Üniversite öğrencisi bir kız olarak, öğrencisini taciz etmeyi insanlığa faydalı bir icatta bulunmuş gibi anlatan birinin kitabını okuduğum için kendimden utanıyorum. Ama amacım neden okunmaması gerektiği hakkında incelemede bulunurken, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamaktı. Nitekim o taciz ettiği kızın yerinde ben olsaydım, kitabını sadece rulo yapıp bir taraflarına sokmak için kullanırdım. Celal Şengör 100 yıl önce yaşamış olsaydı ekmek bulamayan insanların arasında dondurma diye ağlardı (bu yüzden don bulamayan insanlara şapka dayatılmasını alkışlamasına şaşırmıyorum). Ailesinin yazdığı mektubu okuyamadığı için cephedeki askerlere cahil derdi. "Ailesine mektup yazamayan biri vatan mı kurtarır" diye o askerleri aşağılardı. Örneğin Şerife Bacı'ya kıyafetinden ötürü yobaz derdi. Yüz binlerce şehidin ve gazinin savaşacak motivasyonu, savaşırken şehit ya da gazi olmayı göze alacak cesareti imanına borçlu olmasını yadırgardı. Ama o insanların mücadelesi sonucu kurtarılan vatanın üstüne utanmadan çökmeyi de çok iyi bilirdi. Mesela biri Celal Şengör'e "manevi miras olarak ilimden bahsedip şapkayı bırakan birini anlayamıyorum" deseydi, muhtemelen ona "çünkü gerizekalısın" derdi. Ve akıl ile kravat arasındaki ilişkiyi karşısındaki insana hakaret ederek açıklardı. Erdoğan'ı "tek adam"lıkla suçlayan İstanbul burjuvazisinin Mustafa Kemal'in diktatörlüğüyle övünmeleri midemi bulandırıyor. Ekonomik kriz varken saray yapılmasına kızan entel magandaların savaştan çıkar çıkmaz her tarafa heykel sıçılmasını "medeniyet" diye yutturmaları midemi bulandırıyor. Erdoğan'ın herkesin önünde ayran içmesini gösteriş olarak yorumlayan Beyaz Türkler'in Mustafa Kemal'in içki içmesini özgürlük diye yedirmeye çalışmaları midemi bulandırıyor. Tabii tersi de aynı şekilde midemi bulandırıyor. Mesele Atatürk'ün, Erdoğan'ın bireysel ya da toplumsal tutumları değil. Mesele muhafazakârların ve kemalistlerin kraldan çok kralcı olmaları, iki yüzlülükleri. Mustafa Kemal'in hata yapabilirliğinin bir türlü kabullenilememesi. Erdoğan'ın bazı politikalarının yanlış olduğunun anlaşılamaması. Tüm mesele lidere tapıcılığın, otorite hayranlığının, totaliter kültürün, egemenlik hevesinin kör ediciliği. Müslümanlara kızıp İslam'ı eleştiren, Müslümanlara küsüp hıncını Muhammed'den çıkaran Celal gibi seküler kesimin orgazm butonlarının hiç mi kızdıkları ateist, laik falan yok? Varsa neden o ateistlere kızıp Mustafa Kemal'i eleştirmiyorlar? O küstükleri laiklere olan hınçlarını Mustafa Kemal'den çıkarmıyorlar? Müslümanların cehaletini İslam'a mâl eden Celal ve İlber gibi götümün bilirkişilerinin hiç mi kızdıkları, küstükleri zengin yok? Varsa neden o zenginlere kızıp, küsüp öfkelerini paraya kusmuyorlar? İyi ki cehennem var. İyi ki cehennemin en kötü yerine münafıklar gidecekler! Bin yıldan fazladır Müslüman olan bir toplumun kutsal kitabına pat diye "gökten indiği sanılan dogma" demek, o toplumda travma yaratmaz mı? O yaratılan travmalar yüzünden Batı bilimde ilerlerken biz kısır tartışmalar içerisinde debelenip durduk. Mustafa Kemal gerçekten bir "DAHİ" olsaydı toplumda travmalara sebep olmadan da ulaşabilirdi amaçlarına. Batı incile "gökten indiği sanılan dogma" diyerek mi ilerledi bilimde? Yahudiler Tevrat'a safsata diyerek mi teknolojiyi bu kadar iyi kullanıyor? Peki beyefendi Kuran'a "gökten indiği sanılan dogma" dedi de n'oldu? 1923'den beridir sorgulayan insanlar bu ülkede cehennemi yaşıyor! _ Herbokologluk yapan bir entelektüel düşünün. Her konuda bir fikri olduğu için asıl mesleğini bilen çok az insan var. Her konunun uzmanı, otoriter bilirkişisi. Aydını olduğu ülkenin insanlarından nefret eden bir VATANSEVER. Tanrı'dan insana kadar uzanan geniş bir NEFRET koleksiyonu var. Mesela Kürtlerden o kadar çok nefret ediyor ki bok yedirmenin bir işkence olmadığını ispatlamak için kendi bokunu yiyor. Zengin bir aileden geliyor. Bu da şunu açıkça ispat ediyor; imkânlar önüne hazır konulmasaydı asla kendi imkânını yaratma mücadelesi veremeyecekti. Varlığından haberimizin olmadığı milyonlarca obezden biri olarak yaşayıp geberecekti. Bu yüzden HER ŞEYİ BİLEN bu herifi sık sık kapitalizme övgüler dizerken görüyoruz. Yoksa emin olun ondan da nefret ederdi. Benim için bu kitabı okumak zaman kaybı oldu.

Dahi DiktatörCelal Şengör · Ka Kitap · 20173,677 okunma

·

1 artı 1'leme

·

60 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Banu