Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

432 syf.
1/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Ben yine nereden buldum, nasıl buldum da böyle bir kitap okudum acaba? Bazen gerçekten bir şanssızlık abidesiymişim gibi hissediyorum. Elime hakkında hiçbir şey bilmediğim bir kitap alıyor, ay galiba güzel bir şey buldum diye umutlanıyor ve kafamı duvara vurma isteğiyle kitabı bitiriyorum. Yoruldum hakikaten. Yazarın neden bir kitaba bu kadar çok olay, karakter ve detay sığdırdığını hâlâ anlayabilmiş değilim. Size biraz tuhaf bir şekilde kitabı anlatmak istiyorum. Eğer sebebini anlarsanız, beni aydınlatın. Charley 32 yaşında, kendine "İskoç Amazonu" diyen, çalışkan ve düzenli, mükemmeliyetçi, başak burcunu anımsatan bir kadın(yazara göre öyle en azından). Bir ilaç şirketinde iletişim müdürlüğü yapıyor. İşini ve çalışmayı deli gibi seviyor. Patronuna âşık. Adamı gördüğü gün ona âşık olduğunu anlıyor ve o sıralar sevgilisi olan adamdan ayrılmaya karar veriyor. Sevgilisinden 4 yıl sonra ancak ayrılıyor. Patronunu uzaktan sevmeye devam ediyor. Adama aşkının 7. yılındayız. Sam, Charley'nin 14 yıllık arkadaşı ve aynı zamanda ev arkadaşı. Pasaklı, düşüncesiz, düzensiz, mahremiyet yoksunu, zampara, tembel, boş herifin teki. Ama aynı zamanda çok iyi kalpli olduğunu düşünüyor Charley. Sebebi? Bence kitabın ilk kısmında ortada bir sebep yok. Neyse. Sam çapkın hayatını geride bırakıp nişanlanıyor ve Charley bunun kutlaması yapılırken düşüp kalça kemiğini ve bacağını kırıyor. Aylarca yatağa mahkum edilince işinden izin alıyor ve Sam ile evde takılırken bir site kuruyorlar. (Site fikri orijinal değil. Amerika'da var olan bir kurumu taklit ediyorlar. Kurum bununla ilgili niyeyse bir yaptırım yapmıyor ve Charley bu kurumun ve patronunun gıcık olduğunu falan düşünüyor ama somut bir sebebimiz yok. O mesele muamma.) Sitenin adı: Acil Randevu Hattı. İnternette birisiyle tanışıp derdini anlatmayı beceremeyen kadın ve erkekler, kendini anlatacak bir kişi ile anlaşıyor ve böylece Sam ya da Charley sizin adınıza, hoşlandığınız kişi ile sanal muhabbeti sürdürüp gerçek hayatta buluşmanızı sağlıyor. Çok üzgünüm ama duyduğum en aptalca şeylerden biri. Size sadece biyografisini gönderen birinin karakterine bürünüp karşınızdaki kişiyle nasıl bir ilişkiyi temellendirebilirsiniz ki? Her neyse. Charley, ayağını kırdığında patronunun evlendiğini öğreniyor. 7 yıldır onunla flört eden, 3 yıldır evli bir kadınla ilişkisi olan ve çok iyi, karakterli, asil olduğunu iddia ettiği John evlenince epeyce yıkılıyor. Ancak açtığı sohbet sitesi sayesinde kendine benzettiği işkolik bir müşterisinin konuşmak istediği William isimli bir adamla tanışıyor. Birkaç yüzeysel mailin ardından aniden profesyonelliği bir kenara bırakıyor ve William'ın ruh eşi olduğunu, müşterisi Shelley yerine kendisinin onunla olması gerektiğini düşünmeye başlıyor. 7 yıllık platonik aşk anında bitiyor. Saçma sapan dümenler çevirip kendini ikna ediyor ve ilk buluşmalarından önce bir şekilde William'ı etkilemek için buluşmaya katılıyor. Birtakım olaylar olaylar. İnanın ben size şu an çok az bir parçasını anlatıyorum kitabın. Kitapta bitmek bilmeyen olaylar ve entrikalar dönüyor. Neyse. Bu esnada arkadaşı Sam ve kız kardeşiyle mekanda karşılaşıyor. Birlikte alemlere akıyorlar. 