın teması olabilir..ama benim okuduklarım içerisinde yalnızca Katzenbach'ın tarzı beni çekiyor ve onun es geçilen bir yazar olduğunu düşünmeden edemiyorum. Henning Mankell okumam lâzım ki bu düşüncem değişecek mi görebileyim... Katzenbach'ın eserlerinin şiddet anlamında kısıtlı eserler olduğu söylenebilir. Yazar en korkutucu sahnelerde bile fiziksel tasvirleri büyük oranda es geçiyor. Profesör kitabında ya da Ölü Öğrenci'de tecavüz sahneleri anlatılmıyor örneğin, geçiliyor. Yazar bir çok polisiye yazarın kalemini konuşturduğu bu tür olayları anlatmak yerine kişilerin psikolojik gerilimlerini, korkularını anlatarak kaleminin gücünü burada göstermeye çalışıyor ve çoğunlukla bunu başarıyor. Yine de aksiyonu bol kitapları sevenler için durgun kitaplar olduğunu söyleyebilirim bu kitapların. Katzenbach mutlaka okunmayı hak eden bir yazar.
The Dead Student
The Dead StudentJohn Katzenbach · İnternationally · 20151 okunma
··
17 görüntüleme
Anıl Y. okurunun profil resmi
Hocam yaptığınız bu inceleme ile yazarın diğer ve sizi etkileyen kitapların karşılaştırması çok hoş ve bilgilendirici olmuş. Profesör incelemeniz sayesinde okumak istediğim bir yazardı bu inceleme ile kesinlikle okunmalı. Hangi kitabıyla başlanmasını tavsiye edersiniz? Çok teşekkürler.
Cem okurunun profil resmi
Ben de teşekkür ederim Anıl. Mutlaka tek bir kitap okuyacaksan o kitap bence Psikoanalist olmalı. Psikoanalist en sevdiğim 20 kitaba alacağım bir roman. Sıralamam şöyle olabilir: 1- Psikoanalist 2- Sıradaki Sensin /The Dead Student 3- Şizofren 4- Profesör 5-Tabu (Fransızlar dizisini yapmışlar) 6-Kızıl 1-2-3 (bunu yarım bıraktım). The Dead Student türkçeye çevirlmedi; koridor yayınları'na yazdım, galiba the traveler adlı eserini çevirecekler, ama bu kitabı övdüm, belki bu kitabı öne alırlar, ama çevrilse de bir seneden önce olması imkânsız gibi. Açıkçası ben artık diğer eserlerini de ingilizce okuyacağım. Her kitap için inceleme yazdım Katzenbach'ın. Ben de bir süre sonra The Traveler'a başlıyorum. Umarım seversin..
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.