Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Dedem Sultan Abdülhamit'in Filistin Davası
Yakın zamanda bir gazetede, yeni çıkan bir kitabın tanıtım yazısında "Sultan II. Abdülhamid Hân, Musevilerin Filistin'den toprak alımına izin vermiş." başlıklı bir haber çıkmıştı. Sultan dedemizi kötülemek adına her fırsatı değerlendirmeyi kendilerine asli vazife yapmış olanlar da hemen bu konuyu istismar etmeye kalktılar. Yakın zamanda kaleme alınan bir kitapta, Sultan II. Abdülhamid Hân zamanında Rothschildlerin, Filistin'de koloniler kurdukları ve Sultan II. Abdülhamid'in de Filistin'de yaşayan yerli ve yabancı Musevilerin toprak satın almalarına izin verdiği iddia edilmektedir. Yahudiler, Osmanlı yönetiminin her ulusa karşı gösterdiği hoşgörülü tavır nedeni ile Osmanlı Devleti'ne yerleşmeyi her devirde tercih etmiştir. Bununla birlikte, Avrupa'nın çeşitli bölgelerinde baskı gören Yahudiler, kurtuluşu ve refahı Osmanlı topraklarına sığınmakta bulmuştur. Uzun bir süre bu hoşgörüden yararlanıp Osmanlı ülkesinin değişik bölgelerine yerleşen Yahudilerin bu göçü siyasi bir çehre kazanıp, Filistin'de bir devlet kurma çalışmaları hızlanınca, Osmanlı Devleti de Filistin'e yönelen bu göçmenlere karşı hemen tepkisini belirtmiş ve gerekli tedbirleri almaya çalışmıştır. Osmanlı Devleti, Filistin topraklarında Yahudi yerleşimini engellemek için ilk olarak 18 Recep 1287 (1871)'de İråde-i Seniyye ile Filistin topraklarını miri araziye çevirmiştir. Cennetmekân Sultan II. Abdülhamid Hân, dolaylı yollarla Filistin'de toprak almaya devam eden yabancı kökenli Yahudilerin önünü kesmek için de 5 Mart 1883'te yeni bir nizamname hazırlayarak yürürlüğe koymuştur. Bu nizamnameye göre, Osmanlı Hükümetinin iznini almadan milliyetini değiştirmiş olanlar ve yabancı devletlerin tabiiyetinde bulunanlar, Türkiye'de gayrimenkul satın alamayacaktır. Nizamnamede yer alan bu yasak, yalnız yabancılar için söz konusudur. Osmanlı tebaası olan gayrimüslimleri kapsamıyordur. Bundan yararlanan Osmanlı tebaası Yahudiler, muvazaalı yollarla yabancı devlet tebaasındaki dindaşlarına emlak alım-satımında aracılık yapmaya başladı. Toprakların %20'si mülk arazi şeklinde olduğu için Yahudiler bu kısımdan koparabildiklerine yerleşebilmişti. Sultan II.Abdülhamid Hân 1883 iradesiyle, Yahudilere toprak satışını dolaylı yoldan engellemeye, bir taraftan da Hazine-i Hassa'daki şahsi mal varlığıyla Filistin'de mümkün olduğu kadar çok toprak satın alarak bu kapıyı kapatmaya çalışmıştır. 1892- 1893 yıllarında İbrahim Hakkı Paşa, bundan böyle milliyet ayırımı yapılmaksızın, hiçbir Musevi'nin Filistin'de arazi satın alamayacağını mahalli kadastroya ve halka bildirmiştir. Cennetmekân Sultan II. Abdülhamid Hân Siyonistlerin Filistin'den toprak satın alma tekliflerini reddetmekle kalmamış, yerleşmelerini önlemek için de çeşitli önlemler aldırmıştır. Hariciye vekilliği çeşitli gazetelere bu konuda açıklamalarda bulunuyor ve Siyonistlerin esas amaçlarının ne olduğunu halka anlatmaya çalışıyordu. Ayrıca elçiliklere bu konuda gerekli talimatlar verilmiş ve şüpheli görülen Yahudilerin Filistin'e girmelerine vize verilmemesi istenmişti. 1882'de Dâhiliye Nezareti, hacılar hariç tutulmak üzere yabancı Yahudilerin Filistin'e giriş ve çıkışlarını yasaklamıştı. Dahiliye Nezareti 1887'de aldığı bir kararla Filistin'e gelen Yahudi hacıların sadece bir ay kalabileceklerini, ilk giriş yapanlardan elli lira depozito alınmasını ve ayrıldıklarında ise alınan miktarın tekrar iade edilmesi esasını getirmişti. Fakat bütün alınan önlemlere rağmen Siyonistlerin Filistin'e sızmalarının tam olarak önlendiğini söylemek zordur. Sultan II. Abdülhamid Hân 15 Temmuz 1891 tarihli iradeyle Filistin'de Yahudi yerleşimine karşı çıkma nedenlerini bir bir açıklamıştır. Hiçbir Yahudi'nin Osmanlı vatandaşlığına alınmayacağını ve Yahudilerin Osmanlı topraklarına yerleşmesine müsaade edilmeyeceğini belirtmiştir. Osmanlı topraklarında Yahudilere toprak ve mülk satışını yasaklamıştır. Ayrıca toprağını satmak zorunda kalan Filistinli Arapların toprakları, "Hazine-i Hassa" adına Sultan II. Abdülhamid Hân tarafından satın alınarak Yahudilerin toprak satın alma yolu engellenmeye çalışılmıştır. Tüm bu gelişmeler üzerine Yahudiler, Osmanlı Devleti aleyhine propagandaya başlamış ve İstanbul'da "İntikam" adlı gizli bir cemiyet kurmuştur. Sultan II. Abdülhamîd Hân'ın Filistin meselesi hakkındaki feraseti, bilen ve düşünen kimseler için gerçekten çok büyük bir ibrettir. Daha dün yaşanan bu tarihi örneğe rağmen, Yahudilerin asıl niyetini hâlâ göremeyenler vardır. Halbuki o büyük padişah, daha o zamandan bu günleri görmüş ve alınacak her türlü tedbiri düşünmüştü. Şimdi bize düşen onun ferasetini devam ettirmektir. Çünkü Yahudiler sadece İsrail devletini kurmak derdinde değil, "Büyük İsrail" devletini kurmak derdindedir.
Motto YayınlarıKitabı okudu
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.