Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

400 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
İskandinav polisiye-gerilim yazarları her ne kadar bulundukları ülkede soğuk bir iklimin insanı olsalarda şimdiye kadar okuduğum  kitaplarda kendilerini  hem samimi hem de sıcak bulmuşumdur. İskandinav polisiye eserler bir de İsveç edebiyatındansa okurların büyük bir çoğunluğun aklına hemen kitapta yerini alması beklenen ' Stockholm Sendromu ' gelir.Çünkü patenti kendilerine aittir. Acele etmeden sabırla okursak bu defa bu sendrom yerine yazar bizi pek aşina olmadığımız yeni bir terimle tanıştırıyor. . ' EROTOMANİ ' . Kitabın kurgusu bu tıbbi terim üzerinden ilerliyor. Ben tabii ki siz sevgili okurlara bu konuda yardımcı olamayacağım. En ufak bir bilgi aktarımı sizin kitapla olan bağlantınızı koparabilir. Konu açıklığa kavuşur, yazarın okur üzerinde bırakmak istediği etki bir anda  yerle yeksan olur. Yazar hakkında,  eserlerini okuduğum şu yazara göre daha iyiydi ya da beklentimin altında kaldı gibi yorumda bulunmayacağım. Çünkü kendisini bu kitabıyla tanıdığımı belirtmeliyim.Henüz çok erken olsa da az çok üslubuyla kendini okura açık ediyor.Sade bir dilin hâkim olduğu satırlar devamında okurları nelerin bekliyor olabileceğinin ipuçlarını açık ediyor. Sizi sona neyin götüreceğini, nelere sürükleyeceğini bilerek ilerliyorsunuz. Yazarın 'İHANET ' kitabı yaptığım küçük bir araştırma sonucunda kardeşinden bağımsız  sadece kendinin yazdığı ilk roman olduğunu öğrendim. Vahşi şekilde işlenmiş bir cinayetle yazar kitaba hızlı bir giriş yapıyor. . . . . Bu satırlardan sonrası spoiler içerebilir. . . . . Bu cinayet öyle masum değil ortada kafası kesik halde bulunan bir kadın cesedi ve çözülmesi gereken bir vaka var. Yıllar önce aynı şekilde işlenen bir cinayeti işaret eden bu olay kitapta üç kişinin ağzından aktarılıyor. Yazar, olaydan daha ziyade üç karekteri ön plana çıkardığı kurgusunda karekterlerin bugününü ve geçmişlerini onların ağzından  okura aktarıyor. Geçmişle bugünü arasında gidip gelen bu karekterlerin duyguları okura içten bir dille yaklaşınca yazarın okurda yakalamak istediği ortam kendiliğinden oluşuyor. Kitap çok gerilim ya da korku  içermiyor, daha çok psikolojik ağırlıklı. Belli bir sayfaya geldikten sonra olayların hangi yönde ilerleyeceğini tahmin ederek okuyorsunuz. Bu defa diğer karekterlere ister istemez dikkatiniz yöneliyor. Acaba kitabın ilk sayfalarından itibaren yazarın ısrarla bahsettiği İnuit'ler sevdası ve kutup bölgeleri konuya nereden dahil olacak gibi gereksiz detaylar zihni meşgul ediyor. Cinayet masası dedektifinin profilini çizen yazar bu karekterini geçmişine götürüp tekrar bugüne getirdiği bölümler yine bu karekterin ağzından dinler gibi okuyorsunuz. Karekter kariyerinde başarılı bir cinayet masası dedektifi fakat özel yaşamında çokta başarılı olduğu söylenemez. Mutsuz ve istenmeyen zoraki bir evlilikten dünyaya gelen çocuğunu benimsememiş, babalık vasfından bihaber, yazmazsam içimde kalırdı sorumsuz bekar bir baba figürü . Sürekli geçmişiyle iç içe olduğu  için vakaları çözmede olayın geçtiği zaman dilimi yani bugünün anlattığı  bölümlere hemen adapte olamıyorsunuz. Bu  durum diğer iki karekter içinde geçerli. İkinci kahraman ise polise bir dönem danışmanlık yapmış bu vaka ile tekrar kendisiyle irtibata geçilmiş demans hastalığının pençesinde yaralı bir kadın profili. Mutsuz, eşinin üzerinde kurduğu otariter baskı ve bu davaya katılma süreci karar vermesinde etkili oluyor. Vee yazar kitaba biraz renk katmak için olsa gerek dedektif ve danışmanı eski bir gönül macerası ile konuya dahil ediyor. Olaylar,çözümler merak edilen geçmişler derken esas kıza gelelim. Kitabın ana karekteri kendisi ve okurla en çok buluşturulan karekter. Olaya dahil edilmesi dediğim gibi yine kendisinin ağzından iki ay öncesinden okura anlatmaya başlıyor. Bir de çocukluktan ergenliğe geçiş dönemi konuya dahil olunca pür dikkat satırlarda sonucun nedenlerini arayarak tümden geliyorsunuz. Bu karekterin yaşam şeklinde üst sırayı alan bir kaç terim ve obje her bölümde okurun gözüne sokulunca saman altında buza hesabı şüphe duygusu haliyle tavan yapıyor. . . # spoiler içerebilir. . . Yazar bu karekterin çocukluğuna dair döneminden okurun içinde bir ukde bırakıyor. Altından sanki büyük bir travma çıkacak havasını estirdiği satırlar kitabın sonlarında askıda kalmış. Bu diğer karakterleri için de geçerli. Şayet yazarın bu eserini bir seriye dönüştürme gibi bir çabası yoksa artık okur elinde olanlarla yetinecek. Yine bir  sorunlu anne ,bozuk aile ilişkileri, çocuklukta doldurulamayan boşluklar bir kitaba zemin hazırlayarak yazar tarafından bir kitaba dönüşüyor. Beklentiyi belli bir çıtada tutarsak eser okunmak için yer ve zamanı sizin belirlediğiniz ana kadar bekliyor olacaktır. O halde; keyifle diyeyim...
İhanet
İhanet
Camilla Grebe
Camilla Grebe
İhanet
İhanetCamilla Grebe · Yabancı Yayınları · 201782 okunma
·
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.