Pek de şaşılacak bir tespit değil herhalde?
Kıkırdıyor. Sana veriyorum.
Neyi veriyorsun?
Kontrolü Nikki. Ne istediğini söyle. Tam olarak ne istediğini söyle.
Senin dışında mı?
Nerene dokunmamı istersin? Ne hızla? Göğüs uçlarını ısırmamı mı istersin yoksa kulaklannı mı? Dilimi o
enfes deliğine daldırmamı mı istersin? Söyle Nikki. Bana ne istediğini söyle.
Evet diyorum hepsini kastederek. Ama önce beni öperek başla.
Öyle de yapıyor dudaklarını Önce yavaşça sonra giderek artan bir sertlikle dudaklarıma bastırıyor.
Dillerimiz buluşuyor okşuyor oynaşıyor ve sadece diliyle beni giderek daha da tahrik etmeyi başarıyor.
Dokunmadan okşamadan.
Adam dediğini yapıyor!
Yavaşça dudaklarımı kaçınyorum. Göğüslerimi okşa. diyorum sonra göğüs uçlanmı çimdikle. Daha Önce
sevişme öncesi yol haritası çizdiğimi hiç hatırlamıyorum ama Damien'lay-ken ar damarım çatlıyor. Daha
sert diyorum ve neredeyse acıtacak kadar sıktığında yay gibi yükseliyorum. Öp beni. Klitorisime gelene
kadar öp. sonra parmaklannı içime sokmanı istiyorum.
Bana kötü kötü sıntarak Emredersiniz efendim diyor ve ağır ağır neredeyse işkence edercesine bedenimde
dolaşıyor. Onu arzulamak bedenimde elektrik çarpması etkisi yaratıyor. Tenimin çarşafa ufacık teması bile
beni orgazma daha da çok vaktoşhnvor Sanki bedenimin her zerresi erojen alan olmuş gibi vp onu tenimde
istiyorum. Her yerimde İstiyorum.
Bu gece asıl istediğim şeyin ne olduğunu fark ederek bir an soluksuz kalıyorum. Oramda gezinen dili beni
mutluluktan havalara uçuruyorsa da başını yüzüme doğru çekip dudaklarımızı buluşturuyorum.
Yuvarlanıyorum ve kaşık pozisyonu alıyoruz sonra elini tutup kıçıma doğru götürüyorum Beni arkadan
becer diye fısıldıyorum.
Vücudundaki gerilimi hissedebiliyorum içindeki yabani ateş giderek yükseliyor. Emin misin?
Sana ait olmak istiyorum her şeyimle sana ait olmak.
Oh bebeğim. Beni çeviriveriyor. ellerim ve dizlerim yatağın üzerinde kıçım ona dönük kalıyorum.
Bacaklanmın arasını okşuyor elleri benim sıvımla yapış yapış sonra bir parmağını anüsüme sokuyor.
Soluksuz kalıyorum.
Durmamı istediğin an söyle.
Hayır hayır. Müthiş bir his.
Şaka yapmıyorum. Her seferinde bedenimde haz şoklannın yayıldığını hissediyorum.
Hiç yapmış miydin?
Hayır ilk defa seninle.
Zevkle inlediğini duyuyorum. Yağ var mı?
Çekmecede derken komidine uzanmak için hareket ettiğini hissedebiliyorum. Çekmeceyi açıp şişeyi alıyor
ve parmaklanna biraz sürdükten sonra beni okşamaya başlıyor. Zevkten inliyorum.
Yavaştan alacağız diyor.
Dudaklan kalçalarımda gezinirken parmaklan klitorisimi uçuruyor. Penisini kıçıma sürtüyor ve birden bir
parmağını içimde hissediyorum ilk anda gerilsem de sonra bu yeni zevke kendimi bırakarak gevşiyorum.
‘ İyi misin?
Evet sakın durma. Zevkten çıldırmak üzereydim ()n<\ \>< sine açık olmanın verdiği mutluluktan daha önce
kimseye ve madiğim bir şeyi ona vermenin yaşattığı hazdan... Daha fazlasını istiyorum ama yavaş yavaş
diye fısıldıyorum.
Penisinin soğanımsı kafası tam arkamda ne kadar sert ve dimdik olduğunu hissedebiliyorum ve kalçalanm
gayriihtiyari yükseliyor. Sevgilim diye mmldanıyor. Hiç canımı yakmadan kolayca içime giriyor nefesim
kesiliyor ama ona durmaması için yalvanyorum.
Yavaşça sakince ve yavaşça. Tannm Nikki harikasın. İçimde ağır bir ritim tutturarak gidip geliyor.
Tamamen onunla kaplanmak müthiş bir zevk ve onu böyle içimde hissetmek bile boşalmam için yeterince
güçlü bir sebep.
Klitorisime dokun diye emrediyorum çünkü parmaklannın uzaklaştığını hissediyorum. Beni dinliyor
penisinin darbeleriyle uyumlu bir şekilde parmaklannı içime sokuyor ve o an Damien ve ben daha önce hiç olmadığımız kadar birbirimize bağlanıyoruz. Bana zarar vermekten korkarcasına çok yavaş hareket ediyor.
Kollan kalçama sanlı eli klitorisimde ve sona daha da çok yaklaşıyorum.
Çok yaklaştım Nikki diye fısıldıyor bebeğim geliyorum dedikten sonra sert ve hızlı bir şekilde boşalıyor.
Boşalırken eliyle klitorisime dokunuyor bu ekstra basınç beni de onunla birlikte patlatıyor ve aynı anda
yıkılıyoruz.
Omuzlanmı sırtımı öpüyor ve soluk alış verişimiz normale dönene dek bana sımsıkı sarılıyor.
