Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

264 syf.
7/10 puan verdi
"Hayatı bu kadar önemli yapan şey, bir daha gelmeyecek olmasıdır." -Emily Dickinson (sf.35) Ermiş, Sörfçü ve Patron; yalın, anlaşılır bir dille yazılmış bir kişisel gelişim kitabı. Robin Sharma kendi anlatımının yanı sıra ünlü bilginlerin sözlerini kullanmış. Bu sözler ile kitabı süsleyip daha bir zengin hale getirmiş. Kitabın sonuna doğru biraz sıkıldığımı söyleyebilirim. Belki bu durum daha önce, böyle bir türü okumadığımdan kaynaklanıyor olabilir. Ama yine de okunmaya değer bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitap, kahramanı olan Jack Valentine ile birlikte kendi içimizin derinliklerine inip, kendimizi keşfedebilme olanağı sağlıyor. Spoiler dikkat dikkat !!! :)) Kitap, Jack'in geçirdiği bir kaza sonucu hastaneye yatırılması üzerine başlıyor. Hastanede tanıştığı gizemli oda arkadaşı Cal'ın, Jack için hazırladığı eşsiz armağan ile devam ediyor. Cal, Jack'in küçükken kendisini terk eden babası. Aslında yıllar sonra ortaya çıkan baba, oğluna belki de en büyük iyiliği yapıyor. Hayat koşuşturması içinde kendini kaybedip, yaşadığı hayattan sıkılan oğluna kendini bulması için onu üç bilgeye gönderiyor. "Kendini tamamlamak için ne gerekiyorsa yap. İçindeki boşluğu doldur. Ve unutma, seni tamamlamaya götüren kapı dışarıya doğru değil, içeriye doğru açılır." Jack'e kendisini bulması için yardımcı olan bilgeler; Ermiş (Mikel), Sörfçü (Moe) ve Patron (Tess)'dur. Bu bilgeler aslında hayatın içindeki insanlardır. Jack'e sırasıyla Nihai Sorular'ı sorarak kendini bulup, daha doğru bir şekilde yaşaması için yardımcı oluyorlar. 1. Bilgece yaşadım mı? 2. Gerektiği gibi sevdim mi? 3. Olağanüstü bir hizmeti nasıl verebilirim? Kitapta beni bir hayli etkileyen, bir detaydan da söz etmek istiyorum. "Çoğu insan zamanlarını hayatında ters giden şeyler için başkasını suçlayarak harcıyor." "Oysa sen bir parmağın ile karşıyı gösterirken diğer üç parmak seni gösteriyor." Bu küçük ama derin detayı bu kitabı okumadan önce ne yazık ki bende bilmiyordum. "Dünyadaki şeytanlar sadece kalplerimizde yer edenlerdir. Savaşın yapılması gereken esas yer orasıdır." - Mahatma Gandhi (sf.77) "...korkunun panzehirinin sevgi olduğunu aklından çıkarma." (sf.73) Bu kitabın temelinde yer alıp onu şekillendiren en derin konu sevgiydi. Aslında korkunun değil bu hayatın en kötü duygularının panzehiridir, sevgi. Sevginin aşamayacağı yol, yıkamayacağı duvar yoktur. Bizleri hayata bağlayan en büyük nedenimizdir sevgi. Sevmek lazım; ağacı, toprağı, suyu, insanı, çocuğu, kuşu bazen de bir gülüşü... Sevgiyle kalın. Keyifli okumalar dilerim. :))
Ermiş, Sörfçü ve Patron
Ermiş, Sörfçü ve PatronRobin Sharma · Pegasus Yayınları · 20121,013 okunma
·
151 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.