14 yıldır tanıyıp güvendiği arkadaşına karşı tek bir uyarısı vardır yıllardır: Biliyoruz çapkınsın ama benim kız kardeşlerim olmaz falan. Neyse. Sam o gece onun bu kuralına nanik yapar. Çok güçlü, karakterli yetişkinimiz de onu şöyle uyarır: Bak, eğer bunu yaparsan bir daha asla seninle konuşmam. Arkadaşlığımız biter. Sam âdeta dil çıkarır. Kızımız eve gider ve ne görür? Meğerse William diye yazışıp âşık olduğu kişi aslında Sam'miş. William da onun yerine konuşsun diye Sam'i işe almışmış. Charley şok olur tabii ve der ki ıyk, o olamaz, iğrenç. Demek ki bu aşk değilmiş. Charley iyileşir, kendini tekrar işine adamaya çalışır. Bir yandan yeni evli platonik aşkı John'ın flörtöz halleri, bir yandan yardımcısı Margot'nun işine göz dikmesi, bir yandan da aniden değişmeye başlayan Sam derken kafası karışır. Sam gittikçe düzenli, tertipli, sağlıklı ve sorumluluk sahibi bir insan oluyordur. Otuzundan sonra büyümeye başlamıştır falan. Ama tek gecelik ilişkiler de ara sıra devam etmektedir. Buralarda yine dramlar, entrikalar. Ben size sadece yuh, dediğim kısımları anlatıyorum, özet bile diyemeyiz bence ya neyse. John, Charley'e eşiyle mutlu olmadığını ve ayrıldıklarını, boşanacakları söyler. Aniden ne Sam kalır ne William. Charley yine 7 yıllık aşkına döner. Sam kariyeri ile uğraşır. Derken yine olaylar olaylar. Charley'nin işi sallantıdadır, psikolojisi bozuktur, John yalancıdır falan. Neyse ortada amazon kadını falan yoktur. İradesizlik, bencillik, kararsızlık, dilemma, haksızlığa uğrayınca ağzını bile açamama, arkadaşlarına karşı bile ezilip büzülme, kimseye hiçbir şey için hayır diyememe, istediği hiçbir şeyi yapacak gücü olmama amazon kadınları için kullanılıyorsa o ayrı. Charley nihayet işini bırakır, John'dan ayrılır ve büyükannesinin cenazesinde ailesiyle takılır. Ertesi sabah Sam'i görür. Sam ona veda eder ve evinden ayrılır. Kariyeri için farklı bir şehre taşınacaktır. Ayrı mekanlarda oldukları bir süre içinde Sam kadına e posta gönderir ve Charley şöyle olur: Sam'e aşığım. Bunu nasıl da anlayamamışım? William / Sam / Obama... Kim olduğu önemli değil. Önemli olan şu maili yazan kişi. Ben ona aşığım. Sam gider. Charley tek kalır. Bu esnada daha da güçsüz, takıntılı, depresif birisi olmuştur. Derken Sam'in ilişikisi olduğu izlenimine kapılır. Ağlar zırlar. Bolca. (Ve bunlar, tekrar ediyor olacağım ama, cidden olayların çok az bir kısmı. Daha anlatmadığım bolca saçmalık var kitapta.) Neyse. Bir şekilde büyükannesinin eşiyle 70 yıl önceki mektuplarını bulur ve kendini gaza getirir, gidip Sam'e açılmaya karar verir. Sam de kabul eder ve mutlu son. Şimdi diyeceksiniz ki bu yorum değil. Aslında bir bakıma öyle. Satır aralarındaki bıkkınlık, göz devirmeler, sinir, stres kitabı okurken hissettiklerimi yansıtıyor. Bunun dışında kolay okunan, bazı yerlerine güldüğüm, beni entrikasıyla bir hayli şaşırttığı için bitirdiğim bir kitap oldu. Şaşırmak derken iyi manada sanmayın lütfen. Gündüz dizisi tadında onlarca entrika okuyunca şey oldum biraz: Vay be, ne kafalar var şu dünyada. Bakalım daha ne kadar saçmalayabilirler? Açıkçası nefret etmesem de beni bir hayli yoran bir kitap olduğu için bu kitabı tavsiye etmiyorum. Chick-lit dediğimiz tür kafa dağıtmak, eğlendirmek vs. için okunur. Bu kitap ne yazık ki kafanızı yalnızca duvara vururken dağıtabilir. Sevgiler.
Aşkın Tuhaf Hâlleri
Aşkın Tuhaf HâlleriLucy Robinson · Altın Kitaplar · 201648 okunma
·
159 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.