Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

19. Mektup
Sevgili Fiji, en sonki mektubunu aldığımdan bu yana, duvardaki takvimin hesabına göre tam üç ay, üç gün geçmiş. Fakat bana sorsan, üç gün zor derim. Hız çağında olduğumuzu ve zamanın dizginlerini koparmış, doludizgin koşan bir ata dönüştüğünü unutuyoruz maalesef. Daha doğrusu unutmuyoruz, kabullenemiyoruz. Yine bana soracak olsan, zamana karşı bütün hüzünlerimiz, hayıflanmalarımız bundandır derim. Yani ne kadar hızlı koşarsak koşalım, zamanın ardında nal toplayan bir mahluk olmanın ötesine geçemeyeceğimizi bir türlü kabullenemediğimizdendir. Ne diyelim Fiji, "zaman atını" yakalayana aşk olsun. Ve çok uzamadan mevzuyu burada noktalayalım. Benim sana asıl anlatmak istediğim başka. Biliyorsun Fiji, iş yerim evime iki saatlik mesafede. Git gel, günlük dört saatim yollarda, toplu taşıma araçlarında, insanların arasında geçiyor. Haliyle birçok hadiseye, muhavereye şahit oluyorum. Sana yeri geldiğinde hepsini anlatırım ama şunu öncelikle söylemeliyim: Bedenler, insanların giyindiği ve insanın hakikatini örten birer kaftan. Esasında kimi bu kaftana bürünmüş bir kurt, kimi çakal, kimi de yılan... Ne abartıyorum ne de şaka ediyorum Sevgili Dostum. İyi ki gözlerimiz bunlardaki hakikati görecek donanıma sahip değil. Yoksa vahşi yüzler arasında nasıl yaşanırdı? Ve şunu da söylemem gereki ki bu vahşileri ehilleştirmek, yani insanlıklarını yeniden kazanmaları için uğraşanların işi çok zor. Ne de olsa dünyada insanların iyi olmasını isteyenler ve bu uğurda mücadele edenler var. Ne diyelim, Hazreti Allah kolaylık versin. Dündü. Zeytinburnu durağından Marmaray'a binmi bulduğum boş yere oturmuştum. Ayrılık Çeşmesi'nde trenin kapılarının açılmasıyla insan yığını dışarıya aktı Kalabalık arasından sıvışan otuzlu yaşlarda iki adam, benim kenara kaymamla yanıma, yan yana oturdular. Ortak bir arkadaşları hakkında sessizce konuşmaya başladılar. Konuşmayı sürdürüyorlardı desem daha doğru olacak. Karşılıklı dudaklar arasından çıkan sözler, mevzunun baş kısmının çoktan geçilmiş olduğu gösteriyordu. İlkin oralı olmadım. Elimdeki kitaba odaklanmaya çalıştım. Fakat dayanılacak gibi değildi. Kulağıma öyle şeyler çalınıyordu ki dikkatim, dümeni çoktan o yana kırmış, kulak misafiri olmuştum. Cavlak kafalı adam, saçları kırlaşmaya durmuş adama yapış yapış bir üslupla şöyle diyordu: "Onda para, bizde akıl çok. Bir şekilde razı etmeliyiz. Bunu da ancak sen kıvırırsın. Seni sever." "Yapmayalım." dedi yanındaki. "Temiz çocuk." Hepsini, karanlığın bir aynaya çevirdiği karşımızdaki camda Cavlak kafalının salyaları dudaklarının kenarlarında köpürüyor, ikide bir dilinin ucuyla köpükleri temizliyordu. görüyordum. "Ya oğlum, saf olma. Parasını işleteceğiz sadece. Kârdan pay da veririz. Fena mı olur?" Kır saçlı itiraz etti: "Hüseyin böyle şeyleri sevmez, kabul de etmez zaten. Başka adam bul. Bari yakın arkadaşımızın parasının kanına girme." Cavlak kafalı duracak, susacak gibi değildi: "Bırak süslü lafları. Durdun durdun da şimdi mi doğru olasın tuttu? Tanımasam seni... Yaşayacağız diyorum oğlum sana. Niye anlamıyorsun? Burnumuzun dibindeki büyük balığı kaçırmayalım. Kafanı kullan, aklına gir. Hadi be oğlum, yap bir şeyler. Yalandan bol ne var sende?" Trenin yaylanması ve gürültüsü artınca sustular. Yanımdaki cavlak kafalıya pek sinir olmuştum. Kötü emellerinde kullanmak üzere Hüseyin denilen kişinin parasına çökmek istiyor, bunun için de bir yol arıyordu. Neyse ki arkadaşı kendine göre insanlığını büsbütün öldürmemişti. Dönüp kafasına bir şaplak atıp adiliğini yüzüne vurmak istedim. Ha Yapamadım tabii. Zihniyeti ve tıyneti bozuk bir adam, her şeyi yapabilir. Bu, yolun bana öğrettiklerindendi. İkincisi, evli ve çocuğu olan bir adamın -tabii bu yerine göre değişmekle beraber- korkusu cesaretinden baskındır. Nedenini bileceğini ve beni anlayacağını umuyorum Fiji. = Çünkü sen de evlisin ve çocukların var. Şimdi, bana söyler misin Sevgili Dostum, bu cavlak kafalı adamın bedeni, üzerinde ne maksatla durmaktadır? Ve bir de bu cavlak kafalı gibi insanlığını kaybetmişler için zaman ne anlam ifade ediyor, çok merak ediyorum.
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.