Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

195 syf.
8/10 puan verdi
Argo: dilimize Fransızca yolu ile girmiş olduğunu söylüyor kaynaklar. Fransızca biçimi "argot", söylerken sondaki "t" ünsüzü söylenmiyor imiş. Argo için The Oxford Universal Dictionary (1967) şu bilgileri vermiş; 1890 dan beri kullanılıyor.Fransızca ve kökeni bilinmiyor.Jargon, slang ya da hırsız, serseri sınıfının özel söz dağarcığı. Bizde ise şu karşılığı bulunmakta; Toplum içinde bir kesimin ya da öbeklerin farklı bir biçimde anlaşmayı sağlamak amacıyla oluşturduğu bir özel dil.(Prof. Dr. Doğan Aksan, Her Yönüyle Dil TDK Yayınları Ankara 1977). 40 yılı aşkın zamandır sözcükler, sözlükler ile ilgili çalışan Ali Püsküllüoğlu'nun bu sözlüğü, dilimizde bulunan argo kelimeler ve kelime gruplarının anlamlarını, kökenlerini bize sunmakta(hangi dilden dilimize karıştığı anlamında). Aslına bakarsanız hepimiz bir şekilde argo ile ilişki içindeyiz. "Boş vermek" mesela. Çok sık kullandığımız bir grup. Bu da aslında bir argo kullanım imiş(ben de yeni öğrendim). Argo deyince ister istemez akıllara kaba saba konuşan, cinsel içerikli şakalar, senli benli saygısız konuşmalar, sokak ağzı, serseri, pis sapık ahlaksız... gibi kavramlar geliyor. Kelime anlamından yola çıkarsak bu fikrin yanlış olduğunu da görüyoruz.Örneğin, 1950 li yıllarda "hıyar"ın kansere iyi geldiği söylentisi üzerine İstanbul'daki taksi şoförleri kanser ilaçlarına "hıyar" demeye başlamış. Bu arada argonun gelişiminde en büyük pay sahibi İstanbul. Her kesimden her halktan insanlar olunca bu durum şaşırtıcı olmasa gerek. Sözlüğe baktığımızda hepimizin kullandığı kelimeler ve kelime grupları bulunmakta. Ama büyük çoğunluğu tahmin edersiniz ki belden aşağı kullanımlar. Aslında bunların da çoğunu kullanıyoruz, özellikle erkekler olarak. Pek çok masum kelimenin, kendilerinden beklenmeyecek şekilde çok farklı anlamlara geldiğini görüyoruz. Bu anlamların ise kadına yönelik, betimleyici, belirtici, nitelendirici ve yer yer rencide edici olması beni rahatsız etti açıkçası. Bir kadına kullanılmaması gereken ne varsa argoda var. Gerek mecaz gerek ise gerçek anlamında.Bu açıdan bakıldığında, argonun toplumda, özellikle daha eğitimli kesimlerde pek sevilmemesinin nedenlerinden birisi bu olabilir diye düşünüyorum.Ama dil zenginliğimiz açısından bir nebze de olsa katkı sağlamış gibi görünüyor. Aşağıda bir kaç "temiz" kelime örneği veriyorum: matiz : sarhoş Marsilya'ya vali olmak :(tavlada) mars olmak maval okumak : asılsız konuşmak, uydurmak kaşarlanmak : bir konuda uzmanlaşmak faşo : faşist (faşo ağadan akılda kalmış :D ) ipi kırmak : savuşmak, kaçmak arazi olmak : tüymek , kaçıp saklanmak Bazı kullanımlar -cinsiyetçi aşağılamadan ve ayrımdan arındırıldığında- cidden konuşma esnasında cuk oturuyor ve kullanımı insanlar tarafından komik karşılanabiliyor. Bu açıdan bakarsak, gündelik konuşmalarda, dost meclislerinde işimize yarayabilecek bir kaynak. Örneğin
Ağır Roman
Ağır Roman
kitabında ve filminde geçen argo kullanımlar, bu sözlükte mevcut. Oturup sözlük okur musunuz bilemem ama ben okurum, hoşuma da gider. Bu yüzden naçizane bilgilendirme yapmaya çalıştım. Son olarak Ali Püsküllüoğlu'nun kitabın ön sözündeki bir cümleyi paylaşacağım: Argo, genelikle "edepsiz" sözcükler, deyimler yığınıdır. Onun daha çok bu yönüyle gençlerin ilgisini çekmesi doğaldır. Ayrıca argonun, genç insanlara bir gülmece tadı sunduğu da bir gerçektir. Argonun bu özelliğini "keşfeden" kitle iletişim araçları, onun yaygın biçimde kullanılmasını özendirmeye teşvik etmiştir. Bunun, Türkçe için yararlı olduğunu söyleyemem. Argonun, dilin bir olanağı olduğunu düşünsem de... Ali Püsküllüoğlu Okuyacak okurlara keyifli okumalar dilerim.
Türkçenin Argo Sözlüğü
Türkçenin Argo SözlüğüAli Püsküllüoğlu · Arkadaş Yayıncılık · 200410 okunma
··
57 görüntüleme
Roquentin okurunun profil resmi
Ya dünyayı yazıyorsunuz yaaa. Düşünüyorum bunu okuyacağıma şiir mi okusam diye karar veriyorum evet :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.