Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

120 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Aynı otel odasını paylaşan kadın ve erkek karakter ve bir “dış ses” ile kurgulanan “Bekleyiş Unutuş” kitabını anlatmak ve açıklamak gibi bir iddiamız yok elbette.” Ne yalan söyleyeyim kitabın altında biraz ezildim. Onun için benim de öyle bir iddiam yok. Sadece aklımda parçalı şekilde kalan şeyleri yazabilirim gibi hissediyorum. Bekleyiş ve unutuş üzerine parça parça yazılardan oluşmuş döngüsel kitap. Dar ve uzun bir otel odasında sürekli bir bekleyişi(“Kadın beklemiyordu adam beklemiyordu yine de aralarında bir bekleyiş mevcuttu”), unutuşu(-'Beni unutacak misiniz?"....-evet sizi unutacağım. -"beni unuttuğunuzdan nasıl emin olacaksınız?" “-baska bir kadını hatirladigimda unutacağım."), duymayı(Seni duymamı istiyorsan konuşmayı bırak) arzulayan bir kadın ve erkek. Kitap boyunca bir bekleyiş ve unutuş. Sürekli bekleyiş ve unutuş. Adam kim? Kadın kim? İkinci bir kadın daha mı var? Bekleyiş; gece bekleyişi, gündüz bekleyişi. Unutmanın unutulmayan mevcudiyeti. Olmayan zaman bekleyişi yedi. Zaman bekleyişi keşfettirdi. Aşağıdaki alıntılar kitap boyunca sürekli karşılaşacağınız parçalardan sadece 2 tanesi: 1-“Unuttukları olay: unutuş olayı. Ve böylelikle, unutulduğu ölçüde mevcut. Unutuşu vererek ve kendini unutulmuş olarak ama unutulmadan vererek. Unutuşun mevcudiyeti ve unutuşa mevcudiyet. Unutulan olayda bitimsiz unutma gücü. Unutma olanağı olmadan unutuş. Unutuş olmadan unutulan-unutma.” 2-“Bekleyiş, bekleyişi, en için ve en dışın kesiştiği dairelerde kendi üstüne dolanmış, sıkışmış, yansız bir edim haline getiren şeye dikkat kesilmek, bekleyiş halindeki ve ta beklenmedik olana kadar ne kadar geri döndürülebilecek olan dağınık bir dikkat. Bekleyiş, herhangi bir bekleyişi reddeden bekleyiş, adımların kıvrımlarını açarak gözler önüne serdiği sakin uzam” “Sadece biraz dikkat talep hikaye. Fakat aynı zamanda dikkati sunan bekleyişi de talep ediyor.” Syf. 37 Kitabı okurken biraz değil çok dikkatli olsanız da bazı şeyleri anlamlandırmada sorun yaşıyorsunuz. Maurice Blanchot “yazı düşünürü” diye niteleniyor. Bunun için yazarı önceden bilmek en iyisi diye düşünüyorum. Çevirinin de yazarın zorluğuna bakınca iyi olduğunu söyleyebilirim. Kitap hakkında inceleme yoktu, bu da sayılmaz ama karşınıza ne çıkacağı hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Umarım ilerde güncelleme fırsatı bulabilirim. “Beklemenin imkansızlığı temelde bekleyişe aittir.” “Unutuş her sözde sükûn bulsun.”
Bekleyiş Unutuş
Bekleyiş UnutuşMaurice Blanchot · Monokl Yayınları · 2018695 okunma
··
576 görüntüleme
K. okurunun profil resmi
Murat birçok inceleme kitapta neyle karşılaşacağımıza dair bazen olmaması gereken hayaller kurdurtabiliyor. Bu yüzden büyük bir hevesle başlanan kitaplar, aslında o okura hitap etmediği için bir eziyete dönüşüyor. Az çok kitabın tarzı budur diye anlatılan incelemeler, aslında okurun da en doğru kitaplara ulaşması yolunda bir ışık görevi görüyor. Bu yüzden olumlu, olumsuz ve aslında bu şekilde nötr incelemelerin hepsine ihtiyacımız var. Misal bu inceleme ile bu okumayacağım kesin bir kitap oldu. Sevmiyorum bu tarz şeyleri. :)
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Eziyetin dibini yaşadım resmen kitabı okurken. Bekleyişte bekleyiş unutuşta unutuş. Kimse böyle bir durumda kalsın istemedim.
1 sonraki yanıtı göster
Semih Doğan okurunun profil resmi
Bekleyiş ve unutuş kelimelerinden kaynaklı çeviri ile ilgili bir takım sorunlar ortaya çıkmış olabilir. Fransızca bilgim yok, kitabı çeviren kişiye dil uzatmak da haddim değil. Fakat bu iki kelimenin yerine daha anlaşılır kelimeler bulunabilir miydi diye düşündüm incelemenizi okurken. Mesela en basitinden “bekleme ve unutma” olsaydı daha anlaşılır olabilirdi sanki. Bu durumda anlam kayması olması da büyük olasılık. Ne bileyim yahu, ben böyle kitapları sevdiğim için bir nevi çıkar yol aradım :) Elinize sağlık; hiç incelemesi olmayan bir kitaba ilişkin fikir sahibi olmamızı sağladınız.
1 önceki yanıtı göster
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. :) Çeviri bence dediğim gibi yazarın tarzına göre çok iyi. Hep Blanchot'u anlamaya çalışmak, kendisi açıklamazsa, anlaşılmamaya bir adım daha atmak gibi şeylerle karşılaştım. Bekleyiş ve Unutuş yerine başka kelimeler kullanılsa kitabın taşıdığı anlam büsbütün değişir diye düşünüyorum. Söz konusu gerçek hayat olunca bekleyişi anlayabiliriz ama Maurice Blanchot olunca durum biraz farklı sanki. Tıpkı Godot'yu Beklerken kitabındaki gibi bir bekleyişten söz ediyoruz. Yani sonu yok. Başı da yok. Tabii bir de unutuş var bekleyişin yanında. İlgilisine çok şey katar diye düşünüyorum.
1 sonraki yanıtı göster
Medine okurunun profil resmi
İncelemenizi okurken aklıma absürd tiyatro ve "Godot'yu Beklerken" geldi. Yorumunuzda Godot'dan da bahsetmişsiniz zaten.
Murat Sezgin okurunun profil resmi
Evet, tıpkı Godot beklemeleri gibi burada da birbirlerinden bir şeyler bekliyorlar.
Caner Koç okurunun profil resmi
Unutuş ve bekleyiş kesin okuyacağım.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.