Sen benimsin diyor.
Biliyorum diyorum ve bunu gerçekten inanarak söylüyorum.
Damien'ın kimlere eski borçlarım hatırlatarak bir iyilik istediğini bilemiyorum ama o akşam için bana
BeverlyHills’in en popüler kuaför salonlanndan birinden randevu ayarlamayı başarmıştı bu sayede akşam
yemeğimizde göz alıcı yeni saç kesimimle arz-ı endam etmiştim. Artık saçlarımın uzunluğu yüzünden
sönükleşmek zorunda kalmayan ve attığım her adımda ahenkle dans eden omuz hizasında buklelerimle...
Duşumu aldım aklanıp paklandım ve yeniden misler gibi kokuyorum. Yemek uğruna canımı vereceğim bir
menüden oluşuyor. Hele çikolatalı turta yok mu orgazm kadar baş döndürücü.
Ama hepsinden öte yanımda Damien var ya. Hayat yeniden güzel.
Beyaz çikolatalı martinimden bir yudum çekiyorum ve Damien'ın burnunun ucuna bir öpücük
konduruyorum. Lavaboya gitmem lazım fazla bekletmem. Sandalyemi arkaya doğru çekerken beni
yakalıyor ve öyle tutkulu öyle uzun öpüyor ki masanın üzerine eriyip dökülmekten korkuyorum.
Acele et. Bir an önce eve gitmek istiyorum. Senin için planlarım var.
Hesabı iste diyorum.
Tatlını bitirdin mi? diye soruyor.
İşveli bir bakış atarak Bitirmek mi? Daha başlamadım bile diyorum.
Sözlerime karşılık gözlerinde yanan şehvet aldığım ödül oluyor ve restoranın arkasına yönelmeden önce
cilveli bir gülüş atarak arkamı dönüyor ve kalçalarımı hafiften oynatarak oradan uzaklaşıyorum. Lakin
tuvalete giden dar koridora girdiğimde karşıdan gelenin Cari olduğunu fark edince yüzümdeki gülümseme
kayboluveriyor.
Vay vay Nikki Fairchild değil mi bu? Merhabalar prenses. Hala Damien Stark’ı mı beceriyorsun? Bil
bakalım ne oldu? Ben de.’
Muhatap olmadan yanından geçip gitmeyi planlarken son cümlesi beni durduruyor: Ne diyorsun sen?
Sırlar diyor hani o sandığa saklanan utanç verici sırlar. Neden bahsettiğini anlamıyorum. Ama yine.de
ürperiyo-rum.
Yok ya sadece Stark beyimizin ne kadar da yükseklerde ve kudretli olduğunu düşünüyorum da... Aman
dikkat et stratosferden düşünce yere çakılmak da bir hayli sert olur.
Lanet olsun Cari bana ne anlatmaya çalışıyorsun?
Sana mı? Hiçbir halt anlatmaya çalışmıyorum sana ama erkek arkadaşına söyle onunla görüşeceğim.
Çekip gidiyor. Tuvalete girmekten vazgeçip doğruca Damien’ın yanına gidiyorum. Ona aramızda geçen
diyaloğun özetini anlattığımda yüzüne yayılan öfkeyi görebiliyorum.
Ne zırvaladığı hakkında bir fikrin var mı? diye soruyorum ve bana halen anlatmadığı taciz olayını
düşünüyorum.
Hayır derken sesi gayet normal ve sakin. Ama gözlerinde belirgin bir karanlık var. Aynı karanlık beni de
sanyor ve bir an yine kapanıp benden uzaklaşmasından korkuyorum. Derken derin bir nefes alıyor ve beni
kendine doğru çekerek Muhtemelen babamla ilgili saçma sapan bir meseledir. Kafana takma. Bu gecemizi
ne babam ne Cari Rosenfeld mahvedebilir.
Beni daha da kendine doğru çekerek tutkulu bir öpücükle taç-landınyor ve ben de aynı fikirde olduğumu
göstermek için başımı sallıyorum. Şu anda ikisinin de aramıza girmesine izin vermek istemiyorum.
Malibu evindeyiz hiç acele etmeden tadını çıkarta çıkarta sevişiyoruz. Tüm korkulanmın ve endişelerimin
Damien ın dokunuşlarıyla silinip gitmesine izin veriyorum. Birlikte duşa giriyoruz beni baştan ayağa sabunluyor lifliyor yeniden temiz ve taze hissedene dek ikimizi birden duruluyor. Beni havluya sarıyor sonra
yatağa götürüyor ve benimle birlikte çarşafın üzerine uzanıyor.
Yan dönmüş bana bakıyor dudaklarında yine o esrarengiz gülümseme. Parmaklanmı saçlarında
dolaştırıyorum sonra benden başka hiçbir şeyi görmemesi için ellerimi saçında sabit tutuyor ve Sen de
benimsin biliyorsun bunu diye fısıldıyorum. Ancak Evet dediği anda elimi gevşetiyorum ve dudaklarını
kendime doğru çekiyorum.
Bana yapışık uykuya dalarken soluk alıp verişindeki değişikliği hissedebiliyorum. Damien’ın geçmişinin
karanlık köşelerinde hala saklı duran sırları hayaletleri düşünüyorum.
Eric Padgettin sözlerini düşünüyorum. Sırlar. Titriyorum Damien’ın er ya da geç bu karanlıkla yüzleşmek
zorunda kalmasından korkuyorum. Ama o zaman yanında olacağım o karanlıkla ikimiz yan yanayken
yüzleşeceğiz.
Yapabilirim Çünkü yanımda Damien varken artık karanlıktan korkmuyorum.
Sayfa 164