Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"Çocuğun mu var, derdin var!" diye hayıflandı kadın.. "Daha başından aldınız o çocuğu! Onu kabullendin ki sana diğer çocuklara da sabredebilme, bakabilme; güneş misali yuvaya doğma ilmi yüklendi içinize.." diye bir ses fısıldadı yan tarafından. " Kaç yasındasın" diye sordu yaşlıca olan "21" diye yanıtlayıverdi. " Üstüme iyilik sağlık daha ne anlayacaksın, çocuk yaşında kaç çocuğun var ki bilmiş bilmiş konuşuyorsun? Ben kırkıma yeni varacağım bilmem aşk nedir çocuk nedir? Ergen olmaya basınca anam babama söyledi beni de everdiler hemencecik.. Nazıydı, sopasıydı, tavrıydı, eviydi işiydi yemeğiydi... Bu yaşıma nasıl geldim ben de bilmiyorum biri üniversitede biri de evlendi evvelki sene küçüğü de orta1 e gidiyor" Küçük olan yanıtladı "Ben de onu diyorum işte ikiniz de daha büyümeden evlendiniz daha annesinden doğrusu ailesinden ne gördüyse onu taklit eden iki çocuk evlenmemeli.. Erkekler hırçın ve şiddete eğiliminin yüksek olduğu dönemde sırf babasından gördüğü için evde karısını döverken kadın da annesinden gördüğü gibi el alem duymasın diye sessizleşiyor. Sonra erkek olgunlaşıyor o da duruluyor ama iş işten geçiyor. Ona sevgisi hissizleşmiş bir kadın ve çevresinde birkaç çocuk... EVET BEN BİR İSTİSNAYIM ama İSTİSNALAR KAİDEYİ BOZMAZ! Biz severek sayarak saygı duyarak şiddet uygulamayarak sevdik çünkü akli melekelerimiz erince evlenmek istedik. İzninizle gitmem gerek." "Çocuk kaç yaşında" "34" "Nasıl yani" diye şaşırdı yaşlıca olanı.. "Erkekler büyüyünce koca adam olmaz; koca birer çocuk olur, onu işten almaya geldim." Bu diyaloglar: her gün aynı saatte otobüste karşılaşan iki kadının diyaloglarıydı..
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.