“Aynı otel odasını paylaşan kadın ve erkek karakter ve bir “dış ses” ile kurgulanan “Bekleyiş Unutuş” kitabını anlatmak ve açıklamak gibi bir iddiamız yok elbette.” Ne yalan söyleyeyim kitabın altında biraz ezildim. Onun için benim de öyle bir iddiam yok. Sadece aklımda parçalı şekilde kalan şeyleri yazabilirim gibi hissediyorum. Bekleyiş ve unutuş üzerine parça parça yazılardan oluşmuş döngüsel kitap. Dar ve uzun bir otel odasında sürekli bir bekleyişi(“Kadın beklemiyordu adam beklemiyordu yine de aralarında bir bekleyiş mevcuttu”), unutuşu(-'Beni unutacak misiniz?"....-evet sizi unutacağım. -"beni unuttuğunuzdan nasıl emin olacaksınız?" “-baska bir kadını hatirladigimda unutacağım."), duymayı(Seni duymamı istiyorsan konuşmayı bırak) arzulayan bir kadın ve erkek. Kitap boyunca bir bekleyiş ve unutuş. Sürekli bekleyiş ve unutuş. Adam kim? Kadın kim? İkinci bir kadın daha mı var? Bekleyiş; gece bekleyişi, gündüz bekleyişi. Unutmanın unutulmayan mevcudiyeti. Olmayan zaman bekleyişi yedi. Zaman bekleyişi keşfettirdi.
Aşağıdaki alıntılar kitap boyunca sürekli karşılaşacağınız parçalardan sadece 2 tanesi:
1-“Unuttukları olay: unutuş olayı. Ve böylelikle, unutulduğu ölçüde mevcut. Unutuşu vererek ve kendini unutulmuş olarak ama unutulmadan vererek. Unutuşun mevcudiyeti ve unutuşa mevcudiyet. Unutulan olayda bitimsiz unutma gücü. Unutma olanağı olmadan unutuş. Unutuş olmadan unutulan-unutma.”
2-“Bekleyiş, bekleyişi, en için ve en dışın kesiştiği dairelerde kendi üstüne dolanmış, sıkışmış, yansız bir edim haline getiren şeye dikkat kesilmek, bekleyiş halindeki ve ta beklenmedik olana kadar ne kadar geri döndürülebilecek olan dağınık bir dikkat. Bekleyiş, herhangi bir bekleyişi reddeden bekleyiş, adımların kıvrımlarını açarak gözler önüne serdiği sakin uzam”
“Sadece biraz dikkat talep hikaye. Fakat aynı zamanda dikkati sunan bekleyişi de talep ediyor.” Syf. 37
Kitabı okurken biraz değil çok dikkatli olsanız da bazı şeyleri anlamlandırmada sorun yaşıyorsunuz. Maurice Blanchot “yazı düşünürü” diye niteleniyor. Bunun için yazarı önceden bilmek en iyisi diye düşünüyorum. Çevirinin de yazarın zorluğuna bakınca iyi olduğunu söyleyebilirim. Kitap hakkında inceleme yoktu, bu da sayılmaz ama karşınıza ne çıkacağı hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Umarım ilerde güncelleme fırsatı bulabilirim.
“Beklemenin imkansızlığı temelde bekleyişe aittir.”
“Unutuş her sözde sükûn bulsun.”