Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

610 syf.
9/10 puan verdi
·
13 günde okudu
''Müftüler sana fetva verse de sen kalbine danış!'' Bu cümle sanırım kitabın en güzel manası yüksek bir özeti idi. Aslında biliriz ki Abdülkadir Geylani olsun, İmam Gazali olsun islam alimlerinin benimsediği tasavvufu günümüzce hep yanlış yorumladık. Hayatımıza madalyonun diğer yüzü ile yansıtıldığı kanaatindeyim. Günümüz videolarında gördüğümüz hoş olmayan tarikat görüntüleri, siyasal ve sosyal hayata yansımaları elbette ki bu tabloyu böyle yorumlamamızda etken olmuştur. Gün geçmiyor ki ülkemiz ve Dünyamızda hep bu tarikat ve mezhepçilik çıkıyor her olumsuz vakanın başından. Terör olayları, intihar vs. Bakın yazdığım kelimeler bile hayli yol aldı ki taa teröre vardı. Hayatımda her kitabı sanki beynimde bir süzgeç varmış gibi olaraktan okudum. Bu kitabı okurken de asla şu büyük alim şu büyük evliya duygu ve mahiyetleri ile değil, Yüce kitabımız Kur'anın ışığıyla okumaya çalıştım elimden geldiğince. Yeri geldi eleştirdim, yeri geldi derin bir manayı aleme daldım. Öncelikle bu eserde Abdülkadir Geylani Hazretleri asla bir ( meslek arkadaşını) grubu veya bireyi övmüyor. Amannn! Bu eser tasavvufi deyip okumazsak çok şeyler kaybedebiliriz. Oku, eleştir yap, beğenme, tartış ama oku. Çünkü eserin içeriğinin yüzde doksanı hep Yüce Yaratıcı Allah'ı anlama ve tanıma, buna ek olarak Kur'andan ayetlerle besleme olarak karşımıza çıkıyor. Hatta günümüz İslam alimlerinin ve sosyal tabakanın zayıf veya sahih senetli hadislere bakış açısını bildiğim için, ne kadar şaşırılası bir şeydir ki kitapta hadis oranı çok ama çok az. Nerdeyse sitem bile ettim yazara. Hz. Peygamberi neden bu kadar az anıyor diye? Ha, şöyle yorumlamayalım lütfen? Üstünlük veya afedersiniz bir kazımama( tınmama) açısı değil bu. Haşa! Yeri gelince elbetteki Hz. Peygamberimizin ahlakını ve kişiliğini anlatıyor. Evet, ne demiştim? Günümüz insanı hani, uydurma hadis ve Peygamberimizin de bir insan olduğunu hep haykırıyor ya, işte Geylani de bunun üzerine eğilmiş: Peygamberimizin bir insan olduğunu, Kur'an rehberinde insanlara Rabbimizi tanıtmayı ve O'na inanmayı öğütlediğini belirtiyor, hadislerinde sağlamlığı hakkında küçük dipnotları ayrıca kendi bilhassa eklemiş 11. asırda kitabına. Bu kitap namaz, abdest ve oruç gibi, veyahut nikah, evlilik gibi konulara eğilmemiştir. Sadece Allah'a nasıl yaklaşabiliriz? Onun rızasını nasıl kazanabiliriz, O'na giden yoldaki engellerin neler olduğunu anlatıyor. Dünya ve ahiretin bu sevgiye etkileri nelerdir? Nefis neden Dünya'yı ister sorularının cevaplarını yazmaya çalışmış. Dünyalık edinen insanların Allah'ı unutmaya sevkedeceğini belirtiyor. ÖNEMLİ! Günümüz insanları olarak laiklik, riyakarlık ve münafıklık konularından yakınırız. Bu terimlerin etkisini; işte laiklik önemli bir konu olduğunu, münafıklığın da en kötü bir haslet olduğunu söyleriz. İşte bu eserde de Münafık ve riyâkarcıların kıldığı namazların boş olduğunu, zalim yöneticilerin sonunun hüsran olacağını anlatıyor. Allah'tan korkmamız ve insanların hakkına tecavüz etmememiz sanırım kitaba yönelmemiz için büyük sebeplerdir. 62 adet sohbetten derlenen bu kitap; insanın gerçekleşecek olan ölümü hep hatırlamamızı, Allah'a karşı korku ve ümit arasında bağlanmamızı, insanlığın benimsediği hak, hukuk ve eşitlik kavramlarının imanımız ile bağlantılı olduğunu, eğer bir insanın hakkına girersek en büyük azapları çekeceğimizi, kadınlara ve yaşlılara hürmet edeceğimizi, Dünya hayatının boş ve eğlenceden ibaret olup esas hayatın sonsuz ve ebedi Ahiret olacağını ve davranışlarımızı bu çizgide sürdürmemizi gerektiğini anlatıyor. Son olarak eleştirime gelecek olursak Geylani, bazı sözlerle ister istemez bir - benlik- sıfatına yaklaşmış bulunuyor. Ayrıca neye dayanarak söylüyor şöyle bir cümlesi vardı: İlk insan Hz. Adem'in Süryanice konuştuğu ve mahşerde de İnsanların Süryanice, Cennete girdikten sonra ise Arapça konuşacağını söylüyor (belirtmiş). Bana biraz basit ve doğru olmayan bir yaklaşım gibi geldi. Araştırmak lazım. Eser eksik yönlerimi tamamlamamı , Yüce Rabbimizi biraz daha tanımamı sağladı. Dediğim gibi bana olumsuz gelen görüşleri eledim. Ve ikinci bir son olarak Yazarında üzerinde en çok durduğu duayı şu ayetle tekrar ediyorum: Rabbimiz! Bize dünyada iyiyi, ahirette de iyiyi ver, bizi ateşin azabından koru! Amin. (Bakara 201. ayet)
El - Fethu'r - Rabbani : Alemlerin Anahtarı
El - Fethu'r - Rabbani : Alemlerin AnahtarıAbdülkadir Geylani · Gelenek Yayınları · 2022589 okunma
··
407 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.