Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

3/10 puan verdi
Kitap bayağı baştan konuyu ele alarak başlıyor. Hatta o kadar iyiydi ki, ilk insanlara kadar götürülmüş olay. Hatta Adem ile Havva arasındaki İncil’de geçen ‘Yılan’ konusuna başvurulmuş. Tabi asıl konumuza gelince başlangıç Osmanlı Devleti üzerinden yapılmış ve yer yer padişah sıraları bozulmadan verilmiş, yapılanlar. Bu konuda benim de başlangıçta bir alıntım vardı zaten. Kitapta işlenen konular güzel. Yani bu Osmanlı dönemine girişten sonra Osmanlı’ya karşı yapılanlar işlenip hemen ardından da Teşkilatı Mahsusa kurulmasına geçiş de güzeldi ancak birazdan bir isme dikkatini çekip hemen ardından bu konuya dair de yorumlarımı unutmazsam yazacağım. Dikkatinizi çekeceğim isim Halet Efendi. Bu zat Osmanlıyı en çok karıştıran, casusluk faaliyetlerini her tarafa yapan bir Osmanlı kişiliği. Gerçekten böyle birisi var ve bu kişi kimin resminde sizce ? Bu adamın resmini kim yapıyor dersiniz ? Napolyon’un resmi ressamı: Jacques-Louis David. Kinciliğiyle Osmanlı’nın en büyük Sadisti olarak belirtebileceğimiz bu isim sarayda öldürdüğü aydın ve akıllı kişilerle Avrupa Birliği ya da Birleşmiş Milletlerin temelinin atıldığı o döneme Osmanlı’nın tek isim dahi gönderememesinin nedenidir. Bu nedenle kendisi çok önemli ve beddualar ile anılan bir şahsiyet olmuştur. Diğer konumuz Teşkilat-ı Mahsusa ise başlangıç olarak aslında biraz eksik geldi bana. Mehmet Reşat dönemini konu edinse de insana ‘Madem bu kadar sıralı anlatıyorsun Abdülhamid nerede’ dedirtiyor. Tabi sadece bu kadar mı? Değil. Mehmet Akif dersin tamam ona laf edilmez. Teşkilat çalışanları için konuşuyorum. Atatürk dersin gene tamam ama herkesin adını verip ucuz insanların bile soy adlarını yazarken parantez içinde veya değil ATATÜRK yazamamak mı sorun olmuştur yazara sorarım size ? Hadi bunları da es kaza dikkat etmedik de geçtik. Vatan için millet için çalıştığı söylenen Teşkilatı Mahsusa’da Özellikle Atsız’dan okuduğum için bildiğim ve geçmişinde Osmanlı aleyhine yazılarıyla tanınan ve -her nasıl olduysa- Hoca sıfatı alan Said Nursi’nin de bu teşkilatta geçmesi beni ikileme sokar. Hatta ve hatta bunun yanında milletimizin tarihi denilince akla gelen Nihal Atsız mı yoksa bu kitabın yazarı Yakut Devrim mi derseniz insan sadece güler. Maalesef tarihi sadece araştıran ve duyduklarını ekleyerek bir tarih kitabı oluşturma çabasına giren bu yazarımızın da Tarih alanında boşa çıktığını ve bana bir fayda getirmeyeceğini düşünerek kitabını okumaya son veriyorum. He tabi ben çok mu iyi tarih biliyorum? Hayır. Ancak belli bir birikim ve Atsız gibi bir öğretmenin, manevi öğrencisi saydığım için kendimi, bazı şeyleri araştırarak okumak zorundayım. Özellikle bunu sabah 9 gibi başlayıp sadece 75 sayfa kitapta araştıra araştıra geldiğimi düşünürsek açıkçası beğenmedim. Zaten fiyatı da (30 TL) içime sinmemişti. Bu da tuzu biberi oldu. Gereksiz yere zaman kaybetmemenizi öneririm bu kitap için. İyi günler, iyi haftasonları dilerim efendim.. 
Mit'in Gayriresmi Tarihi
Mit'in Gayriresmi TarihiYakut Devrim · Kod Yayıncılık · 201322 okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.