Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Celil Sadık- Uygarlığın Ayak İzleri| Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları kitabında Leonardo da Vinci, Michelangelo Buonarroti, Michelangelo Merisi da Caravaggio, Lorenzo Bernini yer almaktadır. Ressamın ufak bir biyografisi anlatılıp bazı resimlere ve bu resimleri yaparken ve sonrasındaki olaylar anlatılır. Kitabın en en başında rönesansın ne olduğu ve bu dönem anlatılır. Rönesans yeniden doğuş anlamına gelmektedir ama ölüp dirilme anlamında değil, günahlardan arınma anlamında. da Vinci; gerçek bir sanat dehası. Anatomi bilgisini sanata katmakla kalmamış resimde resmen matematik kullanmış. Peki bu ünlü sanat dehasının başladığı işi yarım bırakma konusunda ünlü olduğunu biliyor muydunuz? "Çocukluğunda fazlasıyla meraklı, uçarı ve istikrarsızdı. Başladığı işi bitirememek onun lanetiydi. Bu huyundan büyüdüğünde de vazgeçmediğini sık sık siparişleri teslim edemediğini göreceğiz. İlgisi hemen başka bir alana kayabiliyor, orada kısa süre içinde başarı yakalayıp yeni bir hedefe odaklanıyordu." o ünlü Michelangelo Buonarroti; sanatla ilgiliendiği için babasından dayak yiyen genç yetenek. Aynı zamanda yürüyen kibir. "Yaşıtlarından çok öndeydi. Bunu biliyor ve avantaj olarak kullanıyordu. Öne çıkıyor ve kibirli davranıyordu. Diğer arkadaşlarının yaptığı işleri küçümsüyor ve bunu rahatlıkla söyleyip, onlarla alay etmekten kaçınmıyordu." Michelangelo Buonarroti, Aziz Antonius'un Şeytana Uyuşu adlı eserini yaptığında henüz 12 yaşındaydı. Daha sonrasında resme ilgisini kaybetti ve heykele yöneldi. Sentorlar Savaşı adlı heykeli yaptığında 15 yaşındaydı. Michelangelo mitoloji ve din üzerine eserlerini yapıyordu ve dönemin papazları tarafından da tabii ki seviliyordu. Şapelin duvarlarına çizim yapmak üzere bir sanatçı aranıyordu ve öneriler Michelangelo'ydu. Tabii onu övmek için değil rezil olması için öneriliyordu ama Mihelangelo kendisini de aşarak inanılmaz bir eser çıkardı ortaya ve Maniyerizm akımının temellerini attı. Michelangelo Merisi da Caravaggio; karanlık ruh. O zamana kadar hep ilahlaştırılan dini metinlere bambaşka bir bakış açısı getirdi Caravaggio. Ölümün vahşetini koydu ortaya. Yeri geldi hapse düştü, yeri geldi sarayda ağırlandı ama o belalı çevreden vazgeçmedi. Fahişeleri, dolandırıcıları, hırsızları, katilleri çizdi o. Kumarbazları, bağımlıları. Hem de tüm gerçeklik ve vahşetliğiyle. Barok sanatının temelini attı. Kendini affettirmek için başının kesildiği ve kendi başını tuttuğu bir eseri gönderecekti papaza ama ülke sınırlarına girmişken katili bulunamayan bir cinayete kurban gitti. Eserlerinin karanlığı hayatına yansıdı ya da tam tersi mi desek? Lorenzo Bernini; Caravaggio'dan etkilenen sanatçımız Barok sanatını heykele taşıdı. Saraya kabul edildi. Çok estetik çizimleri vardı ama büstünü yaptığı bir kadının yüzünü parçalattı. İçindeki vahşiliği ortaya çıkan sanatçı saraydan kovulmasıyla psikolojik bunalıma girdi ve hayatı bir daha eskiye dönmedi...
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları
Uygarlığın Ayak İzleri 1: Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat DehalarıCelil Sadık · Epsilon Yayınları · 2019881 okunma
·
1 artı 1'leme
·
100 görüntüleme
Ahmet Doğan okurunun profil resmi
Kitabı yaşıyor musunuz bu nasıl güzel bir inceleme? Kitap hakkında diğer incelemelere de baktım çoğu sıradan “sanata başlangıç için ideal, ben beğendim, hızlıcana bitti” cart curt gibi incelemeler gibi değil sizinki. Kitabı çok güzel bir şekilde gözden geçirmişsiniz. İçeriğini, yapısını ve kitabın sitilini ince bir işçilikle anlatmış ve önümüze koleksiyon gibi derlemişsiniz inceleminiz. İşinizi iyi taptığınız için teşekkür ederim. Umarım insanlar incelemelerinizden biraz örnek alır. Bu arada sizinle beraber kitap okuyup tartışmayı çok isterim :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.