Lisette aceleyle yatağın başucuna kadar geriye kaçtı. Göz- lerini çevirdi. Daniel onu kalçalarından yakalayıp kendine çek- ti ve onu altına yatırdıktan sonra, geceliğini elinden alıp yere attı.
"Tekrar boşalmak ister misin?"
Yine mi? Lisette'i heyecan basarken aynı zamanda yanak- ları alev alev yandı. Daniel onu cevap verme aşağılamasından kurtardı ve ilk kez daha kuvvetli öptü.
Lisette, Daniel boynundan aşağı bir iz sürerek ağzı- nı göğüs ucuna değdirdiğinde bedenini ona doğru kaldıra- rak arzuyla cevap verdi. Göğüslerine geri dönmeden önce köprücük kemiğinin çukurunu yalamak için durdu. Diliyle tomurcuklarını okşarken parmakları dalgalı saçlarının içine saklandı.
Bacaklarının arasında tanıdık sancılar tekrar başladı. "Bana tekrar dokun... aşağıya," diye fısıldadı.
Daniel onun bakışıyla karşılaştı. "Vajinana dokunmamı istiyorsun."
"Ah." Hiç kimse daha önce aşağısı için özel bir isimden bahsetmemişti. Tabii ki bu bir dirsek gibi değildi. Herkesin sa- hip olmadığı sadece bayanların sahip olduğu bir şeydi. Sıradışı bir insan adını bilmeliydi ama o bilemezdi.
Daniel, parmakları göğüs ucunu çimdikleyerek zevk dal- gaları gönderirken onun cevabını bekledi.
"Benim... vajinama dokunacak mısın, lütfen?"
Genç adam göz kırptı. "Memnuniyetle."
Fakat sızısını rahatlatmak için parmaklarını kullanmak ye- rine, karnından aşağıya öperek ilerledi ve uyluklarının arası- na yerleşti. Bacaklarını okşadı, onları birbirinden ayırdı, daha sonra onun aşağısını öptü. Lisette soluk soluğa idi. Daniel'ın dili onun özel noktasının üzerinden geçince yine nefes nefese kaldı.
Karnının içini bir gerginlik sardı. Daha sıkı ve daha sıkı... Dudaklarının altında kıvranana kadar. Lisette her an gelmek üzereydi fakat sona hızla uçmadan önce boşalmasını geciktirdi.
Daniel "Henüz değil," diye bedeninin üzerinde yavaşça ilerlerken azarladı ve onu yanağından öptü.
Onun büyük erkekliğine dokundu, onu korkutuyordu. "Şşş, her şey yolunda," dedi. Onun masmavi gözleri sı- caklık yayarak Lisette'inkilerin içine baktı. Erkekliğini, daha önce parmaklarını koyduğu yere yerleştirdi. "Yavaş yavaş gireceğim."
Lisette, Daniel'ın yapması gerekenin ne anlama geldiğini şimdi anladı ve kalbi şiddetle çarpmaya başladı. Sadece berbat bir fikre hazırlandığı için dişlerini gıcırdattı. Daniel onun için- de yükselirken omurgası kasıldı ama acı onun beklediği gibi onu ezerek aklını istila edecek kadar değildi.
Gözlerini tamamen açtı. "Neden neredeyse hiçbir şey his- setmedim?"
Daniel gergin bir kıkırdama çıkardı. Ağırlığını kollarına vermeye hazırlanırken boynundaki damarlar göze çarpıyordu. "Bir insanın gururunun nasıl acıtılacağım biliyorsun."
"Altta kalmarm-ah!"
Daha derine itip, çektiği zaman Lisette'in nefesi aksadı ve adam sonra kendini tamamen yerleştirdi. Daniel sakinleşti. Po- zisyon garip görünüyordu ve tam olarak yabancı bir duyguydu
aşırı derecede acı olmayan.
Onu şakağından öptü. "İyi misin?"
"Evet." Daha rahat bir pozisyon bulmak için kalçalarını kıpırdattı.
Daniel keskin bir nefes aldı. Yakışıklı yüzü zevkten mest olurken gözlerini kapattı. Onun darbeleri hızlandıkça genç kı- zın kalçaları da yön değiştirdi.
Sayfa 228
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.